New York Times okur temsilcisi Clark Hoyt, her ne kadar açıksa söylenmese de, bu göreve önemli bir başarısı nedeniyle seçildi: Knight-Ridder gazeteler grubunun Washington Büro Şefi olduğu sırada, Irak işgaline neden gösterilen Kitle İmha Silahları'nın (WMD) Saddam'ın elinde olmadığını söyleyen, "işin içinde yalanlar var" diyen eleştirel bir habercilikte ısrar etmişti.
Bir süredir New York Times'da.
Görevi bir yıl daha devam edecek.
Hoyt, konferansta "ombudsman kimdir ve hangi püf noktalarına dikkat eder?" başlıklı bir oturumu yönetti.
Sorular sorduk, kendimize ayna tuttuk.
Mesela şu: "Gazetecilerle gazete içi ilişkiler nasıl olmalı?" Onlar meslektaş mı, "zanlı" mı? Biz yargıç mıyız? İlişkide hassas çizgi nereden çekilmeli?
Cevap: Ombudsman sevilen bir kişi değil. Ama sevilmek gerekli de değil. Bir gazeteci toplumda ne kadar seviliyorsa, o da gazete içinde o kadar sempati topluyor. Önemli olan işi iyi ve adil yapmak. O nedenle ilişkide "saygılı bir mesafe" önemli. Bunun tersi de yaşanmış. Amerikalı bir ombudsman bir gazeteciden "dayak tehdidi" aldığını, bunu yönetime ilettiğini anlattı. Demek ki nefret de var. Önemli bir nokta, ombudsmanın gazetecilerin savunma görüşlerine adil biçimde yer vermesi.
Eğer yazı işleri okurlar adına sorulan sorulara cevap vermiyorsa ne yapmalı? Bir ombudsman yazısı gazetede öfkeye yol açmışsa nasıl davranmalı?
Cevap: Gazeteye etik kuralları hatırlatmak, konuyu gerekirse defalarca gündeme taşımak gerekebilir. Öfke yaratan yazıları sükûnetle yüz yüze tartışmak, anlayışa yardımcı olabilir.
Soru: Köşelere giren konuları nasıl belirliyoruz? Şikâyet sayısı mı? Tek kişiden gelen şikâyetler çöpe mi gider?
Cevap: Sayı önemlidir ama bizim "yalnız kovboy" dediğimiz, tek bir okurdan öyle bir şikâyet gelir ki, bazen en önemli konu oluverir. Her konuya kendi önem ve içeriği açısından bakmak gerekir.
Soru: Ombudsman yazı işleri ve birinci sayfa toplantılarına katılmalı, kararlarda söz sahibi olmalı mı Etikle ilgili genel sorulara yanı vermeli mi?
Cevap: Hayır. Kararların hep dışında kalmalı. Çok az ombudsman (bir veya iki) toplantılara katılıyor. Etikle ilgili sorulara teorik iseler haber çıkmadan önce bir cevap vermek mümkün. Ama esas olan "yayın sonrası" okurdan gelen şikâyetler.
Soru: Köşe yazılarına karışmalı mı?
Cevap: Hayır. Tek istisna, köşelerde maddi hataların düzeltilmesidir. Köşe yazılarında istatistik sonuçlarını keyfe göre harmanlamak da kanaate girer.
Köşeler, ombudsmanın alanı değildir.