Hatırlarsanız geçenlerde bir vekil, sosyal medya hesabından Atatürk'ün olmaması durumunda neler olabileceğine dair bir takım cevherler yumurtlamıştı:
"Eğer Atatürk olmasaydı, anneniz belli olurdu ama babanız belli olmazdı..."
Bu aşağılık söylemler milletimize ve özellikle de annelerimize çok büyük hakarettir!!!...
Esas olarak bu herifin söylemini dayandırdığı kaynak Neyzen Tevfik'e atfedilen bir şiirdir.
O şiirin son dizeleri şöyledir:
"İşgaldeki hali sakın unutma
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz
Sen anandan yine çıkardın amma
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz!"
Bu köpoğullarının iddialarına göre eğer Atatürk olmasaydı İstanbul'daki işgal güçleri yani İngiliz ve Fransızlar bütün analarımızın ırzına geçeceklerdi...
Aynı haltı İzmir'de Yunanlılar da yiyeceklerdi...
Atatürk'ü yüceltmek adına sarf edilen ama tüm kadınlarımızın da şereflerini iki paralık eden bu kadar adice bir söylem olamaz!!!
Aslında buradaki temel mesele Atatürk'ün olup olmaması meselesi değil, bizim kurtuluş savaşını kazanıp kazanamayacağımız meselesidir...
Zira bu iddia biz kurtuluş savaşını Atatürk olmadan kazansaydık kendiliğinden kadük olacak bir iddiadır...
Hadi avukat ağzıyla bir an için farz edelim, diyelim ki kurtuluş savaşını kaybettik ...
Acaba böyle olur muydu?
Kesinlikle olmazdı!
Çünkü analarımız, namuslarına dil uzatan ırz düşmanlarının dillerini kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan oracıkta koparıverirlerdi!!!
Öte yandan gavurların bu naneyi savaş ortamında değil de (işgal esnasında) barış ortamında yiyeceklerini ileri sürmek ahmaklığın daniskasıdır.
Ateşkes sırasında (savaşta) bırakın toplu tecavüz girişimlerini münferit tecavüz girişimlerinde bile bulunmayan batılıların bunu ülkemizi ele geçirdikten sonra yapacaklarını iddia etmek "ben ne sömürgecileri tanıyorum, ne sömürgecilerin sömürdükleri ülkeleri nasıl yönettiklerinden haberim var, ne de yorum yapabilme yeteneğim" demektir...
Zira sömürgecilerin karıyla kızla işi olmaz. (Zira memleketlerinde bol miktarda vardır!) Böyle bir politikaları yoktur. Onların dinleri imanları paradır, çıkarlarıdır. Çıkarlarına engel olabilecek şeylerden özenle kaçınırlar...
Diğer yandan tarih boyunca bu tarz haltlar ortalık karışıkken, insanlar katledilirken, kan dökülürken yapılmıştır. Sulh zamanında halkı galeyana getirecek, asayişi bozacak şeyler yapılmaz. Buna hiçbir iktidar kalkışmaz, kalkışamaz!
Ortadoğu'daki Arap devletlerini onlarca yıl sömürge statüsünde yöneten İngilizler ve Fransızlar bölge halkının kadınlarına sistematik biçimde toplu tecavüz girişiminde asla bulunmamışlardır. Tarih buna şahittir...
Haa, bu çarpık iddialarla Dr. Abdullah Cevdet'in "neslimizi düzeltmek için Batı'dan damızlık hayvan pardon erkek getirelim" söylemini kastediyorlarsa o başka tabii... O zaman bu söylem alınlarına (ve tabii soylarına) yapışır kalır! Bunu dillendirenler bunun onuruyla yaşasınlar!!
Son tahlilde bu tür aslı astarı olmayan namussuzca söylemleri dillendirmek şerefsizlik değilse nedir???