Özgür Gündem Paçavrası'nda yayımlanan haberlerde ve görsellerde, 'PKK/KCK ve alt yapılanmalarının propagandasını yapan' kuzu postuna bürünmüş Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenleri Şebnem Korur Fincancı, gazeteci Erol Önderoğlu ve Ahmet Nesin haklı olarak tutuklandı.
Bölücü ve yıkıcı terör örgütünün ve uzantılarının propagandasını yapmak 'evrensel hukuk normlarına' göre düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez.
Yaptığı haberlerle adeta PKK'nın borusunu çalan, çanağını yalayan ve sözcülüğüne soyunan bir gazete ile pardon paçavrayla dayanışma içerisine girilemez.
Şu konuşmak zorunda olduğumuz şeylere bir bakın ya !
Bu kadar hainlik olur mu Allah aşkına !
Böyle bir haltı yiyen kim olursa olsun bedelini öder, ödemeli.
Neymiş efendim 'Özgür Gündem hakkında çok sayıda dava ve soruşturma açıldığı için' dayanışma amacıyla Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği kampanyası başlatılmışmış...
Tamam da başka gazeteler hakkında değil de niye bu paçavra hakkında çok sayıda soruşturma açılıyor acaba ?
Açıktan KCK ve PKK' ya, PYD,YPG ve YPJ 'ye destek verdikleri için olabilir
mi ?
Ee o zaman ?
Salağa yatmanın bir alemi yok !
Gelin şu malum paçavranın manşetlerine bir bakalım !
''Erdoğan, Kürt olan herkesi düşman görüyor'' ve ''Erdoğan, diktatörlük yasaları yani tüm yetkileri kendisinde toplayan tam teşekküllü faşizm yasaları çıkarıyor'' diye haber yayımlayan,
PKK'nın liderlerinden Duran Kalkan'ın ''Erdoğan'ın zulmünü birlikte durduralım.'' beyanını manşetlerine taşıyan,
Terör örgütüne hendek kazılmasından tutun ta açıktan para yardımına kadar her türlü desteği veren belediyelere kayyum atanamayacağını 'seçimle kazanamadığını kayyumla kazanamazsın' diye meydan okuyarak savunan,
Ramazan günü sırf Batı'ya yaltaklanmak için LGBT' lilerin Taksim'deki yürüyüşünü savunan,
KCK Eş Başkanı Bese Hozat ve Cemil Bayık'ın açıktan sözcülüğünü yapan,
TSK'nın PKK'lı teröristleri öldürmesini manşetlerine 'asker, katliam yaptı' diye duyuran,
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi için 'saray tuzla buz olacak' diye manşet atan,
Münbiç komutanı Terörist Ebu Layla için 'gurur duyulacak bir miras bıraktı' diye çarşaf çarşaf haber yapan,
Diyarbakır'a diğer PKK'lı paçavralar gibi 'Amed' diyen,
Güvenlik güçlerimizin terörle mücadelesini 'savaş ve sömürü' olarak gören,
Teröristlerle girdikleri çatışmalarda şehit olan asker ve polislerimize, 'şehit' diyemeyip ; 'öldü' diyen,
PKK'nın bombalarla yığınak yaptığı Sur gibi ilçelerin teröristlerden ve bombalardan arındırılması için bölgede bulunan askerlerimize 'işgalci' diyen,
Bahar aylarında ülkemizde iç savaş çıkacağına dair aylarca çığırtkanlık yapan bir gazeteden bahsediyoruz...
Böyle bir paçavra için Ahmet Nesin de kalkmış ''Suç konusu yazılarda herhangi bir terör örgütü propagandası görmediğini'' belirtiyor.
Önce siyak ve sibaka daha uygun düşen eşeklerin anladığı dilden ''Çüş'' diyecektim lakin bana yakışmayacağı için ''Oha'' diyorum sadece...
Maçanız sıkıyorsa ABD'de ve Avrupa'da eğer varsa DAEŞ ve El Kaide'nin propagandasını yapan bir paçavra ile de dayanışma içine girin !
Sonra da bakın bakalım bir daha güneş yüzü görebilecek misiniz !!!
Düşünce ve ifade özgürlüğü imiş hadi oradan...
'Ülkemizin bütünlüğüne ve bekasına' zarar vermeye çalışan, başka çocukların mutluluğu için şehit olup kendi çocuklarını yetim bırakan kahraman askerimize ve polisimize hakaret edebilen, terörü ve teröristi öven/savunan/ haklı çıkarmaya çalışan bir paçavra için 'basın özgürlüğü' demek; birini öldüren bir katile 'neden yaptın' diye sorulduğunda 'Özgür bir ülkede yaşıyoruz. Canım istedi vurdum. Bana karışamazsın' demekle aynı densizliktir.
Şunu bir türlü anlayamadınız; 'Özgürlük' azgın hayvanlar gibi çevresine istediği zararı verip, yakıp-döküp- dağıtıp, bunu savunmak demek değildir.
Bunun özgürlükle yakından-uzaktan alakası yoktur. Herkesin özgürlüğü bir başkasının haklarının başladığı yere kadardır.
O zaman bu kafayla giderse siz; öldürme özgürlüğü, anarşiyi her tarafa yayma özgürlüğü, katillerin yaptığı katli savunma özgürlüğü, ülkeyi karıştırma özgürlüğü, insanların hayatlarını mahvetme özgürlüğü, halkın huzurunu bozma özgürlüğü, anaları evlatlarından/ evlatları babalarından ayırma özgürlüğü de istersiniz.
Bunlara siz 'özgürlük' diyor olabilirsiniz. Ama bunun adı düpedüz 'terördür' ve bunu savunmak da teröre destek vermektir. Teröre destek veren de cevabını net bir şekilde alır vesselam…