Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki PKK-YDGH terörü en çok Kürtlere "İllallah" dedirtti.
Tüm yollara barikatlar kurup hendekler kazdılar. Camilerin kapılarını kum torbalarıyla kapatıp, cami içlerine cephane yığdılar. İbadethaneleri yaktılar, yıktılar.
Özellikle Sur'da PKK yoksul insanları, adeta rehin almış durumda.
Aylardır 'hendek politikası' denen bir saçmalık ısrarla sürdürülüyor.
Kürtlere, günlük hayatı zindan eden barikat ve hendeklerin ardında silahlı YDGH'liler terör estiriyor.
Camiler, okullar, evler dağdan gelen PKK'lılar için çatışmalarda mevzi olarak kullanılıyor, yakılıyor, yıkılıyor.
PKK'lılar, tarihi camileri yakarken, ailelerin yaşadığı evlerin duvarlarını da delerek evler arasında adeta 'tünel' gibi geçitler yapıyor.
***
Çatışmalar ve sokağa çıkma yasağı nedeniyle mağdur olan Diyarbakır esnafı, PKK-YDGH'lilere müthiş tepkili. HDP'liler basın toplantısı yaparken açıkça sesini yükselten kadını hatırlayın.
Millet adım adım korku eşiğini aşıyor artık.
Sur esnafı, teröre karşı tepkisini bir basın açıklamasıyla dile getirdi.
PKK'nın açtığı hendekler, çatışmalar ve sokağa çıkma yasağından etkilendiklerini söyleyen Sur esnafı Adil Aydın, "Evimize ekmek götüremiyoruz. Son bir ayda bine yakın kişi vergi kaydını sildirmek için başvurdu. Hendekler kapatılsın, çatışmalar dursun, sokağa çıkma yasağı kalksın" diye haykırıyor.
***
Sur'daki sokağa çıkma yasağının kalktığı gün a haber kameraları ilçenin çıkış noktalarından birinde canlı yayın yapıyordu.
Genç bir kadın günler sonra geldiği evinin duvarlarında açılan kocaman delikleri göstererek ağlıyordu. Ailesini, çocuklarını, mahremiyetini koruyan evinin duvarlarının PKK'lılar tarafından 'yol geçen hanı' gibi kullanılmasına isyan ediyordu.
İnsanlar, yatak, battaniye ne varsa yanlarına alıp akın akın terk ediyordu Sur'u. Tam o esnada kameralara bir görüntü yansıdı.
Bir adam sol eliyle 5-6 yaşlarındaki küçük kızının eline yapışmış, sağ eliyle de kırmızı ciltli bir Kur'an-ı Kerim'i göğsüne bastırmış şekilde hızla ilçe dışına çıkmaya çalışıyordu.
Anlık bir sahne idi. Daha sonra o anın fotoğraflarına da hiçbir yerde rastlamadım.
Görüntüyü izlediğim anda aklımdan "Diyarbakırlı bir eliyle ailesine, namusuna, bir eliyle inancına yapışmış PKK'dan kaçıyor" diye geçirdim.
Evet, Kürtlere en büyük zulmü PKK yapıyor…
