Berlin Konferansı’na dünyanın bakış açısı nasıl oldu?
Türkiye ve Rusya Libya’da barışı sağlamak için yapıcı adımlar atıyor. Gerçekleşen Berlin Konferansı’nda da ülkede yaşanan son durumlar değerlendirildi. Dünya’nın konferansa olan bakış açısını ve krizin Türkiye- Rusya ayağını Washington Destekli Danışmalık Şirketi Ceo’su Gıorgıo Cafıero A Haber’e verdiği röportaj ile değerlendirdi.
"TÜRKİYE VE RUSYA LİBYA'DAKİ EN ÇOK ETKİYE SAHİP İKİ ÜLKE"
Gıorgıo Cafıero: "Eğer Berlin Konferansı'ndan çıkan pozitif bir sonuç varsa bunlardan 1. Libya'da yaşanan krize küresel bir dikkat çekmiş olmasıdır. 2. İse Libya'da olaya dahil olan tüm yabancı güçleri bir araya getirmesidir. Burada ana problem General Hafter'in hırsıdır. Bu yüzden BM'nin tanıdığı hükümeti devirmek için askeri kampanyasını devam ettirmeye zorlayacak. Buna ek olarak bölgede en çok etkiye sahip olan iki ülke Libya ve Türkiye. Tıpkı Suriye'deki Astana formatında olduğu gibi Türk ve Rus yetkililer, farklılıklarını diplomatik bir tavırla dile getirmenin kendi yararlarına olacağını fark ettiler. Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerde büyük bir krize neden olabilecek çıkar çatışmasına izin vermediler. Barış için Libya'daki partileri bir araya getirme girişimleri, diyaloğa uygun koşullar oluşturma ve ödün verme çabalarının bir parçasıydı. Şunu da belirtmekte fayda var Avrupa'nın birlik gösteren bir pozisyonu yok. İtalya ve pek Avrupa ülkesi, BM destekli hükümetin Hafter güçlerince yerinden edilmesini istemiyor. Fransızlar ise, Trablus'taki hükümeti devirmek isteyen Hafter'i destekliyor." ifadelerini kullandı.
Libya'daki iç savaşın diplomatik yollarla çözüleceğini belirten Cafıero: "Bu krizde uzun süreli barış, istikrar veya sosyal adaleti sağlayan şey askeri bir çözüm olmayacak. Hafter çok hırslı olduğu için herhangi bir barışa şüphe ile yaklaşıyorum. Abu Dabi, Kahire ve Riyad' dan aldığı destekle birlikte savaşmaya devam etmenin, Trablus'taki hükümetle birlikte ödün vermekten daha fazla yarar sağlayacağını düşünebilir." şeklinde konuştu.