Fabrikanın elektriği güneşten

Fabrikanın elektriği güneşten

06.12.2024 | 17:09

Net sıfır emisyona 2039’da erişmeyi hedeflediklerini aktaran Unilever Türkiye Ülke Başkanı Ali Fuat Orhonoğlu, “Konya’daki fabrikamızda enerji ihtiyacımızın üçte birini güneşten sağlıyoruz” dedi.

Türkiye'de alanında tek seferde yapılmış en büyük yatırımı kuran Unilever, sürdürülebilirlik çalışmalarına hız verdi. Konya Ev Bakım Fabrikası'nda enerjisinin 1/3'ünü güneşten üreten şirket, lojistikte kullandığı araçları da elektriklendirdi. Unilever Türkiye ve Ortadoğu Ev Bakım Lideri & Unilever Türkiye Ülke Başkanı Ali Fuat Orhonoğlu, "Unilever olarak, Paris Anlaşması'nın ortaya koyduğu 2050 hedefini 11 yıl öne çekerek, net sıfır emisyona 2039'da erişmeyi planlıyoruz" ifadelerini kullandı.

DÜNYADA İKİNCİ BÜYÜK FABRİKA

Türkiye'nin en büyük 40 sanayi kuruluşundan birisiniz. Nasıl bir ekosisteminiz var?
Unilever markalarımız 100 yılı aşkın süredir Türkiye'de tüketicilerimizle buluşuyor. Bugün 5 kategoride 20 markasıyla Türkiye'de piyasada bulunan ürünlerinin yüzde 94'ünü Türkiye'deki 4 fabrikada üreten, bu değer zincirini de bin 800'ü aşkın tedarikçi, 5 bin çalışan ve 215 bin satış noktasıyla yaşatan bir ekosistemle sahibiz. Konya'da bulunan ev bakım fabrikamız Türkiye'de alanında tek seferde yapılmış en büyük yatırımdı, bizim için bu alanda dünyada ikinci en büyük fabrika. Bu değer zinciri sadece Türkiye içine değil, aynı zamanda ihracata yönelik de çalışıyor. Son 5 yılda 700 milyon dolar ihracatımızla önemli bir döviz girdisi sağlamaktan da gururluyuz.BÖLGESEL AR-GE MERKEZİ

Türkiye'de yeni yatırım planlarınız var mı?
Yalnızca son 2 yılda 250 milyon euro değerinde yatırım yaptık. Unilever Türkiye aynı zamanda Unilever için bir bölgesel Ar-Ge merkezi konumunda.
Sürdürülebilirlik çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
2010'da Sürdürülebilir Yaşam Planımızı hayata geçirdik, 2020'de de Sürdürülebilir Yaşam Pusulası adını verdiğimiz bir strateji ile hedeflerimizi yeniledik. Sürdürülebilirliğin üçüncü çağı dediğimiz yenilenen vizyonumuzda ise başlıca odak noktalarımız iklim, doğa, plastik ve yaşam koşulları olacak.

SIFIR EMİSYON HEDEFİNİ ERKENE ÇEKTİ

Hedefiniz 2039'da net 0 emisyona ulaşmak. Bunu sağlayabilecek misiniz?
Unilever olarak, Paris Anlaşması'nın ortaya koyduğu 2050 hedefini 11 yıl öne çekerek, net sıfır emisyona 2039'da erişmeyi hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşmak için global çapta kapsamlı bir strateji benimsedik. Örneğin Türkiye'de operasyonlarımızda şu ana kadar 2015'e kıyasla yüzde 78 sera gazı emisyonu azaltımı sağlamış durumdayız. Dünyada bu alanda ilerlememiz yüzde 74 oranında. Türkiye'deki tedarik zincirimizde ilkleri hayata geçiriyoruz, tesislerimizdeki güneş enerjisi yatırımlarımız ve lojistik ağımızda elektrikli araçlara geçiş bunlardan bazıları. Uzun süredir ofislerimiz, fabrikalarımız, depolarımızda ve sahalarımızda sertifikalı yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanıyoruz. Konya Ev Bakım fabrikamızda 5 megavat kapasiteli güneş enerjisi santrali yatırımı yaptık. Fabrikanın enerjisinin üçte birini güneş enerjisinden üretiyoruz.


DONDURMAYI YAPAY ZEKÂ KONTROL EDİYOR

Son dönemde yapay zeka ve dijitalleşme de çok önemli... Sizin bu konudaki yatırımlarınız ne durumda? Yapay zeka (AI) ve dijitalleşmeyi hem iş süreçlerini optimize etmek hem de sürdürülebilirlik hedeflerini desteklemek için stratejik öncelikler arasında konumlandırıyoruz. Türkiye'nin 215 bin noktasına ürün sevkiyatı yapan bir lojistik ağımız var. Burada yapay zeka destekli teknolojileri kullanıyoruz. Ürün geliştirmede ise globalde güzellik ve sağlık alanında 400'den fazla yapay zeka uygulaması kullanarak formülasyonlarımızı daha ekonomik hale getirdik. Mikrobiyom inovasyonuna 20 yıldır odaklanarak 12 binden fazla veri topladık ve 100'den fazla patent aldık. Unilever olarak 5 milyardan fazla veri ile dünyanın en büyük mikrobiyom veri koleksiyonlarından birine sahibiz. Dondurma sektöründe devrim yaratan yapay zeka destekli dondurucuları adım adım yaygınlaştırıyoruz. Bu dolaplar, stok seviyelerini yapay zeka teknolojisi ile izliyor.

DETERJAN İÇİN DOLUM İSTASYONLARI

Su koruma programı ve atıkların geri dönüşümü konusunda yaptığınız çalışmalarla ilgili de bilgi verir misiniz?
Türkiye'de iki fabrikamızın bulunduğu Konya'da Doğa Koruma Merkezi işbirliğiyle suyun doğaya yeniden kazandırılmasına yönelik çalışmalar yürütüyoruz. Bu proje kapsamında, doğa temelli çözümlerle suyun geri dönüşümünü sağlamak ve su kıtlığı riskini azaltmak için adımlar atılmakta. Plastik kirliliğine son vermek ve ambalaj atıklarının çevresel etkilerini azaltmak için de 2030 yılına kadar tüm sert plastik ambalajlarını yeniden kullanılabilir, geri dönüştürülebilir veya kompostlanabilir hale getirmeyi planlıyoruz. Esnek plastik ambalajların da 2035 yılına kadar aynı standartlara ulaşması hedefleniyor. ÇEVKO iş birliğiyle plastik atıkların toplanması ve geri dönüşüme sevk edilmesine yönelik programlar yürütüyoruz. Sos, deterjan ve şampuan gibi ürün ambalajlarında yüzde 10'dan yüzde 50'ye kadar geri dönüştürülmüş plastik (PCR) kullanıyoruz. Bu, saf plastik tüketimini önemli ölçüde azaltmakta. Yeniden dolum istasyonları gibi yenilikçi çözümlerle de plastik atıklarını azaltmak ve tüketicileri sürdürülebilir alışkanlıklar edinmeye teşvik etmeye çalışıyoruz. Bugün Migros işbirliğiyle, İstanbul, Ankara ve İzmir'de deterjan ürünleri için dolum istasyonları kuruldu. Bu modelde, tüketiciler kendi boş şişelerini getirerek ürünlerini yeniden doldurabilir. Bu sistem, plastik atıklarını azaltmanın yanı sıra ürünlerin yüzde 30 daha ekonomik fiyatla sunulmasını sağlıyor.
Sıradaki

OTOMATİK OYNAT

SON DAKİKA