Evrenin bilinmeyen bir kapısı daha aralanıyor: "Kırmızı Canavarlar"
James Webb Uzay Teleskobu (JWST) kullanılarak yapılan yeni bir araştırma, Büyük Patlama’dan sonraki ilk milyar yıl içinde, Samanyolu kadar büyük üç ultra-masif galaksinin oluştuğunu ortaya koydu. Cenevre Üniversitesi (UNIGE) tarafından yürütülen ve İngiltere’deki Bath Üniversitesi'nden Profesör Stijn Wuyts'un da dahil olduğu uluslararası bir ekip, bu devasa galaksileri tespit etti. Bu bulgu, erken evrendeki yıldız oluşumunun önceki düşüncelerden çok daha verimli olduğunu gösteriyor ve mevcut galaksi oluşum modellerini zorluyor.
JWST FRESCO programı kapsamında yapılan çalışma, kozmik tarihin ilk milyar yılı içinde güçlü emisyon çizgileri gösteren galaksilerin sistematik bir analizini gerçekleştirdi. Bu emisyon çizgileri, galaksilerin uzaklıklarının doğru bir şekilde belirlenmesine olanak tanıdı ve böylece araştırmacılar, galaksilerin barındırdığı yıldız miktarını güvenilir bir şekilde ölçebildi. Üç galaksi, yüksek miktardaki yıldız içeriğiyle öne çıktı.
Bath Üniversitesi'nden Profesör Wuyts, "Bu kadar büyük üç galaksiyi bulmak, ilginç bir bilmecenin kapısını aralıyor. Normalde, gazın yıldızlara dönüşümünü sınırlandıran birçok süreç var; fakat bu Kırmızı Canavarlar bu engelleri hızlıca aşmış görünüyor," dedi.
Bu galaksilerin, o dönemdeki diğer galaksilere kıyasla neredeyse iki kat daha verimli yıldız oluşturdukları görüldü. JWST'nin ileri seviye spektroskopi özellikleri sayesinde, tozla kaplı olan bu Kırmızı Canavarlar detaylı bir şekilde gözlemlenebildi.
Çalışmanın baş yazarı ve UNIGE araştırmacısı Dr. Mengyuan Xiao, "Bu bulgular, erken evrendeki galaksi oluşumuna dair anlayışımızı yeniden şekillendiriyor," dedi. Fransa'daki CEA Paris-Saclay araştırma direktörü Dr. David Elbaz ise, bu galaksilerin toz nedeniyle optik olarak görünmez olduğuna dikkat çekerek, JWST'nin bu devasa galaksileri keşfetme gücüne vurgu yaptı.
Gelecekte, JWST ve ALMA teleskobu ile yapılacak gözlemler, erken evrendeki bu ultra-masif galaksilere dair daha fazla bilgi sağlayacak.