Beşiktaş bu yıl ligde şampiyon olur mu olamaz mı bilmiyorum ama ben bu kadar fedakar, bu kadar iyi niyetli ve bu kadar disiplinli oynayan ya da oynamaya çalışan bir takım görmedim. İçlerinde büyük yıldızlar yok... Ağabey statüsünde "papaz oyuncular" da yok.. Ama Beşiktaşlı oyuncular son dakikaya kadar iyi niyetle oynuyorlar.
Maça bakıyoruz, ilk yarıda Beşiktaş'ın yakaladığı ama Balıkesirspor'un da bulduğu çok önemli pozisyonlar var... Bu yarıda ilerde tek oynayan Demba Ba, rakip stoperler arsında yoğun markajda kaldı... Buna karşılık Beşiktaş, kanatları iyi kullanamadığı için de karambollere teslim oldu. Diğer bir deyimle ilk yarıda Beşiktaş oyunun kontrolünü elinde tutsa da yakaladığı pozisyonlar genellikle karambollerden geldi.
İkinci yarı Sosa'nın sakatlanıp çıkması Beşiktaş'ı olumsuz etkilese de Slaven Bilic'in Mustafa Pektemek'i, Demba 'nın yanına oyuna alması belki de Beşiktaş'a üç puanı getirdi.
İkinci yarının hemen başlarında sağdan yapılan ortaya Mustafa'nın vurduğu kafa Beşiktaş'ı rahatlattı... Kolay değil perşembe akşamı Beşiktaş gece yarısına kadar maç oynamıştı.
Üstelik çok yoğun konsantrasyon ve yüksek tempoda...
İşte yorgunluk belirtileri son 20 dakikada kendini gösterdi. Belki Beşiktaş ikinci golü bulmuş olsaydı bu kadar sıkıntı çekmeyecekti. Ama yorgun Beşiktaş, yine de bir deplasman galibiyetiyle evine dönüyor. Bu sezonki üçüncü deplasman galibiyeti ve Süper Lig'de henüz dışarıda yedikleri gol yok...
Maçın kırılma anı 60. dakikaydı. Bu dakikaya kadar mükemmel bir yönetim sergilemiş olan hakem Deniz Çoban bu dakikada çok önemli bir hata yaptı. Ersan Gülüm'ün gole giden adama yaptığı faul bariz gol şansıydı ve kırmızı kart almalıydı.
Ama hakem cesaret edemedi ya da yanlış değerlendirip sarı kartla geçiştirince oyuna mutlak etki etti.
İçlerinde büyük yıldız yok, papaz oyuncu yok. Beşiktaş kolej takımı.