Küresel ısınmanın sonucu olarak iklim değişikliğiyle birlikte günümüzde alerjilerin daha şiddetli seyrettiğine dikkat çeken Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Bölümünden Doç. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, "Hava kirliliği solunum yolu hastalıklarını arttırıyor. Küresel ısınma, sanayi devrimine paralel olarak fosil yakıtları kullanımının ve nüfusun artması, ormanların azalması, kentleşme ve yanlış tarım uygulamalarının bir sonucu olarak atmosferdeki karbondioksit, metan, azot oksit gazları, kloroflorokarbon ve ozon ile su buharı oranındaki artışla ortaya çıkıyor. Bu artan insan faaliyetleri doğal iklim değişikliğini hızlandırarak küresel iklim değişikliklerine neden oluyor. Endüstrileşme ile birlikte petrol, doğal gaz, kömür gibi fosil yakıtların yoğun kullanılmasıyla, atmosferde zehirli sera gazlarının miktarı arttı. Ortaya çıkan hava kirliliği ile ilişkili olarak da toplumda alerjik rinit ve astım gibi solunum yolu hastalıkları şiddetinde artışlar ortaya çıktı" ifadelerini kullandı.
"KÜRESEL ISINMA POLEN SALINIMINI ARTIYOR"
En önemli alerjenlerden birinin polenler olduğunu ifade eden Doç. Dr. Nacaroğlu, şöyle devam etti:
"Solunum yolu alerjilerine yol açabilen ve çoğunluğu rüzgârla tozlaşan bitkilere ait polenler ile bunların havadaki konsantrasyonları büyük oranda küresel ısınmaya bağlı meydana gelen iklim değişikliklerinden etkilenir. İklimin polinizasyon üzerine etkisi uzun süreli ölçüm ve araştırmalara dayanmakta olup, kısa süreli değişimler ise meteorolojik olayların etkisi altında gerçekleşir. Havadaki polenlerin miktarlarına meteorolojik faktörlerden sıcaklık, rüzgâr hızı, nem, bulutluluk ve toplam yağış miktarı etkili olur. Genelde güneşli ve sıcaklığın yüksek olduğu, orta şiddetli rüzgârlı ve yağışsız günler polen salınımının en yüksek miktarda görüldüğü dönemlerdir."
"POLEN MEVSİMİ ARTIK 20 GÜN ÖNCE BAŞLIYOR"
Doç. Dr. Nacaroğlu, polenleşme süresiyle birlikte polenlerin düzeyi ve alerjik özelliklerinin arttığına işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Son yıllarda yapılan çalışmalarla dünya üzerinde küresel ısınma ve artan karbondioksit konsantrasyonlarının, bazı bitkilerde polinizasyon dönemlerinin başlaması, sona ermesi ve atmosferdeki polen konsantrasyonları üzerinde etkili olduğu gösterildi. ABD'de yapılan yeni bir çalışmanın verilerine göre küresel ısınmanın etkilerine bağlı 1990'dan beri Kuzey Amerika'da polen mevsimlerinin ortalama 20 gün önce başladığı ve yüzde 20 daha fazla polen konsantrasyonlarına artışa neden olduğu gösterildi. Aynı araştırmacılar önümüzdeki yıllarda polen mevsimlerinin daha da kötüleşmesini beklediklerini belirtti. Atmosferik değişimlerin polenler üzerine olan bir diğer önemli etkisi de uzun mesafe taşınımda görülür. Ayrıca Kuzey Atlantik Salınımı (KAS), uzun mesafe taşınıma ve özellikle erken ilkbaharda bitkileri etkileyerek polinizasyonun erken veya geç başlamasına neden olur. KAS, ülkemizde erken ilkbahar döneminde çiçeklenen ve alerjik öneme sahip olan fındık, kızılağaç, Huş ağacı, dişbudak gibi rüzgarla tozlaşan ağaçlarda çiçeklerin erken veya geç açılmasına neden olur."
"HER YIL ASTIM ATAKLARI DAHA DA ZORLAŞABİLİR"
Doç. Dr. Nacaroğlu, "Sonuç olarak polenlerin havadaki dağılımı büyük oranda iklim parametrelerine bağlıdır. İklim değişikliklerinin polenler üzerine etkileri; polenlerin üretimini artırdığı, polenlerin yayılımını ve mazuriyet süresini uzattığı ve polenlerin antijenik özelliğini artırarak alerjik bünyeye sahip hastalarda şikayetlerin daha da artmasına sebep olduğu çalışmalarda gösterildi. Ayrıca gök gürültülü yağmurlu havalarda polenler, şimşek etkisi ile parçalanmakta ve daha küçük antijen taşıyıcılara dönüşerek daha alt solunum yollarına ulaşabilir. Bu durumda ağır astım ataklarının tetikleyebileceğinin akılda tutulması gerekir. Küresel ısınmanın bu etkileri nedeniyle her yıl alerji mevsiminin daha da zor geçebileceği konusunda hastaların bilgilendirilmesi önem arz etmektedir" şeklinde konuştu.