Unutkanlığı tetikleyen unsurları anlatan Uzm. Dr. Özlem Aksoy Özmenek, "Öncelikle beyin-beden ilişkisinin üzerinde durmak gerek. Beden sağlığımızı korumak için yaptığımız egzersizler, besin seçimleri, içilen su miktarı, uyku düzeni beyin sağlığı için de bir o kadar önemli. Yaşımıza ve özgeçmişimizdeki hastalıklara uygun olarak bedenimize hareketlilik, esneklik kazandıracak, kas gücümüzü koruyacak egzersizler kalp-damarsal sistemi aktive ederken, hormonal açıdan da ideal salınımı sağlıyor. Vücuda giren oksijen ile birlikte kalbe ve damarlarına yaptırdığımız antrenmanın olumlu yansımalarını beyinde de görüyoruz. Benzer şekilde damar sağlığını koruyan beslenme tercihleri sonucunda kolesterol ve trigliserid değerlerinin önerilen seviyelerde bulunması, diyabet, insülin direnci ve tiroid bezi fonksiyon bozukluklarının tedavilerinin düzenlenmesi, tansiyon değerlerinin önerilen değerlerde olması, sigaradan uzak durma ile sadece son dönemdeki unutkanlıklar değil daha önemli olarak ileride bunama gelişme riskini de azaltmış oluyoruz. Bu arada demir eksikliği anemisi ve vitamin B12 eksikliğinin en sık rastlanan tedavi edilebilir unutkanlıklar arasında yer aldığını da akılda bulundurmak gerekir" diye konuştu.
ZİHİNSEL DİNLENMEYİ ÖNEMSEYİN
Kaliteli uykunun önemine dikkat çeken Dr. Özmenek, "Son dönemde hafıza güçlendirecek yöntemler denince öneriler arasında ilk sırada bulmacalar, çeşitli zihinsel aktiviteler geliyor. Bunlardan daha önemli bir konu ise bedenin ve zihnin dinlendirilmesidir. Bu kaliteli bir uykuyla başlar, gün içinde çok kısa süre bile olsa telaşsız, plan ve düşüncelerden arınmış tam bir dinlenme için fırsat yaratmakla devam eder. Günlük işlerimizi yaparken alacağımız notlar kendimizi güvende hissettirecektir. Genç nüfusta dikkat eksikliği ve konsantrasyon bozukluğu unutkanlık nedenleri arasında ilk sırada geliyor. Aynı anda zihinde dolaşan, sıralanamayan birçok şey arasında aklımızda tutmaya çalıştığımız 'şey'e aslında ilk anda yeterince dikkat edilmediğini sıkça görüyoruz. Önem sırasına göre öncelikli işler ya da durumların zihinde kalması için zaman ayırdığımızda hatta hatırlatıcı bir başka bağlantı da eklediğimizde hem öğrenmenin hem hatırlamanın daha iyi olduğunu görüyoruz. Arabayı park ettiğimiz ağacın aklımızda canlandırdığı bir anının kısa süreli hatırlanması bu bilgiyi çerçeveleterek daha iyi anımsamamıza temel oluşturuyor" ifadelerini kullandı.
BEYNİNİZİ ZORLAYIN VE SOSYAL İLİŞKİLERİNİZE ÖZEN GÖSTERİN
Zihin geliştirecek egzersizleri de öneren Dr. Özmenek, "Öncelikle yatkın olduğumuz sayısal, sözel, görsel, işitsel belleğin aksine hep ihmal ettiğimiz bellek üzerine çalışmayı hedefleyin. Teknoloji bu konuda da destek oluyor. Bahsedeceğim birçok egzersizin cep telefonları veya bilgisayarlar için uygulaması da var. Sayısal olarak başta sudoku, sayı yerleştirme, toplamalı sudokular, aritmetik saymalar, sözel olarak çengel ve kare bulmacalar, kitap okuma, yüksek sesli kitap okuma, kelime listeleri, tanımlama egzersizleri (her gün 4 kişinin 4 fiziksel özelliğini sıralama gibi); görsel olarak örüntüde eksik tamamlama, görsel sudoku, resimde ayrıntı-fark bulma uygulamaları yapılabilir. İşitsel zeka ile ilgili ses ayırt ettirici oyunlar, giriş müziğinden şarkı bulma, enstrüman ayırt etme gibi egzersizler yapılabilir. Yeni bir dil ya da enstrüman çalmayı öğrenme, etrelenen hobileri günışığına çıkarma ise en ideal egzersizlerdendir. Bu uygulamaları bir arada bulabileceğimiz dikkat güçlendirici testleri ile ailece ya da arkadaşlarla oynanacak kutu oyunlarını da listemize ekleyebiliriz. Yüz yüze sınırlı da olsa yakınlarımızla sevdiklerimizle iletişimi kesmemek ise bu egzersizlerin bir çoğunun yerini alabilir" dedi.