Cilt kuruluğu kış aylarında 10 kat artmaktadır. Deride oluşan nem kaybına bağlı olarak yağ dengesinde de değişiklikler olur ve kuruluk belirtileri baş gösterir: Kızarıklık, pullanma, kaşıntı ve gerginlik hissi.
Su içmek cildin nemi için çok önemlidir. Ancak suyla yıkamak sanılanın aksine cildi kurutur. Duş aldığımız suyun sıcaklığı 35°C'yi geçmemelidir. Cilt kuruluğuna sahip kişilerin sıcak su ile yıkanmaktan ve banyoda uzun süre kalmaktan kaçınması gerekir.
Hepimiz sağlığımız için mevsimlere uygun giyiniriz. Cilt bakım ürünleri de mevsime uygun seçilmelidir. Yazın az sayıda ürün uygunken, kışın nemlendirici sayısı ve içeriği daha da artırılmalıdr.
Kış mevsiminde derinin koruyucu bariyerini korumak ve güçlendirmek için dermatolojik testleri yapılmış sabun, paraben ve renklendirici katkı maddesi içermeyen nazik bir temizleme jeli kullanmalı ve cildiniz nazikçe yıkamalısınız.
Düzenli profesyonel cilt bakımları kış ayları boyunca daha da önem kazanmaktadır. Ayrıca yapılan hyaluronik asit ve vitamin enjeksiyonları cildin nem kapasitesini arttırmaktadır.
Duştan sonra cildinizi, özellikle diz ve dirsek gibi çok kuru bölgeleri çok yoğun bir şekilde nemlendirmelisiniz. Cildinizi derinlemesine nemlendirmek için zengin içerikli ve besleyici bir nemlendirici krem ve yağları tercih edebilirsiniz.
Soğuk kış aylarında pamuk veya ipek gibi, yumuşak ve doğal dokulu kıyafetler tercih edin. Cildi tahriş edecek ürünlerde kaçınmalısınız. Eldiven takmayı, atkı kullanmayı ve çorap giymeyi ihmal etmeyin.
Su kaybını önlemek için sıvı tüketimini artırmak oldukça önemlidir. Günde 1,5 - 2 litre su içmeyi ihmal etmeyin ! Kış aylarında bol bol çorba ve bitki çayı tüketebilirsiniz. Ayrıca bolca Omega 3 ve antioksidan almalısınız.
Güneşten koruyucu sürmeyi ihmal etmeyin! Yükseklere çıkıldıkça hava soğumasına rağmen, güneş ışınlarının etkisi artmaktadır.