Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Libya Devleti'nin diğer ülkelerde 170 milyar dolar seviyesinde bir parası olduğunu belirterek, ''Libya halkını, Libya Devleti'ni düşünenlerin burada yapması gereken şey, 170 milyar dolar parayı bir an önce vermektir. Bu Libya halkının parasıdır bunun üzerine hiç kimse yatamaz'' dedi.
Çağlayan, Libya'ya gerçekleştirdiği ziyarette gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısında, belirlenmiş olan bazı şehirlerde okullar, polis merkezleri ve sağlık merkezlerinin onarımı ile üç tane 24 derslikli okulun müteahhit firmalar tarafından ücretsiz olarak inşa edilerek Libyalılar'ın hizmetine sunulacağını kaydetti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Libya'ya son gelişlerinde Misrata'da bir fizik tedavi merkezinin yapılması ile Trablus'ta merkezi hükümet için bir parlamento binasının yapımı konusunda talimat verdiğini, bunların yapımı için Türk firmaları ile görüştüklerini ve bir liste hazırladıklarını dile getiren Çağlayan, bu listelerden birini Ulusal Geçiş Konseyi (UGK) Başkanı Mustafa Abdülcelil'e, diğerini de Libya UGK Ekonomi Bakanı Abdullah Şamiya'ya verdiklerini anlattı.
Çağlayan, bu listeleri verirken de bunları yapabilmek için firmaların çalışabilme kapasitesinin ve şartlarının sağlanması gerektiğini dile getirerek, bu konuda istediklerini gerekli makamlara ilettiklerini ve olumlu karşılandığını ifade etti.
UGK Başkanı Mustafa Abdülcelil'in, Türk firmalarının yaptıkları her bir esere bir tabela asmasını istediğini, asılacak tabelada yapılan eserin Türk firması tarafından yapıldığının gelecek nesillerin bilmesi bakımından önemli olduğunu söylediğini aktaran Çağlayan, bu uygulamanın, Türkiye'nin Libya halkının zor gününde yanında olduğunun göstergesi olacağını bildirdi.
Bakan Çağlayan, bakanlıkları olarak dünyadaki tüm Türk firmalarının yapacağı müşavirlik hizmetleriyle ilgili 50 milyon dolarlık bir kaynak ayırdıklarını, bu kaynağın bütçelerinin yüzde 15'ine tekabül ettiğini belirterek, firmaların Libya'nın yeniden yapılanması konusunda almış oldukları gerek altyapı, üst yapı inşaatları gerekse mühendislik müşavirlik gerektiren her alanda firmaların almış oldukları her bir işte 300 bin dolara kadar olan desteklerini Bakanlık olarak kendilerinin vereceğini vurguladı.
Bayramdan hemen sonra özellikle jeneratör, kablo ve bu sektörde müessese sahibi işletmeler için Libya'ya bir iş gezisi düzenleyeceklerini bildiren Çağlayan, bu iş gezisinin ihracatçı birlikleri tarafından organize edileceğini, kendi Bakanlığı tarafından da koordinesinin yapılacağını belirtti.
Çağlayan, Türkiye'nin geçmişte Libya'ya 2 milyar dolara yakın ihracatı olduğunu anımsatarak, bu yılki dış ticaret rakamının geçen yıla göre üçte bire gerilediğini ve 648 milyon dolar seviyesinde gerçekleştiğini dile getirdi.
Mal ihracatının dışında Libya'ya Türkiye'nin ciddi anlamda know-how ihracatı yapacağını vurgulayan Çağlayan, ''Libya Ulaştırma Bakanı ile görüşürken e-devlet ve bütün kurumların elektronik ortama geçişiyle ilgili bizden destek istiyorlar. Biz de kendilerine çok önemli yazılım firmalarımızın olduğunu ve sistem dizaynı yapan firmalar olduğunu söyledik. Burada da bayramdan sonra ayriyeten bir heyet gezisi düzenleyeceğiz'' dedi.
Zafer Çağlayan, Libya'nın tamamen sil baştan yeni bir omurga kurmak istediğini dile getirerek, bu çerçevede bütün kurumların çalışma usul ve sistemlerini yeni sisteme adapte etmek istediklerini, bu konuda da Türkiye'den ciddi talepleri olduğunu bildirdi.
''Her alanda Libya'ya destek vereceğiz''
Her alanda Türkiye'nin Libya'ya teknik destek vereceğini ve Libya'nın belli elemanları seçerek Türkiye'ye göndereceklerini ve bu elemanların Türkiye'de ücretsiz olarak eğitileceğini anlatan Çağlayan, özellikle Libya'nın dış ticaret müşavirleri başta olmak üzere birçok bürokratın eğitimini de Türkiye'nin yapacağını söyledi.
Çağlayan, Türk Hava Yolları'nın (THY) şu anda Bingazi'ye ve Trablus'a belli bir uçuş frekansı bulunduğunu hatırlatarak, hem Bingazi'ye hem de Trablus'a olan uçuş sayısını haftada 14'e çıkarmayı istediklerini, aynı zamanda üçüncü bir destinasyon olarak da Misrata'nın bulunduğunu kaydetti.
THY'nin gerek pilot gerek de teknik eğitim konusunda Libyalı meslektaşlarına eğitim desteği vereceğini ifade eden Çağlayan, ''Havaalanları ve limanlar konularındaki özelleştirmelerde Türk firmaları yer alacak. Aynı zamanda TAV'ı Misrata'da bir havaalanı yapılması konusunda bekliyorlar. Biz de TAV'a söyledik, TAV'ı göndereceğiz. Ulaştırma Bakanı ile görüşme yapacaklar. Misrata'da bir havaalanını TAV'ın yapmasını istiyorlar'' dedi.
Bakan Çağlayan, UGK Libya Ulaştırma Bakanı Enver El Feyturi ile yaptığı görüşme neticesinde Trablus-İzmir seferlerinin başlayacağını, bu konunun da çok olumlu karşılandığını belirterek, turizm konusunda da Türkiye ile Libya'nın beraber işbirliği yapacağını, Türkiye'nin bu konuda fazlasıyla gelişmiş potansiyelinden Libya'nın da faydalanmak istediğini kaydetti.
Libya ile Serbest Ticaret Anlaşması paralelinde bir ekonomik ortaklık anlaşması şeklinde çalışmaları bulunduğuna işaret eden Çağlayan, yeni hükümetin kurulmasıyla birlikte bir tür Serbest Ticaret Anlaşması niteliğinde olan bir anlaşmayı Libya ile süratli bir şekilde yapacaklarını dile getirdi.
Çağlayan, Türkiye'nin bu coğrafyada hiçbir zaman sömürgecilik yapmadığını, Türkiye'ye diğer ülkelerden ayıran en büyük özelliğin bu olduğunu belirterek, ''Libya Devleti'nin diğer ülkelerde 170 milyar dolar seviyesinde bir parası var. Ağırlıklı olarak ABD'de. Libya halkını, Libya Devleti'ni düşünenlerin burada yapması gereken şey, 170 milyar dolar parayı bir an önce vermektir. Bu Libya halkının parasıdır, bunun üzerine hiç kimse yatamaz'' dedi.
Arap-Türk Bankası
Libya Merkez Bankası Başkanı ile bir görüşme yaptığını aktaran Çağlayan, şunları kaydetti:
''Biz çok kısa bir süre içinde bir araya geliyoruz. Bu konuda mutabakat sağladık. Arap-Türk Bankası'nın sermaye yapısı, sermayesinin kuvvetlendirilmesi başta olmak üzere yeni dönemde ciddi bir çalışma içerisine gireceğiz. Onlar Türkiye ile bu konudaki ortaklıktan son derece mutlu ve memnunlar. Bunun Türk ve Libya ticaretinde önemli bir yeri de var. O konudaki etkinliği yetkinliği daha fazla artırma çabası ve düşüncesi içindeyiz. Sermaye artırımı için bir rakam konuşulmadı ama böyle bir niyet var. Ama bunun genel kurulu var, ortaklar oturur, bunu konuşurlar.
Ama biz tavsiye mahiyetinde, geçen yıl sermayesinin 1 milyar dolara çıkması için anlaşmayı ben imzalamıştım, karşılıklı mutabakat zaptında. 1 milyar dolara o zaman çıkacaktı. Ayriyeten o tarihte sayın Başbakanımız bunu çıkartırken Türkiye adına önemli bir koz elde etmişti. Bizim teminat mektuplarımızı Libya bankaları kabul etmiyordu. Ama o anlaşma çerçevesinde Arap-Türk Bankasının vereceği mektupların da kredilerde ayriyeten bir akreditasyon ve kefalet, anlaşmaya bağlanmıştı ve sistem o şekilde çalışmaya başlamıştı.''
50 milyon dolarlık gıda için kullanılacak kredi için Libya İstikrar Fonu, Libya UGK Ekonomi Bakanlığı ve Libya Dış Bank yöneticileriyle toplanıldığını dile getiren Çağlayan, ''Sistemi çalışır hale getirebilmek için Libya İstikrar Fonu doğrudan bakanlığımızla temasa geçerek ilgili üretici-ihracatçı listelerini alacak. Bir sonraki aşamada da bu listelerdeki firmalarla temas kurarak ihracatçısını belirleyecek. Sistemde Ziraat Bankası'nın yanı sıra Libyalı ithalatçının tercihi çerçevesinde Arap Türk Bankası da yer alabilecektir. Sistem Libyalı yetkililerle bir kaz daha istişare edilerek karara bağlanacaktır''
dedi.