Teknoloji her ne kadar gelişse de, insanoğlunun toprağa olan bağlılığı ve ihtiyacı değişmeyecek. Ancak son yıllarda yapılan yanlış tarım, birçok verimli toprağımızı kaybetmemize sebep oldu. Aniden açılan dev obruklar koca bir karadelik gibi arazilerin üzerinde açılırken, yeraltı suları da yanlış tarımın kurbanı oldu. Nedir bu yanlış tarım? İklim ve coğrafi şartları düşünmeden sırf para getiriyor diye alakasız ürünlerin ekilmesi demek... Yani portakal, karpuz, muzun yetişeceği iklim şartları belli iken, alakasız bir bölgede para kazanmak için tarımın yapılması bir süre sonra o toprakların kaybına neden oldu. Üstelik bunun geri dönüşü de yok. Tamamen insan hatasından kaynaklanan acı bir kayıp! Peki, bu noktada neler yapılabilir? Çiftçilerin bilinçlendirilmesi ve bölgeye uygun olmayan ürünlerin ekilmesinin yasaklanması bu yollardan biri. Bir diğeri de topraksız tarıma teşvik edilmesi... Topraksız tarım olur mu demeyin, çünkü maliyet, enerji ve insan gücünden tasarruf sağlayan, üstelik yılda birden fazla ürün almanızı sağlayan doğa dostu bir sistem bu. Topraksız tarım sitemi ile pamuk üreten Celalettin Kayahan ve Metin Baş ile bu sistemin tüm detaylarını konuştuk. Ancak daha da önemlisi, kendilerinden tekstil alanında geri dönüşümün nasıl yapılabileceğine dair projelerini dinledik. Öyle ki, geri dönüşüm sistemi ile Türkiye genelinde binlerce kadına istihdam sağlamayı hedefliyorlar.
TOPRAKSIZ PAMUK ÜRETİYORUZ
Türkiye'de topraksız tarım sistemi ile ilk pamuk üretimini yapan Celalettin Kayahan: "Topraksız tarım konusunda farkındalık oluşturmak istiyoruz. Pamuk alanında topraksız tarım yapan Türkiye'de başka kimse yok. Dünyada sadece Arizona'da yapılıyor. Maliyeti stabil, değişmiyor. Ama geleneksel tarım birçok etmenden etkilenerek maliyeti sürekli artıyor. Pamukları iplik haline getiriyoruz." Diğer yandan tekstil atıklarının dünyaya en fazla zarar veren atıklar olduğunu istatistikler de söylüyor. Moda sektöründe dağ yığınları haline gelen çöpler bulunuyor. Bu atıkların nereye döküleceği ise dünyanın en önemli sorunlarından biri haline geldi. Yaptıkları tekstil işinde atıklar konusunda İTÜ'deki uzmanlar ile çalışıp proje üreten Celalettin Kayahan ve Metin Baş, atıktan istihdama dönüşecek projeleri konusunda oldukça heyecanlılar: " Konfeksiyon atıkları toplanıyor ve tekrar pamuk haline getirilip iplik oluşuyor ardından kumaşa dönüşüyor. Üstelik bu geri dönüşüm projesinde sadece kadınlar çalışıyor ve pek çok kadına da yeni bir istihdam sağlayacak. Çevre kirletilmiyor ve kimyasal kullanılmıyor. İplik ve kumaş haline gelmesini kendi bünyemizde yapacağız. Geridönüşen ürünler tekstilin her alanında kullanılabiliyor."
UYGULAMANIN ADI KİMER
Edirne'den Kars'a tüm kadınlara ulaşabilmek için bir de uygulama yaptırdıkları söyleyen Kayahan, böylelikle binlerce kadına ulaşabilmeyi hedefliyor: " Çok kısa bir süre sonra aktif olacak KiMER uygulammaız. Özellikle ev kadınlarının sisteme dahil olması için bu uygulamayı indirmeleri ve kaydolmaları yeterli olacak. Bu aşamadan sonra KİMER merkezden aranacak olan kadınlarımız kısa bir süreliğine tekstil eğitimine tabi tutulacak ve konusuyla ilgili sertifikalandırılacak. Akabinde sadece evde çalışmak ve evden üretmek üzerine kurulu olan sisteme dahil edilecek ve bundan sonrası tüm süreç üretim paketleme teslim ve tahsilat KİMER tarafından desteklenecektir. KİMER projesinde kadın STK'ları ve belediyeler ile de çalışmayı düşünüyoruz. Amacımız geri dönüşen tekstil atıklarından oluşturduğumuz iplik ve kumaşları kadınlara ulaştırıp bunların tişört, nevresim, yastık gibi tekstil ürünlerine dönüşmesini sağlamak. Yapılan ürünleri yine bizler alacağız."