O bir fenomen, ınfluencer... Milyonlarca takipçisi var. Dip bucak yaptığı temizliği çektiği videolar binlerce kişi tarafından izleniyor. Bu videoları terapi niyetine izleyip o temizlik yaptıkça rahatlayanlar bile var. Yolda yürürken 'aaa foşur foşur' deyip fotoğraf çekilenler, onu çok sevdiklerini söyleyenler var. Öyle ki, sokağa çıkıp çeşme temizlediği oldu, okullarda temizlik yaptığı da! Hayali ise Ayasofya'nın halılarını yıkamak... Biz de Cem Özkök ile bir araya geldik ve sıcacık bir röportaj yaptık.
- Bu temizlik tutkunuz doğuştan mı? Yoksa sonradan mı keşfettiniz bu tarafını?
- Doğuştan. Her zaman temizdim. Daha 3 yaşında, koltuğa süpürgenin fişini takıp, 'wuuu' diye ses çıkarıp evi süpürürmüşüm. Hep düzenliydim. Annem her zaman sorumluluklarımı söyleyen ve bu anlamda yönlendiren bir anne oldu. Odamı hep kendim temizlerdim. Üzerine anneme de yardım ederdim.
- Takipçilerinizden en çok nasıl mesajlar alıyorsunuz? Sizi şaşırtan mesajlar geliyor mu?
- Kadınlar, özellikle bebekli ve çocuklu anneler "çocuğunuz olsun da göreyim sizi" şeklinde yetişemediği için söyleniyor. Çok pozitif, sevgi dolu yaklaşan binlerce yorum ve mesaj alıyorum. Beni takip etmeyen ama yazmış olmak için yazan alaycı erkek dediklerimiz ise "babasıyla arası iyi olan erkek, bir lahmacun yiyen erkek, annesinin prensesi, sanayide tanıdığı olmayan erkek" şeklinde alaycı ve cinsiyetçi şeyler yazabiliyorlar. Ahlaksız teklifler de alıyorum tabi.
FOŞUR FOŞUR CEM
- Her gün temizlik yapıyor musunuz evde?
- Her gün yatak toplanır, mutfak temizlenir, banyo ovulur, koltuk çevresi giriş ortalık süpürülür, ütü varsa yapılır. İki günde bir tozlar alınır. Büyük temizlik çok detaylı tabi. Camlar, tüm kıyı köşe, her şeyin altı çekilerek detaylıca temizlenir.
- Dışarda yürürken tanıyanlar oluyor mu? Verilen ilk tepkiler nasıl?
- Elbette fazlasıyla. Bir videosu totalde 20 milyon izlenen biri olarak özellikle AVM, çarşı, konser gibi kalabalık yerlerde fotoğraf çekilmekten yürüyemiyorum desem abartmış olmam. Bu oldukça hoşuma gidiyor tabi, asla rahatsız olmuyorum. Sevgi paylaştıkça güzel. Yakınlıkları, samimiyetleri, Güleryüzleri bana öyle geçiyor ki sarıldığım takipçilerim oluyor. "aa foşur foşur" verdikleri ilk tepki oluyor.
- Böyle temiz olan insanlar görünce hemen şu soru soruluyor, "Psikoloğa gittin mi, psikolojik bir sorunun mu var?" neden bu denli tizi olanların rahatsız olduğu düşünülüyor sizce?
- Titiz, düzenli, kendine bakan insanlar genelde 'takıntılı' olarak nitelendiriliyorlar. Ben dahil (Gülüyor). Bunu diyenler genelde dağınık ve pis yaşayan insanlar. Asla bizleri anlayamayacaklar. Bana saygılı olana benim de saygım sonsuz tabi. Kimseyi pis temiz diye ayırmam.
- Biz 'temizlik imandan gelir' sözüyle büyütülen bir milletiz. Ama kendi hayatımıza bu belirtilen temizliği yerleştirebiliyor muyuz, dersiniz?
- Bence hakkı verilmiyor. Bana en çok yapılan yorumlardan biridir. 'Böyle devam, temizlik imandan gelir Cem Bey...'
ŞÜKRETTİKÇE HAYATIM GÜZELLEŞİYOR
- Seni izlerken inançlı olduğunu da görüyorum. Oturarak su içmen, ettiğin dualar, duanın gücünü hayatının her anına yerleştirmen çok huzur veriyor... Din senin için ne ifade ediyor?
- İnançlıyım çok şükür. Herkes birbirine saygılı olmalı öncelikle. Şükrettikçe hayatımı hep güzelleştirdim. Yerleştirmek denmez aslında, ben olduğum gibiyim ve her anımı olduğum gibi aktardığım için "neyse o" geçiyor sizlere de. Evden çıkarken duamı ediyorsam bunu çekinmeden paylaşmalıyım. Çünkü ben o izledikleri kişiyim. Olmadığım biri gibi davranamam. Ya da bir şeyleri saklayamam. Ya da oturarak su içmek; dinimiz bize ne buyuruyorsa sağlığımız için. Oturarak su içmek sağlığımız için oldukça önemli.
SINIFI SİRKE İLE TEMİZLEDİM
- Sizi çeşme temizlerken gördüğümde şaşırmıştım, sonra defalarca izledim. En son okul temizliğine gittiniz, bir sosyal sorumluluk olarak... Nerden aklınıza geldi, başka nereleri temizlediniz bu duyguyla?
- Tamamen sosyal proje ve farkındalık. Parkta oturduğu banka çekirdek atan, çöplerini bırakan, sokakta yürürken izmarit atan, yosunlaşmış şadırvandan rahatsız olmayan, kısacası olduğu her yeri kirleten insanlara karşı çıkarak "herkes kapısının önünü temizlese, dünya daha yaşanacak bir yer olur" sloganı ile yola çıkarak ülkeyi temizlemeye başladım. Örneğin, okullarda sağlık açısından çamaşır suyu kullanılmamalı. Bunu vurgulamak üzere, bir sınıfı sirke ile temizledim. Ayasofya Camii'nin halılarına ve toplu taşımalara el atmak için sabırsızlanıyorum!