Canlarım merhaba... Bildiğiniz üzere tüm dünyayı etkisine alan koronavirüs salgını ülkemizde de ağır sonuçlara neden oldu. Fiziksel sağlığımızı tehdit eden koronavirüs ruhsal sağlığımızı da hedef aldı. Hepimizin evlere kapanmak zorunda olduğu, izole, insanlardan uzak, hareketsiz ve kaygı verici günler; yaşam alışkanlıklarımızı ve yaşama bakış açımızı da etkiledi. Dünya bir değişim ve dönüşüm sürecindeyken hiç şüphesiz koronavirüs salgınında en ağır faturayı kronik hastalığı olan kişiler ve bu listenin ilk siralarında yer alan şeker hastaları ödedi. Sizlerden sıkça aldığım maillerde gelen sorularda Covid-19 ile şeker ilişkisi ve sonrasındaki sürece dair. Bu hafta sizlere Covid-19 şeker hastalığı ilişkisi ve Covid-19 sonrası ile ilgili bilgiler aktaracağım. Koronanın başladığı ilk günlerde en önemli kronik hastlalıklardan biri olan diyabetli hastaların, Covid'i en ağır geçiren hasta grubunda olduğu gerçeği ile karşılaştık. Yoğun bakım sürecine en çok ihtiyaç duyulan, entübe edilen ve hatta üzülerek söylüyorum ki yaşam kayıpları ile son bulan sonuçlar yüksek oranda diyabetli hasta gruplarında karşımıza çıktı. Diyabet hastalığı doğası gereği tedavi edilmezse ya da uygun hastalarda ameliyatla çözüm bulunmaz ise zaten kişinin yaşamını son derece olumsuz etkileyen bir hastalık. Covid-19 bütün organ ve sistemleri tutan sistemik inflamatuar bir hastalık ve bulunduğu bütün dokuları hasarlandırabiliyor, bu dokular arasında pankreas da var. Bu tutulum sırasında pankreastan insülin salınımı ciddi anlamda bozuluyor ve tam tersi etki gösteren glukagon ismi verilen bir hormanda artışa sebep oluyor. Bu dengenin bozulması da Covid-19 öncesinde şeker hastalığı öyküsü olmayan sağlıklı bireylerde bile şeker hastalığının ortaya çıkmasına sebep oluyor. Diyabe hastaları genel anlamda immün sistem fonksiyonlarındaki bozukluk yüzünden enfeksiyonlara her zaman duyarlı ve yatkın kişilerdir. Covid-19 salgını sırasında sağlıklı bireylerde ve özellikle gençlerde diyabet hastalığında artış oldu. Aşırı kilolu, insülin direnci olan ancak diyabet teşhisi konmamış kişilerde Tip2 diyabet bulguları artarken, genç hasta grubunda ise Tip1 şeker hastalığında artış olduğu gözlendi.
GELECEĞE YATIRIM YAPMAK ELİNİZDE
Tüm bu sonuçlar eşliğinde dünyada ve ülkemizde zaten yüksek seyreden şeker hastalığında yüzde 40 oranında artış olduğunu söyleyebiliyoruz. Tüm bu veriler bize gösteriyor ki yaşamlarımızda bundan sonra şeker hastalığına karşı daha tedbirli ve duyarlı olmak zorundayız. Önleyici tedbirler almak, doğru beslenmek, egzersiz yapmak, stresten uzak kalmak, tanısı konmuş hastalığımız varsa tedavi olmak ve metabolik cerrahiye uygun hastaların cerrahi yöntemle hastalıktan kurtulması pek çok kişiye sağlık ve uzun yaşamın kapılarını açacaktır. Her ne kadar bunu temenni etmiyor olsam da, geçmişte ve günümüzde olduğu gibi, dünya gelecekte de başka salgın hastalıklara gebe. Mevcut bir şeker hastalığınız varsa bu hastalıktan kurtulmak geleceğinize yapacağınız en büyük yatırım olacaktır.
NE YAZIK Kİ ARTIK ÇOCUKLAR DA CİDDİ RİSK ALTINDA
Dünyadaki Covid-19 hastalarında en sık görülen ikinci hastalık diyabettir. Diyabeti olan bireylerde kovid daha ciddi ve ölümcül seyrediyor. Yapılan araştırmalara göre ülkemizdeki diyabetlilerin ölüm riski, diyabetli olamayanlara göre yüzde 70 daha fazla. Pandemiden sonra diyabet-covid ilişkisi konusunda çok önemli veriler elde edildi. Virüsün iç organlara, özellikle pankreasa zarar vermesi nedeniyle daha önce şeker hastası olmayan kişilerde bu hastalığa rastlayabiliyoruz. Gizli diyabeti olup bunun farkında olmayan pek çok kişinin de covid nedeniyle yapılan tetkikler sonucunda diyabet hastası olduğu ortaya çıktı. Çocuklarda obezitenin artması nedeni ile tip2 diyabet sıklığında artış görülüyor. Çocuklarda da diyabete yakalanma konusunda risk altında.
ŞEKER HASTALARI İÇİN BAZI ÖNERİLER
İşlenmiş gıdalardan uzak durun: Son 20 yılda gıda endüstrisindeki değişimler nedeni ile Dünya nüfusuna yetecek kadar tarım havzası kalmadı. Bu nedenle sıklıkla işlenmiş gıdalar tüketiyoruz. Çünkü rafine gıdalar ince bağırsak hormonlarını değiştiriyor ve kilo aldırıyor. Yapay tatlandırıcılar, gıdanın raf ömrünü uzatan maddeler insan sağlığına zarar veriyor. Bu tarz gıdalardan olabildiğince uzak durun. Ağırlık olarak sebze ve protein ağırlıklı beslenin. Paketli ürünler yerine meyve tüketin...
Kan sulandırıcı kullanın: Diyabet hastalarının kan şekeri regülasyonuna dikkat etmeli çok önemli. Eğer damar hasarınız varsa doktorunuza da danışarak kan sulandırıcı ilaçlar kullanmalısınız...
Egzersiz çok önemli: Hijyen kurallarının, düzenli uyumanın, sağlıklı beslenmenin yanı sıra spor yapmak ve hareket etmek de bir o kadar önemli. Her gün en az 40 dakika spor yapmak sağlığınızı korumak İçin çok önemli.