Müthiş bir ses... Müthiş bir gazelhan ve de tüm içtenliğiyle kâinatın tüm seslerine açık bir müzik adamı. Marmara İlahiyat Fakültesi Camii İmamı Halil Necipoğlu'ndan bahsediyoruz. Kendisi yıllardır TRT'nin Kuran-ı Kerim okuma yarışmasının da jürisi. Yıllar önce Camideki Adam albümüyle müzik camiasına adım atmıştı ve bir daha asla unutulmadı. Necipoğlu şimdi de merhum Cem Karaca'nın Allah Yar isimli eserine bir cover yaptı... Hal böyle olunca kapısını çaldık ve projenin arka planını konuştuk...
- Cem Karaca'ya olan ilginiz nereden geliyor?
- Ben Cem Karaca'nın ismini bilir, şarkılarına rastladığım zaman dinler, özgün sahne performansına, fevkalade rahat tavırlarına sahnede ya da beyanatında rastladığım vakit çok beğenirdim. Bohem tavrı ilgimi çekerdi. Lakin Allah rahmet eylesin, Cem Karaca kimdir, nasıl bir zihniyete sahiptir, yani yaşamda nerede konumlandırmıştır kendini pek bilmezdim. Tırnak içinde siyasi bir yerde konumlandırdığını zannediyor idik hep beraber. Sonra öğrendiğim zaman baktım ki vatansever, milletini seven bir adam. Hakikaten vatanı milleti için söz söylemiş, sanat yapmış bir adam ve bunu samimiyetle arzu ederek yapmış. Ben onu tanımak istedim sonra. Yani şarkılarından Cem Karaca'ya bir köprü kurmak istedim. Şarkılarındaki sözel yapıdan, Anadolu rock dedikleri müzikal yapıdan kendisine, kalbine doğru gitmek istedim. Bu bana ne yazık ki vefatından sonra kısmet oldu. Bu yürüyüşüm vefatından sonra gerçekleşmeye başladı.
- Derinliklere indikçe ne gördünüz?
- Öncelikle hayatta olsaydı mutlaka tanışır, dost olmak isterdim. Düşünebiliyor musunuz çağdaşız, aynı şehirde nefes alıp veriyoruz, tabiri caizse aynı yolun yolcusuyuz. Çünkü Allah'a giden yolu Cem Karaca'da, bizim cover yaptığımız Allah Yar isimli eserinde bulmuş. Bunu bizim değerli Hayati İnanç hocamızın hatıratından alıyorum. Vaktiyle Hayati İnanç hoca bir programına davet etmiş onu televizyonda. "Siz nasıl bunu yaptınız Allah yar dediniz, Allah dost dediğiniz hakiki dost Allah'tır dediniz, niçin? Yaşamınıza tanıklık edenler böyle bir eser ürettiniz. Çünkü orada diyorsunuz ki 6666 inen var, yani Kuran-ı Kerim'e, oradaki ayetlere bir atıf var..." diye sormuş hoca. Cem Karaca "Yahu" demiş, "Derdin var annenin omzuna başını koyarsın fakat anne göçer gider, derdin baki kalır. Derdin var babanın omzuna başını koyarsın, baba göçer gider, derdin baki kalır. Ben anladım ki, sanatçı hassasiyetimle döndüm kalbime sordum, baktım anladım ki bir tek dost var derdini anlatacak, bir tek hakiki yar olan Allah var" diye bir beyanatta bulunmuş. Hayati İnanç bana böyle anlatmıştı. Beni tekbirle kabre indirin, götürün demişti biliyorsunuz. Kabre indirilirken cemaatin içinde ben de vardım. "Beni tekbirle kabre indirin" beyanatı ve Allah Yar isimli eseri birleşince iyice tanımak istedim.
- Neler fark ettiniz tanıdıkça?
- Samimi bir kalp, samimi bir iman gördüm. Samimi bir vatansever gördüm, samimi bir müzik ve müzik insanı gördüm. Kaldı ki biz bu çalışmayı yaptığımız ve sunduğumuz tarihten itibaren gelen geri dönüşler çerçevesinde Cem Karaca'nın hala insanları manevi duygular çerçevesinde etkilediğini gördüm.
DİNİN TANIMINDA SAMİMİYET VAR
- Cem Karaca'nın 70'lerdeki muhalif şarkı ve tavırlarında bile bugünün muhaliflerine kıyasla bir samimiyet yok mu sizce? Bir kere anti-emperyalist. Bugün Batı'tan medet uman bir muhalefet var?
- Haklısın onun muhalifliği de özgün
ve özgür. 70'lı yıllarda yazdığı muhalif
eserlerle de özgünlüğünü ortaya koymuş.
Şahsım da dahil olmak üzere,
herkesin hayatında beni ilgilendiren
samimiyettir. Din samimiyettir. Hayat
dindir, din hayattır. Ve dinin tanımında
samimiyet vardır.
- Bir ses ustası olarak Cem Karaca'nın sesini nasıl buluyorsunuz?
- Cem Karaca'nın sesi çok etkileyiciydi.
Çünkü kalbinin derinliklerinden
tutup çıkartıyordu o sesi. Hele Allah yar
derken gerçekten Allah'ın tek dost olduğuna
inandıran, hissettiren o tonlamayı
hissettiriyor size. Bu eserin cover'ını
yapma fikri oğlum Furkan'a ait. Düzenlemenin
bir pop tarzında olmasında
da onun fikri var. Bugünün insanlarıyız,
bugünün gençlerine ulaşmak
istiyoruz. Cem Karaca nasıl vaktiyle
günün sound'larını kullanarak insanlara
ulaştıysa biz de o
yoldan ulaşmaya
çalışıyoruz.