İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'nin denetim organı olan Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddete Karşı Eylem Uzman Grubu (GREVIO) üyeliği için Türkiye'den kadın çalışmaları ve akademik başarılarıyla bilinen Prof. Dr. Aşkın Asan aday gösterildi. Asan ile GREVIO adaylığını konuşmak için bir araya geldik...
- GREVIO için aday gösterildiniz. Kendinizi şanslı görüyor musunuz?
- Evet. Adanmışlık çok önemli! Kendimi kadın hakları ve kadınların güçlendirilmesi ile ilgili çalışmalara tam adamış biriyim. Adanmışlığım çocukluk dönemimden beri! Karadeniz dağlarında yaz aylarında çay taşıyan 16 yaşında bir kız çocuğu iken, kadınları sırtlarında taşıdıkları ağır sepetlerden kurtaracak çare arayışı ile imza kampanyası başlatmıştım. Köy yollarının onarılıp, ucuz taşıma sisteminin sağlanması amacıyla başta babaannem olmak üzere ağır sepetleri sırtlarında taşıyan kadınların fotoğraflarını ve imzalarını alıp dönemin başbakanı Turgut Özal'a postalamıştım. ABD'de eğitim teknolojileri alanında yüksek lisans çalışmam sırasında kızların bilgisayar kullanımına yönelik algılarını inceledim. Kadınlara yönelik ayrımcılık ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği kavramları ile ilk o zaman tanışmıştım.
- Ankara milletvekili olarak görev yaptınız. Kadınlara yönelik neler yaptınız?
- 2007 yılında Ankara milletvekili olarak seçildim ve dört yıl görev yaptım. Seçim bölgemde İl Özel İdaresi desteği ile kadınlara yönelik Altın Bilezik projesini yürüttüm. Eğitimi yarıda kalan kadınlara kurslar açarak ortaokul ve lise eğitimlerini tamamlamalarını sağladım. Kadınları ücretsiz kurs merkezine çocukları ile taşıdık ve onlar kurstayken çocuklarına ücretsiz baktık. Üniversiteye devam edip felsefe, sosyal hizmetler gibi bölümleri bitirip çalışmaya başlayan kadınlar var. Milletvekilliğim döneminde Akdeniz Parlamenter Asamblesi Türk Grubu Başkanı olarak görev yaptım.
ÇOCUK İZLEM MERKEZİ KURDU
Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Komitesi'nde raportör olarak üç rapor yazdım. Akdeniz ülkelerinde toplumsal cinsiyet eşitsizliği, karar alma mekanizmalarında kadın, kadın ve erkekler için fırsat eşitliğini sağlayıcı mekanizmaları oluşturma konularında hazırladığım raporlarım genel kurullarımızda oy birliği ile kabul edildi. Yerel seçimler sırasında Ar-Ge başkanlığında kadınların yerel yönetimlerde sayılarını artırma amaçlı program geliştirdik. Çocuğa ve kadına yönelik cinsel istismarla mücadele konusunda yoğun çalışmalar yürüttüm. Çocuk İzlem Merkezi yapılanmasında öncü rol oynadım.
- Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Bakan Yardımcısı olarak görev yaptınız. Kadın alanında ne gibi çalışmalar yaptınız?
- Sayın Fatma Şahin ile çalıştım. İstanbul Sözleşmesi imzalandıktan dört ay sonra bakan yardımcısı olarak atanmıştım. Sivil toplum örgütleri, kadın alanında çalışan dernekler ile işbirliği içinde iç hukukumuzu sözleşmenin maddelerine uyumlu hale getirdik. Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine dair kanunu hazırladık. Kanun 8 Mart 2012 tarihinde kabul edildi ve yürürlüğe girdi. Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerini kurduk. Çalışma ofisimi merkezin içine taşımıştım. Tüm dünya örneklerini inceleyip özgün bir model kurdum.
KIZLARIMIZI GÜÇLENDIREN ÖZGÜN SISTEM
- Avrasya Üniversitesi rektörülüğü de yaptınız.
- İlk iş Kadın Araştırma ve Uygulama Merkezini kurdum. Kadına yönelik şiddetle mücadele alanında yerel kampanyalar yürüttüm. Sadece ilkokul diplomasına sahip kadınlar için "Üniversite Transfer" programını geliştirdim ve uyguladım. Evet çok tanıdık geldi değil mi? Kadınların eğitimi öncelikle eğildiğim alandır. Güçlü aile güçlü kadın ile sağlanır ve tek çare eğitimdir.
- Rektörlükten sonra bir kız imam hatip lisesinde müdür olarak görev yapıyorsunuz. Amaç yine kadınları güçlendirmek mi?
- Evet çok şanslıyım doğrusu! Tenzile Erdoğan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde müdür olarak görev yapıyorum. Aynı zamanda İstanbul Ticaret Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi öğretim üyesiyim ve üniversitemizin Kadın ve Aile Uygulama ve Araştırma Merkezi müdürüyüm. Lisedeki çalışmalarım süresi boyunca kızları güçlendirecek özgün bir öğretim yöntemi geliştirdim. Bu yöntemi VİZE olarak isimlendirdik.
- Sivil toplum çalışmalarınız var mı?
- Tabii ki! Türkiye Demokrasi Platformu başkan yardımcısıyım. Başkanımız Sayın Kezban Hatemi. 15 Temmuz FETÖ tarafından ülkemizin bütünlüğüne yönelik gerçekleştirilen kanlı darbe girişimi sonrasında yurt dışında çalışmalar yaptık. Türkiye'ye yönelik tehditler hakkında bilgilendirme yaptık. Demokratik Progress Enstitüsü kapsamında da çalışmalar yürütüyorum. Özellikle kadınların çatışma çözümü süreçlerinde oynadıkları roller ile ilgili İrlanda uygulamasını çok değerli buldum. Kadınların karar alma mekanizmalarında yer almaları önemli!
EV İÇİ ŞİDDETLE MÜDACELE EDECEĞİM
- Seçilmeniz durumunda hangi çalışmalara ağırlık vermeyi düşünüyorsunuz?
- İstanbul Sözleşmesi'nin daha iyi tanıtılması için çaba harcamak gerekiyor. Sadece ülkemizde değil başka ülkelerde de yeterince iyi tanıtılmadığı için bazı kesimler tarafından kuşkuyla karşılanmakta. "Ev içi şiddet" ifadesi oldukça geniş kapsam ifade ediyor ve ev içinde yaşayan kadın, erkek ve çocuk tüm bireyleri kapsıyor. Şiddetin olduğu hiçbir yapı sağlıklı olamaz. Şiddet ile mücadele aile kurumunu daha da güçlendirecektir. Güçlü aile güçlü toplumun çekirdeğini oluşturur. Türkiye bu alanda birçok köklü ve reform olarak adlandırılabilecek çalışmaları yapan başarılı bir ülke