Uluslararası Medya Enformasyon Derneği (UMED) ve Polis Akademisi Başkanlığı iş birliğiyle "Terör, Medya ve Sanat" konulu program düzenlendi.
Adile Sadullah Mermerci Polis Meslek Yüksek Okulu'nda gerçekleştirilen programda, dernek tarafından resim, şiir ve kaligrafi alanında eserler ortaya koyan 1. Sınıf Emniyet Müdürü Ahmet Sula'ya "yılın sanatçısı" ödülü takdim edildi.
Programda konuşan Sula, hem mesleki hem sanatçı kimliğiyle hangi ideolojide olursa olsun terörizme karşı savaş verdiğini söyledi.
Sula, sergi, konferans, söyleşi ve eğitim faaliyetlerinde, 100 ayrı noktada 70 bin gençle buluştuğunu,8'i yurt dışında olmak üzere 34 farklı noktada kişisel resim sergisi açtığını kaydetti.
15 Temmuz darbe girişiminde, yerli ve milli medyanın önem ve gücünün milletçe bir kez daha görüldüğünü anlatan Sula, bu süreçte emniyet müdürü ve sanatçı olarak ortaya koyduğu çabanın geniş kitlelere ulaşmasında önemli faktör olan medyadan destek gördüğünü belirtti.
Sula, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Ülkelerin ve toplumların gücü kültür, sanatla ölçülür" sözüne işaret ederek, "Ben de naçizane kendilerinin bu sözlerinden aldığım güç ile Türkiye'nin haklı mücadelesini bütün dünyaya duyurmayı hedefliyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın sanat ve sanatçıya verdiği değer, her noktada bizim önümüzü açmakta ve çabamıza eşsiz bir anlam katmaktadır." şeklinde konuştu.
Terörün sadece silahlı ve vahşi bir tablodan ibaret olmadığını, her alanda bir terör olabileceğine dikkati çeken Sula, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün subliminal filmlerde verilen mesajlar… Medya öyle büyük bir güç ki... terör ve istihbarat kökenli biri olarak, bunun propagandasını yapmak, eylemini yapmaktan binlerce kat daha güçlü. O yüzden, bu mesajlarla her şeyin üzerinden bir şeyi terörize edip, toplumda korku kültürü oluşturduğun zaman zaten bu eylem amacından fazlasına ulaşmış demektir. Bu sebeple medya çok önemli."
"15 TEMMUZ MEDYANIN ÖZGÜRLÜĞÜYLE"
UMED Genel Başkan Yardımcısı gazeteci-yazar Kemal Gümüş, medyanın doğru mecralarda ve doğru kişilerin elinde olmasının hayati önem taşıdığını belirterek, "Yıllarca Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) bizi medyayla manipüle etti, uyuttu, dejenere etti. 37 ülke gezdim ve bu ülkelerin tamamı kriz ortamları. Uluslararası medya gücünü kontrol ederek yön verebildikleri zaman sizin burada yapacağınız destansı çalışmalar bile bir önem arz etmiyor olabilir. Çünkü dünya kanunu bu şekilde, çok rahat bir şekilde kandırabiliyorlar. O yüzden medya çok önemli." diye konuştu.
Gazeteci Kenan Kıran ise sanatın önemli olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Özgür medya olsaydı 27 Mayıs askeri darbesi olmazdı. Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu, Hasan Polatkan idam edilmezdi. Çünkü medya karşı çıkardı. 1971 Muhtırası olmazdı. 12 Eylül darbesi gerçekleşmezdi, siyasi partiler kapatılmazdı. Özgür medya olduğu için bence 15 Temmuz darbe girişimi darbeciler tarafından başarılı olamadı. Medya önemli, medyanın bağımsızlığı şu an Türkiye'de sonuna kadar en özgür şekilde ifade edildiğini düşünüyorum. 15 Temmuz nasıl başarılı oldu? Medyanın özgürlüğüyle. Hürriyet'i, Sabah'ı, Milliyet'i ve ulusal merkez televizyonları darbeye destek olsaydı belki biz şu an cezaevindeydik."
Panele, Polis Başmüfettişi ve Adile Sadullah Mermerci Polis Meslek Yüksek Okulu (PMYO) Müdürü Haydar Karsavuranoğlu,
Avukat Şükran İnce ve polis akademisi öğrencileri katıldı.