'Türkiye'de en iyi futbolcu kim?' diye sorulduğunda hep akla Metin Oktay, Lefter, Can Bartu isimleri gelir. İstatistiklerde ise Hakan Şükür'ün tartışılmaz bir üstünlüğü vardır. Şükür; 51 golle, milli formayla en çok gol atan futbolcudur. 249 golle Süper Lig'de en çok gol atan Şükür, 38 golle Avrupa kupalarında en çok gol atan Türk futbolcu unvanına sahiptir. Milli Takım ve Galatasaray'ın büyük başarıları da, Şükür'ün formunun zirvesinde olduğu döneme denk geliyor.
Peki, bu kadar büyük bir futbolcu neden çok sevilmez? Elbette Şükür'ü sevenler de vardır ama Hakan Şükür dendiğinde, kafalarda Metin Oktay, Lefter, Can Bartu gibi yüzde 100 pozitif bir algı oluşmuyor.
Ya da şöyle bir örnek verelim: Rıdvan Dilmen'i bütün Fenerbahçeliler sever ama Şükür'ü bütün Galatasaraylılar sevmez!
Şükür'le ilgili yorumlar hep "İyi futbolcuydu ama..." diye başlar. 'Ama'dan sonra 'Torino'lu Şabanlığı', milletvekiliyken TV yorumcusu olması, hep mağdur edebiyatı yapması gibi birçok örnek gösterilir. Şükür'ün teknik direktörler ve yöneticilerle de arası hep sorunlu oldu!
'Babam' dediği Fatih Terim'le prim yüzünden arası bozuldu! Kendisini milli takım kadrosuna almadığı için Ersun Yanal'ı, medyada oluşturduğu kulisle koltuğundan etti.
BÜYÜKLER BİLİR!
Saha dışındaki Şükür, insan ilişkilerinde hep sorun yaşadı. Bir otoparkta tartıştığı kadını darp ettiği iddiasıyla yargılandı, para cezası aldı. Vekilliği, TV yorumculuğu sorun oldu. Meclis'e hiç uğramadı, arada bir el kaldırdı, bir şey sorulduğunda da sadece "Büyüklerim daha iyi bilir" dedi. AK Parti'li vekiller, Şükür yüzünden birbirine düştü.
Ve Şükür sonunda Ak Parti'den istifa ederken de piyon görevini üstlendi. Can Dündar'ın, istifayla ilgili yazdığı "Hakan, fena dalıcaz. Sen çık ordan", "Tamam Hocam." tweet'inin retweet rekoru kırması boşuna değil.
Hakikaten de Şükür'ün gemiyi terk etme zamanlaması müthiş!
Şükür'ün istifa açıklaması da dalga konusu oldu. Çünkü çok profesyonelce kaleme alınmış bir metindi.
Şükür için bir film yapılırsa adı 'Problem Child' olmalı. Saha dışındaki Şükür, hayatı boyunca hep sorun üretti, hep mızmızlandı, baş ağrıttı. Şükür'ün son üstlendiği piyon görevi de, karizmasını tamamen bitirdi.