Canım Ailem'de Halim ile Feride'nin aşkına karşı durmakla beraber, ikilinin halleri bana pek sempatik geliyor. Malum, bizim programa telefon bağlantısıyla katılan Fatih Terim hocamız da "Önce ablasına, sonra kardeşine... Olmaz. Bizim Adana'da bu ilişki kabul görmez, onaylanmaz" diyerek, benimle aynı fikri paylaşmıştı. Ama ortaya öyle saf, öyle dokunaklı, öyle nahif bir aşk hikayesi çıktı ki, ne racon, ne anane tanıyacağa benziyor... Bu arada Ezgi Mola (Feride) ile İlker Aksum'un (Halim) son zamanlardaki muhteşem oyunculuk düetleri, Samim (Uğur Yücel) ile Meliha'nın (Şebnem Bozoklu) dillere destan diyaloglarına yetişti. Son bölümlerde diziyi bu ikilinin sırtladığını söylesem, abartmış olmam. Zaten Feride ile Halim'e yazılan sahnelerin artışı da bunu ispatlıyor. İçimden geçen ise Ezgi Mola ile İlker Aksum'un birlikte bir romantik komedi filminde başrol oynaması. O da olur inşallah... Diğer yandan "yaşayan evliya" Tacettin'in tavırları, son derece güzel bir örnek oluşturuyor. Samim'in oturduğu eve normalin üç katı para teklif edilmesine rağmen, ısrarla direndi ve aileyi evsiz bırakmamak için uğraştı. Ama rakam "akıl uçuran" basamaklara tırmanınca bu kez Samim, arkadaşını zor durumda bırakmamak için evden çıkmaya karar verdi. Dizide bile olsa, "parayla ölçülemeyen" dostlukları görmek ne hoş. Bu arada akıl vermek gibi olmasın ama Tacettin madem evini üç katı fiyata satma olanağı buldu, niye 500 binin 50 binini Samim'e verip, onun en az 3-4 yıllık kirasını karşılamıyor? Bu formülle herkes mutlu olmaz mı?