İnsanlar Alemi adlı komedi programının geçen hafta yayınlanan bölümünde Ali Sunal ile salonda bulunan bir seyirci arasında yaşanan diyalog, değme stand-up gösterilerine taş çıkartacak cinstendi.
İlk parodinin konusu 'sünnet' idi. Sunal, her zaman yaptığı gibi salonu ısıtmak için seyircilerle sohbet etmeye başladı.
ALİ SUNAL: Var mı aranızda sünnet anısını anlatacak biri?
SEYİRCİ: Ben varım.
- Peki var mıydı özel bir durum? Yoksa sıradan mıydı?
- Sıradan değildi, biraz uzun sürdü... (Gülüşmeler)
- Maşallah efendim... (Kahkaha tufanı) Niye uzun sürdü?
- Yani bizim âdetler yüzünden biraz uzun sürdü.
Başka bir şey uzun sürmedi.
- Nedir sizin âdetler?
- Düğün alayı, gelin arabası... Pardon, gelin arabası yok tabii...
- (Ali Sunal gülmekten güçlükle konuşabiliyor.) Nasıl kestiler ya? Sünnetten sonra gelin arabasına mı bindiniz?
- O kadar değil... (Kahkahalar) Zaten nasıl kestiklerini görmedim, kapattılar orayı.
- Peki ertesi gün denize girdiniz mi?
- Çok kötü bir şey oldu. Sünnetten sonra sivrisinek ısırdı.
NAZAR BONCUĞU OLDU!
- (Ali Sunal artık masanın üzerine yatarak gülüyor.) Kolunuzu mu ısırdı?
- Yok, Bahtsız Bedevi dedi salondan biri, o doğru...
- Sünnet bölgesini mi?
- Bölgesinin ta kendisini... (Salon koptu gidiyor.)
- Peki sinek oraya nasıl ulaştı?
- Şimdi kapatmalı bir alan olmadığı için... 'Açıkta dursun' dediler...
- Hani, onu diyorlar da, yaranın üstünü kapatmayın da diyorlar.
- Yaranın üstü açıktı.
- Ha oradaaan!... Ha, ha, haaaa...
- Evet, nazar boncuğu oldu, ondan sonra geçti.
Böyle de bir anımız var.
- Güzel... Peki kaç yaşındaydınız?
- Otuz beş... (Salon yıkılıyor.)
- Hayır, hayır... Yanlış anlaştık... Yani sünnet olduğunuzda kaç yaşındaydınız?..
- Haa, 10 falandı...