Yargıtay'ın Ergenekon davası ve Danıştay saldırısıyla ilgili vermiş olduğu bozma kararından bir süre önce sanıkların yurt dışı yasağı kaldırıldı. Bu yasağın kalkması en çok Ergenekon davasının sanığı ve tanığı olan gizli tanık Osman Yıldırım'a yaradı. Hakkında yakalama ya da yurt dışı yasağı kararı bulunmayan Yıldırım elini kolunu sallayarak Bulgaristan'a gitti. Burada kendisine yeni bir hayat kurmak için harekete geçen Yıldırım bar açmak için Türkiye'deki tanıdıklarıyla iletişime geçip para istedi.
ESTETİK OLMADI
Ekim ayında Bulgaristan'a kaçtığı tespit edilen Osman Yıldırım'ın oradaki yaşamı ile ilgili detaylara ise VATAN ulaştı. Gizli tanık yasası kapsamında yeni bir TC Kimlik numarası ile hayatını uzun süre Türkiye'de devam ettiren Yıldırım'ın iddia edildiği gibi estetikle yüzü değiştirilmedi. Bir süre İzmir'de yaşayan Yıldırım, asgari ücretin üzerinde maaşa bağlandı. Balyoz davasında sanıkların kumpasa uğradıkları gerekçesiyle beraat etmesiyle de Ergenekon davasında da aynı kararın çıkacağını düşünen Yıldırım ülkeyi terk etmeye karar verdi. Ekim ayında da hakkında yakalama ve yurt dışı yasağı bulunmadığı için elini kolunu sallayarak Bulgaristan'a geçti. Burada bir bar ya da kafe açmayı planlayan Yıldırım elindeki 30 bin dolar kadar para yetersiz olunca Türkiye'deki tanıdıklarıyla iletişim kurarak para istedi.
Ergenekon davasının tanığı Yıldırım patlayıcı madde bulundurmaktan müebbet yemiş, ancak cezası 9 yıl hapse çevrilmiş ve tahliye edilmişti. VATAN kayıplara karışan Yıldırım'ı 24 Kasım 2014 tarihli manşetine taşımıştı.
NASIL KURTULDU?
Ergenekon davasının 5 Ağustos 2013'te açıklanan kararında ise Yıldırım 'terör örgütü üyeliği'nden 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Dosyada 'gizli tanık' olduğu anlaşılan Yıldırım'ın cezasında 'işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi' nedeniyle 4'te 3 oranında indirim yapılarak, cezası 3 yıl 9 aya indirildi. Mahkeme ayrıca Yıldırım'a 'tehlikeli madde bulundurmak'tan, 5 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Toplamda 9 yıl hapis cezası alan Osman Yıldırım, tutuklu kaldığı süre göz önüne alınarak 5 Ağustos 2013'te tahliye edildi. Ancak Ergenekon savcıları Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın'ın davanın temyiz dilekçesinde Osman Yıldırım için ceza verilmemesini istedi. Dilekçede "Sanık Osman Yıldırım'ın suçun işlenmesinden gönüllü olarak vazgeçtiği anlaşıldığından TCK 36/1, TCK 41/1 maddelerine göre ceza verilmesine yer olmadığı gerektiği halde sanığın cezalandırılması usul ve yasaya aykırıdır" denildi. Savcılar, Ergenekon davasının esas hakkındaki mütalaasında da sanık Osman Yıldırım hakkında beraat istemişlerdi.
HEM TANIK HEM SANIK
17 Mayıs 2006'da gerçekleştirilen Danıştay saldırısıyla ilgili davada Osman Yıldırım Ankara 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davada müebbet hapis cezasına çaptırıldı. Tutuklu bulunduğu cezaevinden mahkeme heyetine dilekçeler gönderen Yıldırım, daha önceki ifadelerini reddederek Danıştay saldırısını ve Cumhuriyet gazetesinin bombalanma olaylarını Ergenekon'un talimatları doğrultusunda yaptıklarını söyledi. 2008'de Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz, Osman Yıldırım'ın tanık olarak ifadesini aldı. Yargıtay'ın bozma kararının ardından dava Ergenekon davası ile birleştirildi. Yıldırım ise daha önce tanıklık yaptığı Ergenekon davasında sanık oldu. Ardından, davada ifade veren 'Gizli tanık 9'un da Osman Yıldırım olduğu anlaşıldı. Polis ve savcıların da Yıldırım'a 'Osmanım' diye hitap ettiği belirtiliyordu.
TAM BİR SUÇ MAKİNESİ
- Ablasını öldürdü: 1986 yılında Akhisar'da kız kardeşi Miyase Yıldırım'ı bıçaklayarak öldürüp kaçtı. 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak 4 yıl yatıp çıktı.
- Fuhuşa aracılık: 1993 yılında öz yeğeni 18 yaşındaki Zübeyde Güzelce'yi gezdirmek maksadıyla götürdüğü Erzurum'da erkeklere pazarladığı gerekçesiyle 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
- Adam öldürmeye teşebbüs: Tahliyesinden 1 yıl sonra 1994'te İstanbulOtogarı'nda Şeref Özkan'ı alacak verecek meselesi yüzünden vurdu. Adam öldürmeye teşebbüsten hapse girdi. Yine aftan yararlanarak 2000 yılında hapisten çıktı.
- Sahte kimlik: 1998 yılında Kırklareli'nde sahte kimlik çıkartmaya çalışırken yakalandı.
- Atatürk'e hakaret: 2008 yılında Kamu Görevlisine hakaret ve Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret suçlarından 3 yıl 9 ay ceza aldı.
Kaynak: Vatan