Bir kadınının ilişkisinin nasıl gittiğini tespit etmek istiyorsanız, dört şeye bakacaksınız:
1. Gözünün ferine: Sevilen ve mutlu kadının gözleri parlar.
İdare etmekten canı çıkmış, dengesizin tekine çatmış, özgürlüğü kısıtlanan, ilişkide kapana kısılmış kadınsa ölü balık gibi bakar.
2. İş hayatının vaziyetine: Birçok kadın (hatta erkek de) aşık olduğunda işi gücü hafiften salar.
Çünkü aklı fikri aşkındadır, başı dönüyordur, işler de bekleyiversindir.
O yüzdendir ki annelerimiz, 'Aman kızım işini ihmal etme' tavsiyesini verir. Neden? Çünkü ilişki yan yattı mı, kadını işi gücü toplar. Tam da bu sebeple ayrılığın ardından 'Artık tüm enerjimi kendime ve işime veriyorum' çeker kadınlar.
3. Instagram paylaşımlarına: İlişkinin ilk günlerinde gülücükler saçılır ama samimidir yani.
Sevgiliyle fotoğraflar paylaşılır. Sonra adam kıskançsa fotoğraf sıklığı düşer, az öz paylaşımlar yapılır. Kadının kendini salıp salmadığını da görebiliriz.
Ayrılık geldi mi de işler, arkadaşlar ve atarlı/ özlü sözlere yüklenilir. Aşırı eğlence halinden 'evde yalnızım'lara, 'sadece işimde gücümdeyim'lere, 'olmadı bi de Miami yaparım'lara kadar iş uzar.
4. Tabii ki saçlarına!
SILANIN SAÇLARI NE OLACAK?
İşte biz de bugün saçlardan yürüyeceğiz sevgili okurlar. Saç deyip geçmeee! Kadınlar ve saçları müthiş hassas bir konudur. Kadının ruh haliyle saçları paralel gider. Bir kadının kuaförü; onun kara kutusu, antidepresanı, can dostudur. Kendimizi yenilemeye önce saçlarımızdan başlar, 'Dur, bi' kuaföre gideyim de kendime geleyim' diye salona koşarız.
Bazen o psikolojiyle abuk sabuk isteklerde bulunur, berbat saçlarla kuaförden çıkar, iyice bunalıma gireriz ama n'apalım yani, tarzımız bu.
Hal böyleyken, ayrılığın ilk sinyallerini de saçlarımız verir. Tabii görebilene. O saçlar renkten renge, modelden modele girer. Bir yerde okumuştum; saçlarımızın hafızası varmış, ayrılık sürecinde saçlarımızı kestirerek anılarımızdan, üzüntümüzden kurtulmak istermişiz.
Buyurun size Sıla! Nefis bir yorumcu, çok özel bir sanatçı, kıymetli bir müzisyen ama kadın işte, ne yapsın. Son aylarda saçları şekilden şekle girdi.
Bir türlü olmadı gitti. Daha dört-beş gün önce arkadaşlarım "Yahu bu Sıla'nın saçları ne olacak?" dediklerinde tek bir cevap vermiştim:
"Ayrılık olacak tabii ki, ne zannettin." Ve cumartesi günü Sıla ile bir yıllık sevgilisi Ahmet Kural'ın ayrılık haberi geldi. Halbuki nasıl da yakıştırmıştık... Ama olacaklar saçlardan belliydi yani.
Hiç üşenmedim, Sıla'nın arşivine girdim, saç ve ayrılık teorim için inceledim, yazıyorum.
KAKÜLE KİMSE KARIŞAMAZ!
Mayıs 2017: Sıla'nın, omuzlarına inen sarı ve ışıklı saçları var. Kah press (maşanın düzü) ile dalgalandırtıp dağınık kullanıyor, kah fön çektirip yandan ayırıyor, bazen topuz, bazen at kuyruğu şeklinde kullanıyor. Tek renk, tek boy; her şey yolunda, Sıla sabit.
Haziran 2017: 'Herkesin kakülüne kimse karışamaz' mesajıyla Instagram'dan iyice sararmış ve kakül kesilmiş saçıyla çektirdiği fotoğrafını paylaşıma sunuyor Sıla. Kara kaşlarının üstüne düşen kaküller pek de iyi reyting almıyor. Belli, canı değişiklik çekmiş, kakül demiş.
Temmuz 2017: Her kakül kestiren kadın gibi Sıla da kaküllerinden bin pişman olmuş olacak ki, bu kez bir an önce uzatıp kurtulmak istiyor. Saçlar ıslak toplanıyor, kaküller yan yatırılıyor. Bu arada o cart sarı renk de koyultuluyor. Sanırım Sıla daha iyi hissediyor. Eh Harbiye Açıkhava'yı gecelerce sallayan bir sanatçı kendisi. Müthiş başarılı. İyi hissedecek elbette.
Eylül 2017: Sıla saçlarına makası vuruyor.
Püskül kıvamına dönmüş saçları kulak hizasına geliyor. Eh kadında önce devreler, sonra saçlar yanar. O renk, bu renk derken kurur o saçlar.
Hem yaz sonu ilişkilerin yüzde 90'ı sallanır, yeni sezona geçerken acılı günlerden de geçer değil mi?
Nerede güneş, nerede Ege?
ARAYIŞLARIN SONU
Ekim 2017: 29 Ekim'de paylaştığı sosyal medya fotoğrafında bu kez saçları daha da kısalmış Sıla'nın. Bir an siyasete atılacağını zannediyoruz, o derece yani. Rengi biraz daha koyuluyor. Zaten aylardır rengine karar veremiyor çünkü ilişkisine karar veremiyor.
Kasım 2017: Kulak seviyesinde düz fönlenmiş saçlara bakırlar atılmış. Hadi gülümse.
Aralık 2017: Gözlerimize inanamıyoruz. Neden?
Sıla, Roxette'in solisti Marie Fredriksson gibi.
Saçlarını erkek gibi kestiriyor, bakır-sarı bir tona boyatıyor ve yanını kazıtıyor. Artık işler tümden çığırından çıkmış yani. Bundan sonrası kel kafa. Sıla arayışlarının sonuna gelmiş.
Ve Ocak 2017: Sıla ile Ahmet Kural'ın ayrıldığını öğreniyoruz.
Böyle yani...
Anlamak isteyene kadınların saçları çok şey anlatıyor sevgili okurlar.
Ha saç bu, uzar. Benimkisi sadece kadınsal bir tespit. Sıla zaten her haliyle kocaman Sıla. Bayılıyoruz ona. Şimdi ne acayip şarkılar yazar ama...