Hep 'ana yüreği, ana yüreği' deyip dururuz ya, sanki babaları biraz ihmal ediyormuşuz gibime geliyor. Bunun kanıtı geçen hafta haber bültenlerine yansıdı. Sakarya'da bir baba, çocukları otobüs beklerken üşümesinler diye durağa soba kurmuş. Her sabah erkenden kalkıp sobayı yakıyormuş.
Bizim toplumumuzda babaların, çocuklarına sevgi göstermeleri genellikle 'zaaf ve zayıflık göstergesi' olarak algılanır. Böyle yetişen çocuklar da ileride baba olduklarında çocuklarından sevgi ve şefkati esirgemeyi 'otorite' sanırlar. Ama Orhan Yılmaz adında bir baba 'muhteşem eylemiyle' bu algıyı tamamen kırmayı başardı. Yıllardır hep 'Yılın Annesi' seçip duruyoruz ya, bu yıl yanına bir de 'Yılın Babası'nı iliştirelim lütfen. Adayımız belli zaten...