'Çarkıfelek'i bu kez sonuna kadar izleyemedim. Hele Yalçın Ağabey'in (Menteş) otomobil ödülünü kazandığı andan sonrasını hiç... O gözyaşlarına boğulunca ben kanal değiştirdim. Biliyordum ki, o kocaman bir yürekti. Konuşacak, ağlayacak, ağlatacaktı; ben dayanamazdım.
Mehmet Ali Erbil, 1996 yapımı 'Tatlı Kaçıklar' dizisinden üç rol arkadaşını; Yalçın Menteş, Buket Dereoğlu ve Pelin Körmükçü'yü pazar akşamı 'Çarkıfelek' stüdyosunda ağırladı. 'Tatlı Kaçıklar' bana göre Türkiye'de yapılmış en iyi üç sit-com'dan biridir. O yıllarda 'Saffet' ile 'Rafet'in maceralarını kaçırmadan izlerdim. Çünkü ben de onlar gibi spor muhabiriydim.
Orada anlatılan bazı olayları, bizzat yaşamıştım.
Aradan 20 yıl geçtikten sonra ayın ekibi bir arada görmek beni alıp o yıllara götürdü.
Arkadaşlığın sadece takip etmek olmadığı, muhabbetin soğuk klavye tuşları üzerinden yürümediği yıllara...
O günlerde arkadaşlığın diğer adı vefa idi. Feleğin çarkları ne kadar hızlı dönerse dönsün, ahde vefa olduğu yerde durmalıydı. Çarkçıbaşı Mehmet Ali Erbil'i Türkiye'nin en iyi şovmeni ilan eden de bendim, ipin ucunu kaçırdığında onu bu sütunlarda yerden yere vuran da... Ama emin olduğum bir tek şey vardı, onun pek az kimseye nasip olan vefa duygusu.
Ayrıldığı eşleri, çocukları, sevgilileri, dostları... Kim olursa olsun hiçbirini aç, açıkta, muhtaç bırakmadı Mehmet Ali...
Bu kez de kadim dostu Yalçın Menteş'in zor gününde yanında durdu. Hem de onu, bu kez mutluluktan ayaklarını yerden kesecek kadar memnun etti, duygulandırdı.
Arkadaşlar arasındaki iletişimin Facebook'dan dürtmek seviyesine indirgendiği şu sakil günlerde kalbimizi gerçekten dürtüp bizi kendimize getirdi.
Mehmet Ali Erbil'i sadece daldan dala konan, laylaylom ekran gevezesi olarak görenlere bir çift sözüm var: Gerçek kahramanlar pelerinsiz olur.
Ama bazıları vardır ki, görünmez olmak için üstlerine kamuflaj pelerini alır.
Yalçın Ağabeyim'e gelince...
Şöhretin zirvesini de yaşadı, yalnızlığın dibini de.
Gövdesine iki tanker dolusu rakı sığdırdı. Sonra bu zehri aynı hızla boşaltmasını bildi.
Hayat ona 'Madem bu kadar güçlüsün, o zaman tek ayağının üzerinde dur da göreyim' dedi. Durdu!
Hem de hiç sendelemeden, dimdik... Kader, en güç rolleri verecek kadar sana güveniyor Yalçın Ağabey... Ben de öyle...