İslam Zirvesi en geniş katılımla İstanbul'da toplandı. Türkiye'nin ev sahipliğindeki zirvenin öne çıkan başlıklarında bölgesel ilişkiler var. Suudi Arabistan İran'la kriz halinde. Kral Selman Mısır'la dengeli politikasına devam edip, Türkiye ile ilişkilerine hız verirken; Türkiye zirveye katılan ülkeler arasında kapsayıcı rolüyle dikkat çekiyor. Sabah.com.tr yazarı Taha Dağlı'nın analizleriyle 10 soruda İslam Zirvesi İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATININ ÖNEMİ? Daha önce Ekmeleddin İhsanoğlu'nun Genel Sekreterliğini yaptığı İslam İşbirliği Teşkilatı, 57 Müslüman ülkeden oluşuyor ancak bugüne kadar başta Filistin meselesine çözüm için kurulmuş olmasına rağmen somut adımlar atamamakla dikkat çeken bir oluşum. Burada Türkiye'nin ev sahipliği, bölgedeki sıcak gelişmeler devam ederken zirvenin İstanbul'da toplanıyor olması, ayrı bir önem katıyor. Bu anlamda Türkiye'nin direk devrede olması, diğer Müslüman ülkeler açısından da somut adımlar atılması konusunda daha çok ses getireceği şeklinde yorumlanıyor. Çünkü katılım ilk kez bu kadar yüksek ve Suudi Arabistan Kralı, İran Cumhurbaşkanı zirvede yer alan liderler arasında. TÜRKİYE'NİN ZİRVE İÇİN ÖNEMİ? Türkiye bu zirvede Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz ile İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'ye de ev sahipliği yapıyor. Kriz içindeki iki ülkeyle ilişkileri olan bir konumda Türkiye. Her ne kadar İran'la ilişki düzeyi, Suudi Arabistan'la olandan daha alt seviyede ilerlese de Türkiye'nin bu zirvede genel anlamda kapsayıcı bir rolünün olduğunu söyleyebiliriz. SUUDİ ARABİSTAN-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ Zirve Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin geldiği nokta itibarıyla da büyük öneme sahip. Son 1 yıldır sürekli gelişen bir irtibat var iki ülke arasında. İki ülke arasında Kral Abdullah dönemindeki soğukluk, 2015 Şubat ayında Kral Selman'ın tahta çıkmasıyla giderildi. Kral Selman'ın Türkiye politikası ve diğer bölgesel konularda dış politikada yaptığı reformlar dikkat çekti.Özellikle ekonomik ve bölgesel siyasi işbirliği açısından Türkiye ile Suudi Arabistan önemli partner oldular. KRAL SELMAN'IN SİYASİ HAMLELERİ Suudi Arabistan Kralı Selman, Türkiye'ye Mısır ziyareti sonrası geldi.Mısır'dan geri aldığı Akabe Körfezindeki iki adayla gerçekleştirdiğisiyasi hamle önemliydi. Kral Selman'ın Mısır'dan gelirken Türkiye'ye bazı mesajlar getirdiği de öne sürüldü. MISIR DIŞİŞLERİ BAKANI TÜRKİYE'DE TÜRKİYE'NİN MISIR KONUSUNDA TAVRI NET Zirveye katılan isimlerin en dikkat çekicilerinden biri Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükrü. Mısır'daki darbe yönetiminin Türkiye'deki zirveye üst düzey temsilciyle katılması, Ortadoğu dengeleri açısından büyük önem taşıyor. Tabi Türkiye'nin Mısır'daki darbe yönetimine olan sert bir tepkisi var. Bu şu an için değişmez.Sisi yönetimi Türkiye konusunda adım atmak istiyorsa bunu ülkedeki darbe mağdurlarına yönelik saldırgan politikasını değiştirerek göstermek zorunda. SUUDİ ARABİSTAN'IN MISIR POLİTİKASI NE DURUMDA? Şu bir gerçek ki 3 Temmuz Darbesi sonrası Mısır'a verilen Suudi Arabistan desteği bugün hala geçerli olsa da eskiye oranla azaldı. Tabi Suudi Arabistan'dan Mısır'daki darbe yönetimiyle ilişkileri kesmesi beklenemezdi. Ancak şu da unutulmamalı ki Kral Selman, Mısır'da darbecilerle darbe mağduru olan İhvan arasında da bir denge oluşturdu. Kral Selman kendisinden önceki dönemde yasaklı olan İhvan'a yönelik blokajı kaldırdı. Yusuf Kardavi, Hamas lideri Halit Meşal gibi isimleri Riyad'a davet etti. Bununla birlikte Sisi yönetimiyle görüşüyor çünkü Mısır genel anlamda Suudi Arabistan ve bölge için önemli bir ülke. İRAN YALNIZLAŞIYOR MU? Suudi Arabistan'ın gerek Mısır'la dengeli politikası gerek Türkiye ile yükselen ilişkilerinde önemli hedef İran. İran'la Yemen üzerinde hala devam eden bir hesaplaşmaları var, benzer durum Suriye için de geçerli. Ocak ayında Şii lider Nimr'in idamından sonra İran'la aralarındaki tansiyon doruğa çıkmıştı. Şu an o kadar olmasa da kriz devam ediyor. Ve Suudi Arabistan'ın attığı hamlelere bakınca bölgedeki İran etkisini kırmaya amaçlı politikalar yürütüldüğü görülüyor. İRAN-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ AÇISINDAN ZİRVENİN ÖNEMİ NEDİR? 2011'de Suriye kriziyle İran-Türkiye arasındaki eski günler geride kalmaya başladı. Özellikle 2013'te Hasan Ruhani'nin Cumhurbaşkanı seçilmesiyle aradaki kriz biraz daha büyüdü. Buna rağmen iki ülke arasında ilişkiler devam ediyor. Çizgi hassas olsa da bozulan bir durum yok. Hasan Ruhani'nin zirve sonrası resmi ziyaret için Türkiye'de kalacak olması da önemli bir gelişme. Çünkü Türkiye, İran açısından hem ambargonun kaldırılması sonrası doğal bir ticari partner konumunda hem de İran ile Suudi Arabistan arasındaki kriz konusunda da Türkiye, İran için bir denge unsuru olma özelliğinde. İSLAM İTTİFAKI VE İSLAM ORDUSU? Tabi İran'a yönelik en önemli hamlelerin başında Suudi Arabistan öncülüğünde başlatılan İslam İttifakı ve geçen ay Ortadoğu'nun en geniş kapsamlı tatbikatını gerçekleştiren İslam Ordusunun oluşturulması. Bu iki proje teröre karşı bir birlik mesajı içeriyor, karşı tarafta ise İran tarafından tehdit olarak algılanıyor. SURİYE KRİZİ İÇİN ADIM ATILABİLİR Mİ? Suriye için Cenevre'de devam eden bir süreç var. İran ile Rusya'nınrejim ısrarı ise devam ediyor. İslam Zirvesindeki katılımda Suriye krizinin çözülmesi üzerinde bir ittifak olduğu görülebiliyor. Ancak Suriye meselesinin çözüm anahtarı daha çok Rusya ile ABD'nin elinde