Bankacılık sektörünün iki önemli ismi dövizdeki yükselişi 'spekülatif' olarak nitelendirdi. İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, döviz kurunda gelinen noktanın ekonomik temellerle izah edilemeyeceğini belirtirken, döviz hesaplarına el konulacağına yönelik yürütülen algı operasyonlarına da sert tepki gösterdi. Türk Ekonomi Bankası (TEB) Genel Müdürü Ümit Leblebici de, "Sistemin spekülatif atakları rahatlıkla karşılayabilecek kapasitesi var" açıklaması yaptı.
EKONOMİK TEMELLERLE İZAH EDİLEMEZ
İŞ Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, Türkiye'nin şu anda çok ciddi bir spekülatif atakla karşı karşıya olduğunu belirterek, döviz kurunda gelinen noktayı, ekonomik temellerle izah edemediğini söyledi. Bali, "Niye ekonomik temellerle izah edemiyoruz dediğimiz şu; bütçe açığının GSYH'ya oranı, haziran itibarıyla yüzde 2'yi biraz aşacak. Bu oran yıllarca yüzde 1.1-1.3 bandındaydı. Yılsonunda da yüzde 2.5'i bir miktar aşması bekleniyor. Bunu, Maastrich kriterleri, AB ülkeleri veya Türkiye'ye benzer kendi ülke grubuyla kıyaslayın. Harcamalarda bir miktar genişlemeye rağmen, son derece önemli bir mali disiplin göstergesidir. İkinci unsur; kamu borç stokunun GSYH'ya oranı, bu yüzde 30'ların altındaydı, şimdi kur artışlarıyla yüzde 30'lu rakamlara gelmiş olabilir. Ama halen AB ile kıyasladığınızda, bunun 3 katı kadar oranlara giden ülkeler görüyorsunuz. Tablo bu..." ifadelerini kullandı.
50 MİLYAR DOLAR LİKİDİTE
Türkiye'nin vadesine bir yıl kalan borç tutarının 180 milyar dolar olduğunu söyleyen Bali, "Bunun 102 milyar doları bankaların yükümlülüğü. Bunun da yarısı bankaların kendi borçları değil, yurtdışı yerleşiklerin bizim nezdimizde açtığı mevduat hesapları, diğer yarısı ise borçlar. Bunların yenilenme oranı da 12 aylık kümülatif oranlara bakıldığında bankacılık sisteminde yüzde 110'a yakın bir yerde. Son dönemde bir miktar o düştü, ama yönetilebilecek düzeyde" dedi. Bali, "Bankaların her an nakde döndürülebilir döviz likiditesi 50 milyar dolar civarında. Hiçbir soruna işaret etmeyen bir tablodur" diye konuştu.
MEVDUAT ÇIKIŞI YOK
Bali, bankadan bir mevduat çıkışının söz konusu olmadığını belirterek, "Efektif talep etmek açısından bakıldığında cuma günü bir miktar artış oldu, fakat önemli bir miktar değil. Yönetilemez şeyler değil. Normaldir, olabilir. Onu da sağlıyor olmanız lazım. Diğer taraftan döviz alım-satımlarında da çok özel bir durum yok. Geçen hafta boyunca döviz alım satımlarımız, dengeliydi. Cumaya doğru gelindiğinde biraz hacim artışı oldu ama nette nötrdü" dedi. Hesaplara el konulacağı iddialarını safsata olarak niteleyen Bali, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Düyun-u Umumiye döneminden kalmış borçlarını ödeyen, tarihin hiçbir döneminde bu tarz bir eyleme girmemiş olan bir ülke... Bunun düşünülmesi bile doğru değil" şeklinde konuştu.
AÇIK POZİSYONUMUZ BULUNMUYOR
Bankacılık sisteminde açık pozisyon olmadığına dikkat çeken Bali, "Finansal kesimin dışında 217 milyar dolar açık pozisyon var. Buna karşın kısa vadede reel sektörün 6.5 milyar dolar net artı pozisyonu var. Bir yıla kadarki vadede bir mühleti var. Hem ekonomi hem reel sektör o dönem içinde birtakım karşı tedbirleri alabilecek imkâna sahip. 2013'ün ortalarından itibaren, reel sektörün bir miktar kısa vadede artıya geçmiş olduğunu görüyoruz" dedi.
Cari açığın da şu anda yüzde 5.7 seviyesinde bulunduğuna işaret eden Bali, şöyle devam etti: "Bu ülke cari açıkta çift basamaklı orana yaklaştığında ve petrol fiyatları çıktığında kur atağı yemedi. Şimdi bu iki gösterge neredeyse yarısında, fakat kur atağı yiyoruz. İşte o nedenle diyorum ki, bunun ekonomik temeli yoktur. Bu, ekonomik temellerle açıklanabilecek bir durum değildir. Bu, aynen ifade edildiği gibi ekonomik bir savaş. Biz böyle bir atağı öngörüp çok çabuk aksiyon göstermeliyiz. Şu anda artık söylem zamanı değil, eylem zamanı."
PİYASA BİRKAÇ GÜN İÇİNDE NORMALE DÖNER
TEB Genel Müdürü Ümit Leblebici, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ve Merkez Bankası'nın aldığı kararların işe yaradığını belirterek, "Genel olarak döviz kuruna yönelik halkımızın alım talebi yok. Normal akışına dönmeye başladık. Birkaç gün içinde piyasanın daha normale dönmesini bekliyoruz" dedi.
KİMSE ENDİŞE ETMESİN
Bankalardan mevduat çekme iddialarının aslı astarı olmadığını söyleyen Leblebici, şöyle devam etti: "Bankacılık sektörünün sağlam olduğunun göstergesi şu, Merkez Bankası brüt rezervlerinde zorunlu karşılığı alırsanız, gelen döviz tevdiat hesabı talebinin büyük kısmını karşılayabilecek kadar rezervimiz var. O nedenle endişe edecek bir şey yok. TL tarafında zaten problem yok. Sistemin spekülatif atakları rahatlıkla karşılayabilecek kapasitesi var."