FETÖ tarafından dolandırılarak 4 oteline el konulan Varan Turizm'in eski ortaklarından ve Varuna otellerinin sahibi Süreyya Pekuysal, yeniden yargılama ile otellerine kavuşmayı beklerken bu kez de örgütün silahlı saldırısına uğradı. 2005'te mahkemeye başvurarak, yapılan dolandırıcılık nedeniyle şikâyetçi olduğunu söyleyen Pekuysal, şöyle konuştu: "Ancak paralel yargı nedeniyle tüm davaları kaybettim. Onlarca dava açtım. Bazı davaların kararları 3 ayda verildi. Ticari bir davada 3 ayda karar verilmesi neredeyse imkânsız bir durum. Ortalama 2 yılda bitecek bir dava, 3 ayda tamamlanıyor. Yargıtay süreci de hızla tamamlanınca otelim elimden alınmış oldu. Paralel yargı ile ilgili gerçekler ortaya çıkınca yeniden yasal haklarımı aramak için başvurularımı yaptım. Aleyhime karar veren tüm hakim ve savcılar FETÖ üyeliği nedeniyle ihraç edildi. Yargıda uzantıları kalmayınca bu kez silaha sarıldılar. Uğradığım silahlı saldırı sonucu neredeyse bir bacağımı kaybettim. Beni davadan vazgeçirmeye çalışıyorlar."
DÖRT OTELİ GİTTİ
Sürekli tehditler aldığını belirten Pekuysal, "15 Temmuz gecesi bunların silahlı terör örgütü olduğunu tüm dünya gördü. Bu örgüt önce mallarımı elimden alıp ticari hayatımı bitirdi. Şimdi de canımı almaya çalışıyor. Ancak sonuna kadar gideceğim. Yargıya güveniyorum" dedi. Pekuysal, tüm malvarlığını kaybetmesine neden olan olaylar zincirini şöyle anlattı: "2002'de Kuşadası ve Kandıra'da birer, Antalya Belek'te de iki otelimi Ömer Gür'e kiraladım. İlk etapta güvene dayalı bir ticari ilişkimiz vardı. Otel kiraları düzenli olarak ödeniyordu. Sonra yine bu güvene karşılık, kredi çekmesi için Gür'e vekaletname verdim. Bu vekaletname kapsamında otellerin tapuları da vardı. Gür, bir süre sonra kiraları ödememeye başladı. Bu nedenle zaman zaman tartıştık. 2005 sonlarına doğru mahkemeye giderek, bana yaptığı kira ödemelerini satış bedeli gibi gösterip Antalya Belek'teki 2 bin yataklı otelime el koydu. 4 otelin 4 yıllık kira bedeli olan 13 milyon lira karşılığında otelimin sahibi oldu. Gür ile verdiğim yargı mücadelesi sırasında diğer 3 otelimi de kaybettim. Paralel'in büyük kumpasıyla karşı karşıya kaldım. Toplam 250 milyon lira değerindeki 4 otelim gitti."
MAHKEME SAHTE BELGEYE BAKTI
Pekuysal, Gür'ün Paralel Yapı içinde önemli bir isim olduğunu ve mütevelli heyetinde yer aldığını söyledi. Gür'ün Paralel Yapı'dan aldığı güçle hem polisleri hem de yargıyı etkilediğini iddia eden Pekuysal, "Ev ve işyerlerime haciz gönderdiler. Emniyet ve yargıdaki paralel uzantılar ile baskı ve tehdit altında tutmaya çalıştılar. Ne polis ne de yargıda hakkımı arayamadım. Sahte belgeler ve faturalarla davaların hepsini kazandılar. Sunduğumuz deliller ciddiye alınmadı. Mahkeme Gür'ün getirdiği sahte evrakla karar verdi" diye konuştu.