İngiltere'nin başkenti Londra'nın Müslüman belediye başkan adayı Sadık Khan, İstanbul'daki altyapı ve ulaşım yatırımlarından çok etkilendiğini belirterek, "Londra'da da bu yapılmalı. Sadece Paris, New York ve Berlin'le yarışmak değil, İstanbul ya da Çin veya Hindistan'daki diğer şehirlerle de rekabet etmek istiyorum" dedi.
Başkent Londra, 5 Mayıs'ta yeni belediye başkanını seçecek.
Seçim için beş farklı partiden aday bulunurken, kamuoyu yoklamaları başkanlık görevi için ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin adayı Khan'ın şansının yüksek olduğuna işaret ediyor. Khan seçilirse, Londra'nın ilk Müslüman belediye başkanı olacak.
Pakistanlı bir ailenin Londra'da doğan çocuğu olan 45 yaşındaki Khan, Türk toplumu ve seçim vaatleriyle ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
İşçi Partisi'nin 2005 yılından bu yana Tooting milletvekili olan Khan, Londra'daki konut sorununa dikkati çekerek, belediyede kurulacak bir ajans aracılığıyla Londralılara uygun fiyatlı konutlar sunulmasını planladığını kaydetti.
Londralılar için pahalı olmayan modern ulaşım sistemi oluşturacaklarını ve Londralıların maaşlarını artıracak yeni iş girişimlerini destekleyeceklerini de ifade eden Khan, ülkesinin Avrupa Birliği (AB) üyesi olarak kalmasından yana olduğunu dile getirdi.
"LONDRA, İNSANLARA AÇIK BİR ŞEHİR OLMUŞTUR"
Londra'nın yüzyıllardır ticarete açık bir şehir olduğunu belirten Khan, "Londra sadece ticarete değil, yeni fikirlere ve Türkler gibi yeni insanlara da açık bir şehir olmuştur. AB, Londra'ya ve ülkemize sosyal, kültürel ve ekonomik olarak büyük faydalar sağlamaktadır" dedi.
Khan, Londra'daki 500 binden fazla işin, İngiltere'nin AB üyesi olmasına bağlı olduğunu kaydederek, Londra'da AB dışından şirketlerin yüzde 60'ının genel merkezleri olduğuna ve Londra'dan yapılan ihracatın yüzde 50'sinin AB ülkelerine yapıldığına dikkati çekti.
Londra belediye başkanlığı seçiminden yaklaşık 1 buçuk ay sonra ülkede AB'de kalınıp kalınmamasıyla ilgili referandum yapılması bekleniyor. Khan belediye başkanı seçilmesi halinde, ülkesinin AB'de kalması yönünde kampanya yürüteceğini ifade etti.
"GENÇLER, İSLAMİYETİ ANLAMALI"
Londra'da doğan ve büyüyen Khan, ebeveynlerinin Pakistanlı olduğunu, büyükannesi ve büyükbabasının ise Hindistan'dan geldiğini dile getirdi. Etnik ya da dini geçmişi ne olursa olsun Londra'da çok çalışılırsa başarıya ulaşılabileceğini savunan Khan, ancak İngiliz gençlerin radikalleştiğinin görüldüğünü söyledi.
Khan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gençlerin, teröristlerin yaymaya çalıştıklarını değil, gerçek İslamiyeti anlamalarını sağlamalıyız. Gençlerin önlerinde iyi örnekler olmalarını, daha fazla entegre olmalarını sağlamalıyız. İnternet üzerinden tehlikeli mesajlar yayılıyorsa internet hizmet sağlayıcılarını kapatmalıyız. Hükümetin mevcut radikalleşmeyi önleme stratejilerinin işe yaramadığını düşünüyorum.
Hapishanelerden çıkan kişilerin daha fazla radikalleştiği görülüyor. Radikalleşmeyle mücadele için kapsamlı bir plana ihtiyaç var. Son dönemde Türkiye ve Fransa'da terör saldırıları oldu, terör küresel bir sorun ve küresel bir çözüm bulunmalı. Londra'da etnik azınlıktan gelen, İslami inanışa sahip göçmen bir ailenin çocuğunun belediye başkanı seçilmesiyle, dünyaya verilecek mesajı bir düşünün."
"TÜRKLER BAŞARILI"
Türk kökenli yaklaşık 300 bin Londralı olduğunu ve Türkler arasında çok sayıda başarılı iş adamları, girişimciler, öğretmenler bulunduğunu kaydeden Khan, "Ancak tüm potansiyellerinin karşılanıp karşılanmadığına dair endişelerim var. Bu çerçevede eğitimin büyük önemi var. Avukat olmamın en büyük nedenlerinden biri, öğretmenlerimin okulda beni teşvik etmeleri ve zorlamalarıydı. Londra'daki Türk toplumunun çok büyük katkısı var ama Londra'da yaşamanın faydalarından tamamen yararlanıp yararlanmadıklarına dair endişem var" diye konuştu.
İngilizcenin de entegrasyonun önündeki önemli problemlerden biri olduğuna dikkati çeken Khan, mevcut hükümetin son yıllarda İngilizce öğrenimi konusunda sağladığı fonda kesintiye gittiğini ve 2010 yılından bu yana fonun yüzde 35'inden fazlasının kesildiğini anımsattı.
"İSTANBUL İLE LONDRA BİRBİRİYLE ÇALIŞMALI"
İstanbul'daki Marmaray gibi altyapı ve ulaşım yatırımlarından çok etkilendiğini söyleyen Khan, şöyle devam etti:
"Londra'da da bu yapılmalı. Londra olduğu yerde duramaz. Nüfus şu anda 8 milyon 600 bin. 2020 yılında nüfusun 9 milyon, 2030 yılında ise 10 milyon olması bekleniyor. Ulaşım ve konut sektörüne daha fazla yatırım yapacağız. Londra'da hava kirliliği de büyük bir sorun. Geçen yıl hava kirliliği ile ilişkili hastalıklardan yaklaşık 10 bin Londralı hayatını kaybetti. Tüm bu sorunların giderilmesi için İstanbul, New York, Chicago, Paris gibi şehirlerdeki belediye başkanlarının yaptıklarına bakıp, burada onları uygulamak istiyorum. Dünyadaki diğer belediye başkanlarıyla tanışıp, onların tecrübelerinden faydalanmaktan memnuniyet duyarım çünkü Londra'nın dünyadaki en iyi şehir olmasını istiyorum."
Khan, İstanbul'a daha önce gittiğini ve İstanbul'un harika bir şehir olduğunu dile getirerek, İstanbul'da kolay iş yapılabildiğini, genç bir nüfusun olduğunu kaydetti.
Khan, "Londra belediye başkanı seçilirsem sadece Paris, New York ve Berlin'le yarışmak değil, İstanbul ya da Çin veya Hindistan'daki diğer şehirlerle de rekabet etmek istiyorum. İstanbul'daki genç nüfusu bir fırsat olarak görerek, İstanbul ile Londra'nın birbirleriyle çalışmalarını görmek istiyorum. İstanbul'dan ticaret heyetlerini buraya getirerek, Londra'ya yatırım yapmalarını sağlamak istiyorum" ifadelerini kullandı.
5 ADAY YARIŞACAK
Londra'da belediye başkanlığı seçimi 5 Mayıs Perşembe günü yapılacak. Khan'ın yanı sıra, belediye başkanlığı için Muhafazakar Parti'den Zac Goldsmith, Yeşil Parti'den Sian Berry, Liberal Demokrat Parti'den Caroline Pidgeon ve Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi'nden (UKIP) Peter Whittle da yarışacak.
Londra'nın mevcut belediye başkanı Boris Johnson, geçen yıl yapılan genel seçimde iktidardaki Muhafazakar Parti'den milletvekili seçilmişti. Londra belediye başkanlığını 2008 yılından bu yana yapan 51 yaşındaki Johnson, Türk kökeniyle de biliniyor. Damat Ferit Paşa hükümetinde İçişleri Bakanlığı yapan Ali Kemal Bey'in torununun oğlu olan Johnson'a kabinede görev verilme ihtimali bulunuyor.