Rohingya Dayanışma Örgütü Başkanı Muhammed Eyüp, Myanmar'da bir mahkemenin, Arakan eyaletinden kaçtıktan sonra ülke içinde "yasa dışı seyahat ettikleri" suçlamasıyla karşı karşıya kalan 100'den fazla Arakanlı Müslüman aleyhindeki suçlamaları düşürmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
"Yüzyıllardır Myanmar'da yaşayan Arakanlı Müslümanlar için ülke içinde seyahat etmek yasa dışı olamaz." ifadesini kullanan Eyüp, bu kişileri "yasal belgeleri bulunmadan seyahat etmek" bahanesiyle gözaltına almanın yasa dışı bir eylem olduğunu savundu.
Eyüp, "Dünyada bir bölgeden diğerine seyahat ettiği için yerli halkını alıkoyan bir ülke yok." diyerek Arakan eyaletindeki Myanmarlı yetkililerin, bir köyden diğerine seyahat eden Arakanlı Müslüman köylüleri kısıtlamak için çok sayıda askeri kontrol noktası inşa ettiğini aktardı.
Söz konusu Arakanlılar hakkındaki suçlamaların kaldırılmasını "sadece bir göz boyama" olarak nitelendiren Eyüp, Arakan eyaletindeki çeşitli hapishanelerde de benzer suçlamalarla yaklaşık 30 bin Arakanlı Müslüman bulunduğunu ileri sürdü.
Eyüp, "Ülke, samimi ve yasalara saygılıysa tüm Arakanlı Müslümanları serbest bırakmalı ve bölgede özgürce hareket etmelerine izin vermelidir." çağrısı yaptı.
SERBEST BIRAKILAN ARAKANLILAR, ARAKAN EYALETİNE GÖNDERİLECEK
Arakan eyaletinden toplam 128 Arakanlı Müslüman, Kasım 2019'da Ayeyarwady bölgesinde Chaung Thar ve Shwe Thaung Yan sahili yakınlarında teknelerden karaya çıktıktan sonra geçerli kimlik belgeleri bulunmadan seyahat etmekle suçlanarak tutuklanmıştı.
Yargıç Khin Myat Myat Tun, AA muhabirine, Ayeyawaddy bölgesinin başkenti Pathein'de bir yerel mahkemenin 8 Nisan'da yerel göçmen bürosu memuru olan davacının talebi üzerine Arakanlı Müslümanlar aleyhindeki davaları kapadığını söyledi.
Myat Tun, "Haklarındaki suçlamalar düştüğünden Arakan eyaletine geri gönderilecekler." dedi.
Davacı Sein Win de serbest bırakılan Arakanlı Müslüman tutuklularının köylerine ve kamplarına geri gönderileceğini doğruladı ancak davanın kapatılma sebebine ilişkin bilgi paylaşmadı.
"128 ARAKANLININ SERBEST BIRAKILMASI BİR GÖSTERİ"
Arakanlı Müslüman hakları aktivisti Razia Sultana, 128 Arakanlı Müslümanın serbest bırakılmasını, dünyanın karşısında bir gösteri olarak değerlendirdi.
Sultana, "Arakanlı Müslümanları mahkemeden salıvermek, sadece uluslararası topluma gösteri yapma amaçlıdır. Arakanlı Müslümanlar, Myanmar vatandaşlarıdır. Özgürlük ve serbest dolaşım hakkına sahip olmalılar. Bu yüzden onları tutuklamak yasa dışıdır." ifadesini kullandı.
"ULUSAL KİMLİK KARTLARI VERİLMELİ"
Özgür Rohingya Koalisyonu Kurucu Ortağı Nay San Lwin, AA muhabirine, Arakanlı Müslümanlara "1982'den önce olduğu gibi ulusal kimlik kartları verilmesi gerektiğini" söyledi.
Lwin, şunları kaydetti:
"Onlar tutuklanmamalı. İstedikleri yere serbestçe hareket etmelerine izin verilmeli. Onları bir açık hava hapishanesinde tutmak ve kaçmaya çalıştıklarında tutuklamak, onlara karşı devam eden soykırımın bir stratejisidir.
Arakanlı Müslümanlar, kafeste olduklarından ve gelecekleri için umutları bulunmadığından binlerce kişi Tayland, Malezya ve diğer ülkelere teknelerle riskli yolculuklar yapıyor."
ARAKANLI MÜSLÜMANLAR "DEVLETSİZ" SAYILIYOR
Myanmar'da 1982'de kabul edilen yasayla vatandaşlık haklarını kaybeden Arakanlı Müslümanlar, "devletsiz" sayılıyor. Birleşmiş Milletlerce (BM) "dünyada en fazla zulüm gören azınlık" olarak kabul edilen Arakanlı Müslümanlar, ülkede şiddet olaylarına, yasal, ekonomik ve toplumsal ayrımcılığa maruz kalıyor.
Myanmar'ın Bangladeş sınırı yakınlarındaki Arakan eyaletinde yaşayan Müslüman azınlık, bugüne kadarki yönetimlerce "Bangladeş'ten gelen göçmenler" olarak görülüyor ve resmi belgelerde "Bengalli" olarak adlandırılıyor.
Hala 135 ayrı etnik grubun resmi olarak tanındığı Myanmar'da, radikal milliyetçi Budistler, Arakanlı Müslümanların resmen tanınmasına karşı çıkıyor.
ARAKANLI MÜSLÜMANLARA ETNİK TEMİZLİK
Myanmar'ın Arakan eyaletinde 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.
Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.
BM'ye göre, Ağustos 2017'den sonra Arakan'daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 900 bine ulaştı.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtlamıştı.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.