Chosun Ilbo gazetesinde yer alan habere göre, Cenevre'de devam eden yıllık olağan Silahsızlanma Konferansı sırasında konuyu gündeme getiren Güney Kore Dışişleri Bakanı Yun Byung-se, cinayetin önde gelen şüphelileri arasında Kuzey Kore devlet görevlilerinin bulunduğunu, dolayısıyla cinayette kullanılan kimyasal silah niteliğindeki madde sebebiyle ülkenin Birleşmiş Milletler (BM) üyelik ayrıcalıklardan mahrum bırakılması gerektiğini savundu.
Kuzey Kore'nin BM Temsilciliği Müsteşarı Ju Yong-chol, Yun'a verdiği yanıtta, iddiaları "rezil ve absürt" olarak nitelendirerek "Kuzey Kore bugüne kadar ne kimyasal silah üretmiş ne stoklamış ne de kullanmıştır. Bu konudaki tavrımız gayet nettir." ifadesini kullandı.
Ju, Kim Jong-nam'ın ismini anmadan, Pyongyang yönetiminin cinayetin arkasında olduğu iddiasını reddetti.
Kuzey Kore yönetimi cinayet sebebiyle son dönmede artan uluslararası eleştirilere maruz kalmıştı. Çin, Kuzey'den kömür ithalatını durdurma kararı alırken, cinayetin işlendiği Malezya, Pyongyang ile diplomatik bağlarını kesmekle tehdit etmişti.
Öte yandan ABD 9 yıl aradan sonra Kuzey Kore'yi teröre destek sağlayan ülkeler listesine almayı değerlendirirken Avrupa Birliği yaptırım önlemi olarak ülkenin Avrupa üzerinden para transferlerine insani hizmetler ve ticaret dışında yasak getirmişti.