Türkiye 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından dış politikada ve özellikle Suriye, Irak gibi meselelerde çok hayati adımlar attı. 15 Temmuz sonrası Türkiye'nin Amerika ve Avrupa Birliği ile olan ilişkilerinde de çarpıcı gelişmeler yaşandı. Taha Dağlı 15 Temmuz'dan sonra Türkiye'nin dış politikada izlediği sürecini Sabah.com.tr için değerlendirdi
15 TEMMUZ SONRASI TÜRKİYE-RUSYA İLİŞKİLERİ
24 Kasım 2015'te sınır ihlali yapan Rus uçağının düşürülmesiyle bozulan Türkiye-Rusya ilişkileri Haziran 2016'da düzelme yoluna girmişti. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra 9 Ağustos'ta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rusya ziyareti gerçekleştirildi. St.
Petersburg'da Rusya Devlet Başkanı Putin'le yapılan görüşmeyle birlikte Türkiye-Rusya ilişkilerinde yeni bir sayfa açıldı.
DARBE GİRİŞİMİNİN TÜRKİYE'NİN SURİYE POLİTİKASINA NASIL BİR ETKİSİ OLDU?
Suriye sınırında görevli üniformalı teröristlerin tasfiyesinin ardından Türkiye'nin Suriye sınırında gerçek anlamda bir değişim yaşandığını söyleyebiliriz. 24 Ağustos'ta başlayan Fırat Kalkanı Harekatı bunun en önemli göstergesidir. Azez-Cerablus hattının DAEŞ ve PYD teröristlerinden temizlenmesiyle, terör koridoru bertaraf edildi ve Suriyeliler kendi topraklarında güvenli bir şekilde yaşama fırsatı yakaladı.
15 TEMMUZ SONRASI OBAMA-TÜRKİYE İLİŞKİLERİNDE NASIL BİR YOL İZLENDİ?
FETÖ elebaşının iadesiyle ilgili Obama yönetimine resmi başvuru yapıldı, süreç başlatıldı. Ancak Obama başkanlıktaki son aylarında FETÖ konusunda Türkiye'ye olumlu bir yaklaşımda bulunmadı, topu önce yargıya daha sonra Trump yönetimine attı.
GENEL OLARAK TÜRKİYE-ABD İLİŞKİLERİNDE NELER YAŞANDI?
Obama'nın PYD ve FETÖ terör örgütlerine açık desteği vardı. Kasım ayındaki başkanlık seçiminden sonra Ocak'ta Trump'ın başa gelmesiyle Türkiye-ABD ilişkilerinde Obama'dan kalma politikaların hala devam ettiğini görüyoruz. Trump'ın Türkiye'ye sıcak mesajlar vermesi dışında PYD ve FETÖ konularında Türkiye'nin talepleri yerine getirilmedi.
BATI DARBE GİRİŞİMİNE NEDEN SESSİZ KALDI?
15 Temmuz'dan günler sonra bile ABD ve AB'den kanlı kalkışmayla ilgili samimi açıklamalar yapılmadı. Batıda sanki Türkiye'de darbe başarılı olmuş olsa daha mutlu olacaklarmış gibi bir hava oluştu. Darbe girişiminin bastırılması karşısında hayal kırıklığına uğrayanlar bile oldu. ABD'de bazı askerlerin bu yöndeki açıklamaları vardı.
AB'NİN TAVRI NASILDI?
Darbeye sessiz kalan AB, Türkiye'nin darbeci teröristlerle mücadelesi karşısında ise tehdit ve şantaja başvurdu, Türkiye eğer PKK ve FETÖ gibi terör örgütleriyle mücadeleyi hafifletmezse AB müzakereleriyle tehdit edildi. Yani Avrupa Birliği, darbe girişimi karşısındaki tavrını açıkça ortaya koydu, madem darbe olmadı bari darbecilerin üzerine gidilmemesi istendi. Bu mesele Kasım ayında AP'de, Mart ayında AKPM'de ve son olarak geçen ay AP Türkiye raporunda alınan kararlarla açıkça ortaya konulmuş oldu.
AB İLE TÜRKİYE ARASINDAKİ İPLERİN GERİLMESİNE NEDEN OLAYLAR NELERDİ?
16 Nisan referandumu öncesi açıkça ortaya çıkan bir şey daha vardı ki, Avrupa Türkiye'nin sivil bir anayasaya sahip olmasına tahammül edemiyordu. Bu nedenle tüm demokratik değerleri çiğneyerek Türk bakanlara sansür uyguladılar ve hayır propagandası yaptılar.
15 TEMMUZ SONRASI TÜRKİYE'NİN IRAK İLİŞKİLERİ NEDEN SORGULANDI?
Darbe girişiminden sonra Fırat Kalkanı ile Suriye'de sahaya inen Türk askeri, Kuzey Irak'ta da Başika üssündeki faaliyetleriyle terör örgütlerine yönelik mücadeleye devam etti. 17 Ekim'deki Musul operasyonu öncesi Türk askerinin Irak'taki varlığı sorgulandı çünkü ortada bir plan vardı ve Türkiye'nin bu kirli plan karşısında caydırıcı unsur olması Batı'yı rahatsız ediyordu.
TÜRKİYE-ALMANYA İLİŞKİLERİNDE TANSİYON NEDEN HEP YÜKSEK?
15 Temmuz sonrası darbeci teröristlere kucak açan Avrupa ülkelerinin başında Almanya vardı. 16 Nisan referandumunda da Türkiye'ye yönelik saldırılarda, terör örgütlerine destek konusunda ve hayır propagandalarında yine Almanya ön plana çıktı. Terörle mücadelemize ve bu kapsamda kendi gazeteci ve milletvekillerinin casusluk faaliyetlerine tepki göstermemiz, Almanya'yı rahatsız etti.
TÜRKİYE GENEL ANLAMDA 15 TEMMUZ SONRASI NASIL BİR DIŞ POLİTİKA SERGİLEDİ?
Türkiye'nin darbe girişiminin ardından daha bağımsız bir dış politika uygulamaya başladığını görüyoruz. Suriye'de ABD'den ayrı olarak Rusya ile daha fazla ortak paydada buluşarak, Fırat Kalkanı, Astana süreçleri, ateşkes süreçleri gibi gelişmelere imza atıldı. Irak'ta batının dayattığı tehditlere aldırış edilmeden sınır güvenliği için terörle mücadeleden geri adım atılmadı. Aynı şekilde AB'nin terör dayatmalarına da her türlü tehdit ve saldırılara rağmen boyun eğilmedi.