Başbakan
Tayyip Erdoğan, Srebrenitsa'daki katliamın 15'inci yılında düzenlenen törende, "İlla barış, illa barış" vurgusu yaptı. Erdoğan, konuşmasını, Boşnaklar'ın bir şiiriyle bitirdi: "Kanlı topraklar üzerine kurduğum canım Bosnam benim/Sana iki gözüm gibi bakacağım/ çünkü ben senin oğlunum.'' Srebrenitsa anma törenleri, devlet başkanları ile temsilcilerinin anıt taşa çelenk koymasıyla başladı. Başbakan Erdoğan, Potoçari tören alanında bulunan anıt taşa, üzerinde Türkiye Cumhuri
yeti Başbakanlığı yazan çelengi koydu.
PAPAZ VE ULEMA BİR ARADA
Törende, Kuran'dan sure okundu ve Bosna Hersek Milli Marşı eşliğinde göndere bayrak çekildi. Daha sonra Erdoğan ve diğer konuşmacılar birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından Katolik papaz tarafından dua okundu. Yasin suresinin okunması ve öğle ezanının ardından da, Reis-ul Ulema tarafından namaz kıldırıldı ve mezarlıkta dua edildi. Törende yaptığı konuşmaya, "Selamün aleyküm'' diyerek başlayan Erdoğan, Srebrenitsa'da 15 yıl önce katledilen ve toplu bir mezara gömülen, bir mezar taşı dahi olmayanları bugün dualarla ebediyete uğurladıklarını belirtti. Katliam kurbanlarına haklarını helal ettiklerini dile getiren Erdoğan, "İnşallah onlar da bizlere haklarını helal eder'' dedi.
ONLAR ŞEHİTTİR
Erdoğan, katliamda yaşamını yitirenler için "Hiç şüpheniz olmasın onlar şehittirler. Bizim değerlerimizde onlar ölü değildir, onlar diridirler. Şu anda onlar bizimle beraber bizi dinliyor, bizi izliyorlar'' diye konuştu. Katliam kurbanlarının vatanları, namusları, şerefleri, onurları ve insanlık için hayatlarını verdiğinin ve toplu katliama muhatap olduğunun altını çizen Erdoğan, "Onlar kanlı, acımasız, kuralsız, vahşi savaşta katledildiler'' dedi. Erdoğan, Uluslararası Lahey Adalet Divanı'nın soykırım tespitini de hatırlatarak şöyle konuştu: "Bratunaç'ta, Karakay'da, Potoçari'de, Miniçi'de, Tuzla yolunda, bütün bu çevremizdeki dağlarda sadece birkaç gün içinde yaklaşık 10 bine yakın masum insan, hatta kadınlar, çocuklar, kundaklarında bebekler insanlık dışı yöntemle adeta etnik temizliğe tabi tutuldular. Aradan geçen 15 yıla rağmen bugün bile hala akıbetleri bilinmeyen, mezarları meçhul, bir mezar taşı dahi olmayan binlerce kayıp var."
SREBRENİTSA SİLİNMEYECEK
Erdoğan, "Yavrularının yolunu gözleyen, en azından mezarını bilmek isteyen, en azından elbisesinden bir parçayı koklamak isteyen nice anneler, nice kadınlar var Srebrenitsa'da. Srebrenitsa'da insanlık onuru ağır bir yara almıştır, Balkan tarihi, Avrupa tarihi bir kara leke almıştır. Srebrenitsa'da güvenli bölge tanımı, uluslararası barış gücü tanımı çok ağır bir darbe almıştır. Evet Srebrenitsa'yı unutmayacağız, unutturmayacağız. Bir daha bu acıların yaşanmaması için, dünyanın hiçbir yerinde etnik temizlik girişimleri olmaması için Srebrenitsa'yı hafızalarımızdan hiç çıkarmayacak, silinmesine izin vermeyeceğiz'' dedi. Dünya barışına vurgu yapan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir Boşnak hanımefendinin değerli meslektaşım Sayın Tadiç'e (Sırbistan Devlet Başkanı) gelip 'Ben burada beyimi ve iki yavrumu kaybettim' derken takındığı metaneti takdirle anıyorum. Bu hanım kardeşimin gözlerinde metanet gördüm, onur gördüm ama nefret ve kin görmedim çünkü o, asaletinin gereğini yerine getiriyordu. İşte dünya barışının buna ihtiyacı var, bu annelere ihtiyacı var. Onun için illa barış, illa barış, illa barış diyoruz."
'AYRIMIZ GAYRIMIZ YOK'
Balkanlar'da yaşanan her savaşın ve trajedinin acısını Türkiye'nin de yüreğinde hissettiğini belirten Erdoğan, "Saraybosna İstanbul'un kardeşidir. Belgrad Ankara'nın dostudur, Zagreb İzmir'in akrabasıdır, Kızılırmak Nehri'nin, Sakarya Nehri'nin, Tuna'nın, Dirina'nın, tarihi ortaktır, birdir. Her savaş ve kavga kötüdür. Ancak kardeşlerin, akrabaların kavgası, ortak bir tarihi, ortak bir kültürü, hatta ortak bir dili paylaşan dostların kavgası kötünün de ötesinde kötüdür'' diye konuştu. Sırbistan parlamentosunun Srebrenitsa konusunda aldığı kararın ortak ve barış dolu bir gelecek adına tarihi bir karar olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi: "Cumhurbaşkanı Tadiç'in bugün bir kez daha burada bulunması aydınlık geleceğimiz adına tarihi bir adımdır. Barışı kuracağımız dünya için tarihi bir adımdır. İnanıyorum ki Srebrenitsa insanlık onurunun yitip gittiği yer olduğu kadar insanlık onurunun yeniden yeşerdiği, barışın, dostluğun, kardeşliğin, dayanışmanın adeta gümüş gibi parladığı yer olacaktır."