O yumuşacık cildi bizim cildimize göre çok daha hassas. Bu yüzden bebekler cilt problemlerine karşı daha savunmasızlar. Dolayısıyla da ciltleri biraz özen gerektiriyor. Aksi halde pişik, isilik ve cilt kuruluğu gibi birçok cilt problemi oluşabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Abdullah Ceylan, bebeklerde sık görülen cilt problemlerini anlattı ve önerilerde bulundu.
1. Atopik dermatit
Çocukluk çağı egzaması diye de adlandırılan bir çeşit alerjik deri hastalığıdır. Hastalık doğumdan sonraki bir yıl içerisinde daha çok kendini gösterir. En önemli belirtisi ciltte aşırı kurumadır. Bunun yanı sıra ciltte kızarmalar, kabarıklıklar ve döküntüler olur. Hastalık genetik nedenlerden ortaya çıkabildiği gibi, beslenme, nemsiz ortam, toz ve polen alerjileri olarak da kendini gösterebilir.
Öneri: Aşırı terleme hastalığın en büyük tetikçisidir. O yüzden bebeğinizin terlememesine dikkat edin. Sıcak ortamlarda ince ve hava alan giysiler giydirin.
2. Pişik
Pişik genelde her üç bebekten birinde sıklıkla görülür. Hassas olan bebek cildi kolaylıkla tahriş olur. Yeni doğan bebekler sürekli idrar ve dışkı çıkardıkları için tam kurulanmayan ve ıslak kalan ciltte pişik oluşur. Bebeklerin dışkısında yer alan bakteriler, idrardaki amonyak ve sıcak havalar gibi nedenlerle ortaya çıkan pişik özellikle de hassas ciltli ve kilolu bebeklerde görülür.
Öneri: Pişik oluşumunu engellemek için bez değişiminden sonra altını sabunla yıkayıp kurulayın, 10-15 dakika bebeğinizin altını açık bırakarak poposunun hava almasını sağlayın. Bezini sık değiştirerek, cildini temiz ve kuru tutarak tahrişe neden olabilecek dar ve sıkı kıyafetler yerine rahat edeceği bol kıyafetler giydirerek pişik riskini en aza indirebilirsiniz. Uygun pişik önleyici kremler ve yağlarla cildini koruyabilirsiniz.
3. Mantar
Bebeklerin pişiklerinin gereğinden fazla sürmesi halinde, mantar veya bakteri enfeksiyonu oluşabilir. Yaygın bir mantar enfeksiyonu olan candida albicans yani pişik yarası, pişik olan bebeklerin yüzde 70'inde görülen oldukça yaygın bir cilt hastalığıdır. Genelde kırmızı lekelenmelerle birlikte görülür. Özellikle antibiyotik kullanan bebeklerde ve kortizonlu krem kullanımı sonrası daha sık görülür. Sıcak ve nem de mantar enfeksiyonu olasılığını artırır. Pişik bölgesinde mantar enfeksiyonu olduğu zaman; küçük serpinti şeklinde, parlak kırmızı renkli döküntüler oluşur.
Öneri: Pişiklere gereksiz yere mantar ilaçları kullanmak sakıncalıdır, hatta bazen yan etki de yapabilir. Mantar kremleri ve kortizon içeren kremler doktor tavsiyesi olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır. Mantara karşı etkili bir losyon kullanmak için uzman bir dermatoloğa başvurun.
4. Konak
Konak, bebeklerin ve çocukların kafalarında kabuklanmayla kendini gösterir. Genellikle doğumdan sonraki iki hafta ile üç ay arasında ortaya çıkan bu durum, birkaç ayda geçer. Daha ağır durumlarda ise kulaklar, alın ve göz kapaklarına da yayılabilir.
Öneri: Bebeğinizin konak oluşan bölgelerine zeytinyağı ile masaj yapmak onu rahatlatır. Tedavi edilmese bile aylar içerisinde kendiliğinden geçen konak korkulacak bir hastalık değildir.
5. İsilik
Ter gözeneklerinin tıkanması sonucunda oluşan isilik, açık renkten kırmızı renge kadar değişebilen ve şişlik gösterebilen bir dermatolojik hastalıktır. İsilik hava geçirgenliği olmayan, sıkı giysilerden de oluşabilir. Bebeklerin yetişkinlere göre daha küçük cilt gözenekleri vardır ve çabuk tıkanabilir. Yaz aylarında aşırı sıcak ortamlarda ve terlemeyle göğüs, karın bölgesinde kol ve bacakların bükülen kısımlarında görülebilir.
Öneri: Bu gibi durumlarda vücudun sık sık, giysilerin ise bebekler için üretilen deterjanlarla yıkanması gerekir. Bebeğin altının ve kıyafetlerinin sık değiştirilmesi, bol ve hava alan giysilerle serin tutulmaya çalışılması isiliğin ortaya çıkmasını engellemeye yardımcı olur.
6. Mongol lekesi
Mongol lekesi; bebeğin bel ve kalça kısımlarında mavi-siyah karışımı lekeler olarak görülür. Anne-babaların cilt çürümesi zannedebildikleri bu lekeler, deri altında pigment yoğunlaşmasına bağlı olarak ortaya çıkar. Koyu tenli bebeklerde daha sık görülür.
Öneri: Herhangi bir hastalığa neden olmadığı için tedavi gerektirmez.
7. Lanugo
Prematüre bebeklerin yüz, omuz ve sırt gibi görünen bölgelerinde lanugo adı verilen ince tüyler görülebilir. Bazı bebekler saçlı doğarken kimileri saçsız doğabilir, çünkü lanuga tüyleri anne karnında da dökülebilir.
Öneri: Anne karnında dökülmeyen tüyler doğumdan birkaç hafta sonra kendiliğinden dökülecektir. Bu konuda endişe etmenize gerek yoktur.
8. Cilt kuruluğu
Yetişkinler gibi bebeklerde ve çocuklarda da görülebilen cilt kuruluğu, genetik faktörlere bağlı olarak gelişebilir. Ailede egzama ve alerjik rinit gibi hastalıklar varsa bebeğin cildinde kuruluk oluşabilir. Tedavisi ihmal edilirse, bu sorun yerini egzama gibi döküntülü hastalıklara bırakabilir.
Öneri: Bebeğinizin cildini temiz tutun ve banyo sonrasında uygun bir nemlendirici sürün. Onu aşırı sıcak ve soğuk havalardan koruyun. Cildini kurutan sabun ve şampuanlar kullanmayın.
9. Seborrhoeic dermatitis
Seborrhoeic Dermatitis aktif yağ üreten vücut bezlerinden kaynaklanır. Kaşıntıyla kendini belli eder. Deride, kırmızı ve pul pul döküntüler görülür. Bu döküntüler sık olarak; kaş, kafa derisi ve kulak arkaları gibi bölgelerde oluşur.
Öneri: 4-5 aylık bebeklerde genelde kendiliğinden kaybolan bir cilt sorunudur ve tedavi gerektirmez.
10. Almon lekesi (şarap lekesi)
Salmon lekesi yeni doğmuş bebeklerde görülür ve açık kırmızı beneklerden oluşur. Yüz, göz kapağı, dudak ve kaş arası gibi bölgelerde daha sıktır. Kan damarlarından kaynaklı olduğu bilinen bu lekeler; kabarık olarak ve kılcal damarların genişlemesiyle kendini gösterir.
Öneri: Bu lekeler genellikle iki yıl içerisinde iyileşir. İyileşmediği durumlarda mutlaka bir dermatologdan destek alın.
11. Toksik eritemi
Toksin eritemi yeni doğan bebeklerin hemen hemen yarısında görülen bir cilt sorunudur. Cilt döküntüleri şeklinde kendini gösterir. Zararsızdır. Genelde yeni doğan bebeklerde doğumdan sonra ilk birkaç gün içinde ortaya çıkar ve sıklıkla 1 hafta içinde kendiliğinden geçer. Döküntü olan yerlerde sarımsı veya beyaz küçük sert kabarıklıklar oluşur. Bazen bu kabarcıkların içi irin gibi görünen bir sıvıyla dolabilir. Bazense sadece kızarık bir bölge oluşur. Nedeni tam olarak bilinmez.
Öneri: Bulaşıcı değildir ve tıbbi bir tedavi gerektirmeden kendi kendine geçecektir.
Hazırlayan: Başak DOĞRU