Dikkat ederseniz doğum tercihleri dedik, doğum planı demedik. Doğumu, doğal akışına bırakmanın en sağlıklı olduğu felsefesini savunun bir yayın olarak "plan" kavramını sildik attık. Neden mi? Doğum planı deyince aklınıza önce oda süsleri, fotoğrafçı, şık bir gecelik-sabahlık, bebek odası hazırlığı ve belki de planlı bir sezaryen geliyor olabilir. Oysa doğum demek, bebeğinizle kavuşacağınız an demek aslında. Bebeğinizle kavuşma anının güzelliğine odaklandığınızda, işte o zaman fotoğraflarda güzel çıkmaya çalışmanızın da çok anlamı kalmıyor. Siz o kavuşma anının öncelikle doğanıza uygun, huzurlu ve sağlıklı olmasını isterseniz, tercihleriniz de bu doğrultuda değişmeye başlıyor ve zaten otomatik olarak fotoğraflara da sadece annelik güzelliğiniz yansıyor. Poz verdiğiniz yapay bir fotoğrafın yerini, ağzınızın kulaklarınıza vardığı, ama belki de bir yandan da gözyaşlarına boğulduğunuz, bebeğinizle ten tene temas kurduğunuz doğal bir fotoğraf karesi alıyor. O halde gelin, doğum şekliniz ne olursa olsun, sağlıklı, pozitif, muhteşem ve coşkulu bir doğum anı için doğumda tercihlerinizin neler olabileceğini Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı ve Keşkesiz Doğum Eğitmeni Dr. Hakan Çoker'in önerileriyle bir gözden geçirelim.
Hangi hastanede doğum yapacaksınız?
Doğum yapacağınız hastane doğum şeklinizi ve alacağınız hizmeti çok değiştiriyor. Devlet hastanelerinin ücret avantajı varken, SGK anlaşmalı hastanelerde ek bir ücret ödeyerek tek kişilik odalarda doğum yapmayı garantileyebilirsiniz. Ancak SGK anlaşmalı hastaneler arasında hem ek ücretler hem de yoğunluklar açısından çok farklar olduğunu unutmayın. SGK anlaşmasız hastanelerin ise ücretleri yükselirken sundukları hizmet, tek kişilik odalar ve daha kalabalık kadrolarla sundukları hizmetler avantajlar arasında yer alıyor.
Doğum anında yanınızda kimlerin olmasını istiyorsunuz?
Doğum anı mahremiyet demektir. Odada bulunacak ve sizin tercih etmediğiniz her bir ek kişi bu mahremiyeti bozar. Eğer eşiniz sizinle birlikte doğum eğitimlerine katıldıysa en büyük destekçiniz olabilir. Doğumda hastaneye kalabalık bir şekilde gitmeniz, doğuma odaklanmanızı olumsuz etkileyeceği için istemeseniz de sezaryen olasılığını arttırır. Yanınıza destek olarak kimi alırsanız alın bu kişi öncelikle; doğuma inanan, korkuları olmayan, stres yaratmayacak ve özellikle yargı/yorum yapmayacak biri olmalıdır. Tıpkı bir düğün gibi tercihlerinizi bugün yapmazsanız, doğumda istemediğiniz onlarca kişi ile uğraşmak zorunda kalabilirsiniz.
Profesyonel birebir destek alacak mısınız?
Birebir doğum desteği ülkemizde de tanınmaya başladı. Birebir kesintisiz destek alan hamilelerde sezaryen ve müdahale oranlarının yüzde 50 azaldığı kanıtlandı. Bu desteği veren kişiler arasında ebeler, doula'lar ve doğum psikologları sayılabilir. Hangisinin size daha uygun olduğunu araştırma görevi sizindir. Bunun için en uygun aylar hamileliğin ortasıdır. Bu kişilerden biri veya birkaçıyla çalışmaya karar verdiğinizde ilk yapacağınız iş, bunu doktorunuzla derhal paylaşmak olmalıdır. Bazı doktorların veya hastanelerin bu kişilerle çalışmanıza izin vermedikleri bilinen bir gerçektir. Bu durumla son anda karşılaşmamak adına bu konuları doktorunuzla ilk fırsatta konuşmanız doğum tercihlerinizi belirlerken yardımcı olacaktır.
Doğumun kendiliğinden başlamasını istiyor musunuz?
Tıbbi bir engel yoksa doğumun kendiliğinden başlaması, Dünya Sağlık Örgütü Sağlıklı Doğum Önerileri arasındadır. Bu doğumların daha sağlıklı ve kolay olduğu yönde veriler vardır. Ancak bazen değişik nedenlerle hastaneye yatırılarak doğumun başlatılması veya planlı sezaryen önerilebilir. Bu konuda sizin tercihiniz nedir? Detaylı ve yeterli bir doğum bilgisine sahip olmak için doğuma hazırlık kurslarına gitmiş olmak avantaj olacaktır.
Miad aşımı durumunda ne kadar beklemek istiyorsunuz?
Normal doğum sınırları 38-42 hafta arasındadır. Tıbbi bir neden yoksa 41 hafta dolmadan doğumun başlatılması için hastaneye yatış önerilmez. Bu konudaki tercihlerinizi şimdiden belirlemeniz, doğumun son günlerinde karar vermenizi kolaylaştıracaktır.
Rutin müdahalelerin yapılmasını istiyor musunuz?
Lavman, perine traşı, su kesesinin erken açılması, aç bırakma, doğumu tıbbi neden olmadan hızlandırma, epizyotomi yani vajinal kesi gibi uygulamalar ülkemizde rutinde çok kullanılabilen uygulamalardır. Bu konudaki tercihlerinizi belirlemeniz, doğum kararlarına aktif katılımınızla mümkündür. Burada tercihlerinizi iletirken dikkat etmeniz gerekir. Doğumda hiçbir plan olamayacağı ve öngörülemeyen birçok şeyle karşılaşılabileceği için "İstemiyorum" gibi bir kelime ile doktora gitmeniz uygun değildir. Bunun yerine "Mümkün olduğunca tercih etmiyorum" cümlesi doktoru rahatlatacaktır. Çünkü bunun anlamı "Gerekli doğum olduğunda yapılmasını elbette kabul ediyorum ve sağlık çalışanlarına yardıma hazırım" olacaktır ki, bu da sağlık çalışanlarını rahatlatacak bir cümledir.
Doğumda hafif sıvı ve katı gıdalar yeme özgürlüğü istiyor musunuz?
Tüm doğum dernekleri rehberlerinde hamilelerin doğum sırasında hafif sıvı ve katı gıdalar alabileceği önerisinde bulunur. Bu, hamilenin ihtiyacı olan sıvı ve enerji açlığı için gereklidir. Ancak gittikçe azalsa da hala doğum boyunca rutin aç bırakan uygulamalara şahit oluyoruz. Bu konudaki tercihinizi bugünden belirleyip, konuşmalısınız.
Hangi pozisyonda doğum yapmak istiyorsunuz?
Biliyorsunuz ülkemizde kültürel açıdan doğumların büyük çoğunluğu doğum masasında gerçekleşir. Oysa bazı aileler rahat edecekleri doğal pozisyonlarda doğumu tercih edebilirler. Siz ne istiyorsunuz? Aktif doğum pozisyonlarını biliyor ve tercih ediyor musunuz? Doktorunuz bu pozisyonlara alışık mı ve tercih ediyor mu? Bunlar doğum öncesi tercihleriniz ve konuşacak konularınız arasında yerini alabilir.
Size rehberlik edecek bir kursa mutlaka katılın
Tercihleriniz için birçok bilgiye ihtiyaç duyacağınız bir gerçektir. Bu bilgileri doktorunuza sorabilirsiniz. Ama daha kolay ve uygun olanı, size tercihlerinizle ilgili rehberlik yapacak tüm bilgilerin sunulduğu bir doğuma hazırlık kursuna katılmaktır. Bu kurslar özel olarak düzenlendiği gibi birçok devlet hastanesi ve özel hastanede de ücretsiz verilmeye başlanmıştır. Ama burada önemli olan, tüm bilgilerin ve seçeneklerin size tarafsız ve en geniş hali ile anlatılmasıdır. Bu kurslara eşli katılım, doğum sırasındaki destek için çok önemli olacaktır.
Doğumda suyu kullanmak veya suda doğum istiyor musunuz?
Ülkemizde suda doğumlar yaklaşık 8 yıldan bu yana gittikçe artan oranlarda uygulanıyor. Tüm doğum dernekleri doğumda suyun rahatlatıcı olarakkullanılması konusunda hemfikirler. Suda doğumun ise belirli koşullarda ve mutlaka aile bilgilendirmesinin tam yapılması sonrasında tercih edilmesini istiyorlar. Suda doğum istiyorsanız buna uygun eğitim almanız gerektiğini ve uygun koşullardaki bir hastaneyi tercih etmeniz gerektiğini unutmayın.
Doğumda eşinizi yanınızda istiyor musunuz?
Her ailenin bu konuda değişik fikirleri olacaktır. Birlikte doğuma hazırlık kurslarına katılan ailelerin çoğu doğum anında da bebeklerini birlikte karşılamak istiyorlar. Bu konudaki tercihlerinizi ve doğum yapacağınız hastanede bunların karşılanıp karşılanamayacağını şimdiden araştırın.
Doğumdan sonra kordon kesme zamanı olarak tercihiniz var mı?
Eskiden doğumdan sonra kordon hemen kesilirken, son tıbbi yayınlar, kesmeden önce en az 1 dakika beklemenin bebek kansızlığını önlediğini bildiriyor. Bu konudaki tercihiniz nedir? Ne zaman kordon kesilsin? Bu tercihinizi de doktorunuza önceden bildirmelisiniz
Doğumdan hemen sonra bebeğinizin kucağınıza çıplak halde bırakılmasını ve ilk bakımlarının orada yapılmasını istiyor musunuz?
Tüm doğum rehberleri bunun uygulanması konusunda istekli ailelere destek olunmasını savunuyor. Bunun karşılığı klasik olarak kordonun kesilerek, ilk bakımlarının başka bir masada yapılması ve bebeğin anneye kısa bir süre gösterilerek doğum bitene kadar başka bir odada bekletilmesidir. Sizin tercihiniz hangisidir? Bu tercihinize uygun hizmet alabilecek misiniz? Hastanede bu tercihinize destek verecek yeterli personel var mı? Bu bilgiler olmadan sadece istemeniz bir çözümden çok, yeni bir sorun yaratabilecektir.
Tercihlerinizi ne zaman belirlemeli ve doktorla konuşmalısınız?
Birçok aile doğumdaki tercihlerini ve doktor kararlarını hamileliğin son haftalarına bırakarak çok geç kalıyor. Bunların öğrenilmesi ve kararların en geç 28-32 hafta arasında bitmesi çok önemlidir. Böylece gerek sağlık profesyonellerinin gerekse sağlık işletmelerinin sizin tercihlerinizi karşılayıp karşılayamayacağını erkenden öğrenme ve önlem alma şansınız olacaktır .
Tercih yapmazsanız ne olur?
Hastane veya doktorun rutin uygulamaları, sizin doğumda karşılaşacağınız şeyler olacaktır. Böyle bir kararda bile en azından hastane rutinlerinizi öğrenerek, az çok sizi nelerin beklediğini öğrenebilirsiniz.
Bebeğin ilk bakımlarında yer alan K vitamini ve aşılar gibi uygulamaların ne zaman yapılmasını tercih edersiniz?
Ülkemizde doğumda K vit uygulaması rutindir ve tıbbi olarak gereklidir. Ancak bunun bebek doğar doğmaz yapılması şart değildir. 2-3 saat sonra da yapılabilir. Ayrıca ağızdan verilen K vit gibi seçenekler de mevcuttur. Yine rutin uygulanan Hepatit B aşısı da bekleyebilir. Bu konudaki tercihleriniz nedir?
Sezaryen durumunda hangi anestezi tipini tercih edersiniz?
Genel anestezi kolay ve hızlı uygulanan ve uyuduğunuz bir anestezi şeklidir. Ama yan etkileri daha fazladır. Epidural anestezi ise belden kateter konularak bel altının uyuşturulduğu, ama sizin uyanık olduğunuz bir anestezi şeklidir. Ameliyat sonrası da daha konforludur. Siz hangisini tercih edersiniz?
Sezaryenin gerekli olması durumunda eşiniz ameliyathaneye girsin mi?
Eşleri ameliyathaneye alan veya almayan hastaneler vardır. Bunun için eşlerin doğum eğitimi alması önemli bir avantaj olacaktır. Bu konudaki tercihlerinizi şimdiden belirlemeniz uygun olacaktır.
Sezaryen sonrası bebeğinizin ameliyat boyunca kucağınızda kalmasını tercih eder misiniz?
Bu uygulamanın bir diğer adı Anne/Bebek Dostu Sezaryen'dir. Yani bebek ilk bakımların ardından, direkt anne kucağına konur ve orada kalır. Bunu tercih ederseniz uygulanıp uygulanamayacağını şimdiden doktorunuzla konuşun.
Hazırlayan: Zuhal EYÜBOĞLU