Kovid-19 salgınıyla birlikte başlayan sosyal izolasyon kurallarının hayatın doğal akışını önemli ölçüde değiştirdiği, sosyal mesafelerin artmasıyla beraber alınan tüm tedbirlerin toplumda aynı zamanda korku, kaygı ve çaresizlik duygularının artmasına neden olduğu belirtildi.
Bu süreçten en çok çocukların etkilenebileceğine dikkati çeken Psikoloji Bölümü uzmanları, bu dönemde çocuklarla iletişimin önemine vurgu yaparak alınması gereken tedbirleri 3 aşamada şöyle sıraladı:
- Yaşına uygun bilgiler verin: Birinci adımda çocuğunuza "koronavirüs" denince ne anladıklarını sorun. Bildiklerinden ne kadarının doğru, ne kadarının yanlış olduğunu tespit edin. Doğru bilgileri destekleyip, yanlış bilgileri düzeltin. Düzeltme sırasında verdiğiniz bilgiler, çocuğunuzun yaşı ve zihinsel gelişim evresine uygun olsun. Yaşına uygun yeterli bilgiler verin, bütün bir süreci anlamlandırmasını beklemeyin.
- İletişim kurması için cesaretlendirin: İkinci adımda çocuğunuzun kendi bakış açısından anlattıkları üzerine neler hissettiğini ifade etmesini isteyin. Korku ve kaygılarını dile dökmesi ve paylaşması için yüreklendirin. Bazı çocuklar duygularını paylaşma noktasında daha başarılıdırlar. Koronavirüs hakkında ne bildiğini öğrendikten sonra ne hissettiğini konuşmanız faydalı olacaktır. Özellikle 6 yaşından küçük çocuklar "hissin" ne olduğunu bilmeyebilirler. Bu nedenle, soruyu "İçinden ne geçiyor?" şeklinde de sorabilirsiniz.
- "Virüsün kontrol altında olduğu" mesajını aktarın: Üçüncü adımda virüsün nasıl kontrol altında tutulabileceğini konuşmak yararlı olacaktır. Çocuklar yaşadıkları korku ve kaygı ile birlikte çaresizlik hissedebilirler. Bu noktada kontrolümüzde olan durumları anlatmak çocuklar için rahatlatıcı bir etki sağlayabilir. Örneğin, "Virüsün bulaşmasını ve yayılmasını nasıl engelleyebiliriz?" konusu üzerine konuşabilirsiniz. Özellikle hijyen kurallarını hatırlatıp, neyi neden yapması gerektiği ile ilgili yaşına uygun düzeyde açıklamalar yapabilirsiniz.