Çocuğunuza resim sehpası, tebeşir tahtası, boya kalemleri, her tür boya, yapıştırıcı ve bunları toplayacak bir kutunun bulunduğu bir köşe hazırlayın. En önemlisi bu köşenin her zaman dağınık olmasına izin verin ki, çocuk istediği zaman çalışmaya kaldığı yerden devam edebilsin.
Çocuğunuzun resimlerini çaktırmadan, o uyuduktan sonra çöpe atmayın. Büyük bir dosya alın ve resimlerini burada saklayın. Sergileyin, paylaşın, kullanın. Şöyle ki resimlerini çerçeveleyebilir, onları evinizdeki eşyaları süslemekte kullanabilir ya da sevdiklerinize göndereceğiniz yılbaşı kartları vb. haline getirebilirsiniz.
Yaptığı resimleri "çok güzel" diyerek geçiştirmeyin, kullandığı renklerden, çizdiği çizgi ve şekillerden bahsedebilir, onun için neleri ifade ettiğini konuşabilirsiniz.
-Çocuğunuzun yanında " ay ben düzgün bir çizgi bile çizemem, çok kötüyüm onu hayatta yapamam" şeklinde ifadelerde bulunmaktan kaçının. Sonuçta çocuklar anne-babayı örnek alıyor. Siz ne kadar üretken olursanız o da sizden o kadar cesaret alacaktır.
-Çocuğunuzla birlikte sergileri ziyaret edin, ünlü resimleri inceleyin ve bunlar üzerinde fikir üretmesini sağlayın.
-Sadece boyalarla değil farklı materyallerle de çalışmasına teşvik edin, parlak renkli düz materyaller, şişe kapakları, yumurta kartonları, kumaşlar... Bunlarla evdeki bazı eşyaları süsleyebilirsiniz, ya da yeni ürünler ortaya çıkarabilirsiniz.
-Çocuğunuza asla boyama kitapları almayın, çünkü bu başkasının yarım bıraktığı çalışmayı tamamlatma zorunluluğundan başka bir şey ifade etmiyor. Daha çok serbest çalışmayı tercih ediyorlar.
Çocuklara neyi nasıl yapmaları gerektiğini söylemeyin, onun hayal gücünde at belki de sizin gerçek dünyada gördüğünüzle aynı olmayabilir. Ve sakın nasıl çizmesi gerektiğini göstermeyin. Duvarları ya da yerleri boyadığı için ona kızmayın aksine " ama resmini bu kağıda yaparsan ben onu saklayabilirim" diyerekten teşvik edin.