Çocuklarda en sık parmak emme, emzik veya uzun süreli biberon kullanma, dudak ve yanak ısırma, tırnak yeme, diş sıkma-gıcırdatma gibi ağız alışkanlıklarının görüldüğünü belirten Prof. Dr. Sepet, bu alışkanlıklarının belirli bir yaşta bırakılmadığı ya da önlenmediğinde hem süt hem de sürekli dişlerde sorun oluşturacağını söyledi.
Ağız alışkanlıklarının birçok hastalığa da neden olabileceğini belirten Prof. Dr. Sepet, "Ağız alışkanlıklarının süresi, gün içinde uygulanma sıklığı ve şiddetine bağlı olarak dişlerde kapanış bozuklukları, ön dişlerin kapanmaması, diş eti hastalıkları, konuşma bozukluklarına neden olabilmektedir. Bu alışkanlıkların çoğu genellikle fark edilmemekte ya da anne-baba tarafından önemsiz olarak kabul edilmektedir. Klinik muayenede 3-5 yaşlar arasındaki çocuklarda ağız alışkanlıklarının saptanarak sürekli dişler sürmeden önce ortadan kaldırılması son derece önemlidir" diye konuştu.
AİLELER NE YAPMALI, NASIL DAVRANMALI?
Ağız diş sağlığını bozan alışkanlıkların önlenmesinde ailelere büyük rol düştüğünü ifade eden Prof.Dr. Sepet, "Ailelerin bu konuda bilgi sahibi olması gerekir. Bebeklerde emme içgüdüsünü tatmin eden ve bebeğe güvende olduğu hissini veren emziğin anatomik formda olması ve bebeğin ilk dişlerinin sürmesinden itibaren (6-8 ay) emzik kullanımının yavaş yavaş azaltılması gerekir" ifadelerini kullandı.
Sepet, "Çocuklarda ağız alışkanlıklarının önlenmesinde çocuğun istekli olmasının yanı sıra diş hekiminin ve ailenin çocuğa destek olması ve motive etmesi son derece önemlidir. Aileler bu alışkanlıkları olan çocuklarına sert tepkiler vermemeli, ceza ve kısıtlayıcı yöntemler uygulamamalı. Bazı durumlarda psikolojik destek alınması önerilir. Çocukların iyi davranışlarının övülmesi ve ödüllendirilmesi kötü davranışları önlemek için iyi bir yöntem" dedi.