Bebekler için ilk 12 aylık dönemde en etkili keşif aracı ağızlarıdır. Bu yüzden her bulduklarını ağızlarına götürür, emer, ısırır bulduklarını ağızla yalarlar. Bu durumsa anne-babaları hem mikrop kapıp hastalanacak endişesiyle hem de sürekli salya akıtmaları nedeniyle rahatsız eder. Bebeklerin bu hareketlerinin gelişimlerinin göstergesi olduğunu ve kısıtlanmaması gerektiğini söyleyen Medical Park Uşak Hastanesi'nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Musa Ersoy, bakın bu konuda başka neler anlatıyor.
Bebeklik dönemi
Çocukların ilk yaş gününü kutladığı güne kadar geçen döneme 'bebeklik dönemi' diyoruz. Psikososyal gelişimi açısından 0-12 aylık dönem, gelişimin ilk evresi (oral dönem-ağız dönemi) olarak kabul edilir. Oral dönemde temel haz kaynağı emmedir. Emme, pasif ve bağımlı bir davranış olup, bebek açısından doğuştan kazanılmış bir özelliktir. Bebeklik döneminde ağız; gerek gereksinimler, gerek doyumlar, gerekse de dış çevre ile ilişki kurmakta kullanılan bir organdır. Bu sebeple 0-12 aylık dönemde bebekler için vücudun en duyarlı bölge ağızlarıdır.
Ağız yoluyla keşif
Bebekler, küçük dünyalarında her şeyi ağızlarıyla kontrol eder, buldukları her şeyi ağızlarına alırlar. Bu durum, aslında olumlu bir gelişmedir. Bebeğin etrafıyla ilgili olduğunu gösterir. Bebek, parmaklarını kullanmakta henüz ustalaşmadığı için eline aldığı nesneleri daha iyi incelemek amacıyla ağzına götürür. Dikkatini çeken, yakalayabildiği objeleri ağızlarına alarak yorum yaparlar; dudaklarıyla dokunur, diliyle tadar, diş ve damaklarıyla ısırarak yeni şeyler öğrenirler. Dişlerin çıkması ile birlikte ısırma dürtüsü gelişir. Pasif dönem artık aktif hale dönüşür ve bebek bundan zevk almaya başlar. Annenin irkilip göğsünü çektiğini algılayarak bu isteğini kontrol etmeyi öğrenir. Böylece annesini ve çevresini etkilediğini görüp ayrı bir varlık olduğunu algılar. Bebek zamanla diğer duyularını ve organlarını kullanma yeteneğini geliştirir.
Yasaklamayın, doğru oyuncak seçin!
Bebekler objeleri ağızlarına alarak yeni şeyler öğrenirler. Bu nedenle etraflarındaki her şeyi uzaklaştırmak yerine onların yaş gruplarına göre sağlıklı ve güvenli nesneleri bulundurmak gerekir. Bu amaçla hazırlanmış çok çeşitli oyuncaklar bulunur. Oyuncak seçiminde ve temizliğinde bazı noktalara dikkat etmek gerekir. Oyuncaklar küçük veya keskin kenarlı olmamalı ve yeterince sağlam olmalıdır. Bebek sağlam olmayan oyuncakları kesip parçalayıp bu parçaları yutarak boğulabilir. Oyuncaklar, bebeğin zehirlenmesine neden olabilecek boya ve kimyasal maddeler içermemelidir. Unutmayalım ki bebek her oyuncağı ağzıyla tanımak ve tatmak ister. Bu yüzden yasaklar koymayın! Oyuncak seçiminde güvenilirliği kanıtlanmış malzemeler kullanan kaliteli markalar seçilmelidir; az ama kaliteli oyuncak! Hasta olur endişesi taşımayın! Bebeğin ağzına götürdüğü şeylerden mikrop kapma olasılığı anne-babaları tedirgin eder. Ancak bu durum düşünüldüğü kadar tehlikeli değildir. Çünkü çoğunlukla hastalıklara toz değil, mikroplar (virüsler, bakteriler) neden olur. Bu nedenle çocuğunuz oyuncaklardan sakınmak yerine, çocuğunuzun hasta çocuklarla oyuncaklarını paylaşmamasına dikkat etmeniz, ellerini ve oyuncaklarını düzenli olarak yıkamanız önemlidir. Bez oyuncaklar haftada bir kez çamaşır makinesinde, plastik oyuncaklar gün aşırı elde veya bulaşık makinesinde, bu şekilde yıkanamayan oyuncaklar ise sabunlu su ile temizlenmelidir.
Hazırlayan: Işıl Evrim AKGÜN