Kağıt ve hatıra para toplayarak bu merakını sürdüren ve saat koleksiyonu içerisinde nadide bir eşya da bulunan 71 yaşındaki Duman, üzerinde tamamen işlemeli bir kapak ve onun da üzerinde kümbetsi sert bir deri koruma kapağı olan 1800'lü yıllara ait el yapımı "piryol" adı verilen saatini özenle koruyor. Duman'ın aynı zamanda üzerinde tuğra ve işlemelerin olduğu Osmanlı dönemine ait sigara ve sigara kutularının bulunduğu vitrini de oldukça ilgi çekiyor. Duman'ın, koleksiyonunda en değerli parçalar arasında gördüğü, "Her kartın bir anısı var" dediği Ankara kartları ile 1926 yılında çıkan ilk piyango bileti de yer alıyor. Pek çok dergide koleksiyonculukla ilgili yazıları yayımlanan, öğrencilere ders veren ve "Toplama Merakı" ile "Türkiye Cumhuriyeti Hatıra Paraları" adlı iki de kitap da çıkaran Duman, Kızılay Menekşe Sokak'ta bulunan mütevazı dükkanında bu işin meraklılarına 60 yıldır hizmet veriyor.
'ÖMRÜM PULLARLA GEÇTİ'
Duman, kendisinde bu merakın 7-8 yaşlarında pul toplayarak başladığını, daha sonra 15 yaşında Kızılay'da bir pulcu dükkanında çırak olarak işe girdiğini söyledi. "Ömrüm pullarla geçti. Belki bendeki pul sayısı dünyada hiç kimsenin elinden geçmemiştir" diyen Duman, 1975'ten sonra kağıt, madeni ve hatıra para koleksiyonu da yapmaya başladığını ifade etti. Duman, saat koleksiyonu içerisinde İngiliz yapımı özel bir cep saatinin de bulunduğunu söyledi. Hala çalışır vaziyette olan saatin içinin altından oluştuğunu aktaran Duman, "Minesi sağlam. 1800'lü yılların ürünü. O devirde uçak yok. İnsanlar at ve develeri kullandığı için saatin muhafazası çok iyi yapılmış. Islanıp, yere düşme ihtimaline karşı kaç kat muhafaza edilmiş. Başlı başına koleksiyon parçası" dedi. Vedat Duman, koleksiyonunu yaptığı hatıra paraların 1970 yılında Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü tarafından basılmaya başladığını söyledi. Her paranın bir tarih taşıdığını vurgulayan Duman, malzemesi altın, gümüş ve nikelden oluşan, üzerinde hayvanlar, çiçekler ve uçak gibi şekiller olan bu paraların çok güzel hediye alternatifi sunabileceğini dile getirdi.
TERAPİ GİBİ GELİR
BU işin insanı rahatlattığını vurgulayan Duman, koleksiyonculuğu şu sözlerle anlattı: "Mesela 10 liraya 100 damgalı pul alırsınız, onlarla bir gün uğraşırsınız. Onları pul defterine dizersiniz, terapi gibi gelir. Tabii ki herhangi koleksiyona bakmak da insanı çok rahatlatır. Saatlerce onlara bakarsınız, günün nasıl geçtiğini anlamazsınız. Stresten uzak olursunuz, adeta moraliniz yerine gelir. Koleksiyonculuk insanın ömrünü uzatıyor. Ben şahsen içindeyim. Para harcamaya gerek yok. İçtiğim gazoz kapaklarını biriktirdim. Bedavadan koleksiyon da yapabilirsiniz. Telefon kartlarını yaparsınız. Para vermeden koleksiyon yapmak ne kadar güzel bir şey."