Antalya Valiliği'nin 130 kişinin usulsüz dinlenmesi olayı ile ilgili dönemin Emniyet Müdürleri Dr. Ali Yılmaz ve Mustafa Sağlam hakkında 'soruşturma izni' vermesinden sonra ilginç ayrıntılar ortaya çıkmaya başladı.
BİLGİSİZ AMA YETKİLİ
Olaylarla ilgili "Bilgim ve talimatım yoktur" diye İl İdare Kurulu'na beyanda bulunan ve buna rağmen hakkında soruşturma izni verilen ve dava yolu açılan dönemin Antalya Emniyet Müdürü Dr. Ali Yılmaz'ın görev yaptığı 2009-2012 yılları arasında A Takımı'nda yer alan ekibinin bir çoğunun FETÖ davası sanığı olması dikkat çekti.
EKİBİNE AĞIR SUÇLAMA
Yılmaz'ın Antalya'ya atanması ile beraberinde göreve başlattığı ve usulsüz dinlemelerde adı geçen dönemin İstihbarat Şube Müdürü Yavuz Dölek geçtiğimiz hafta FETÖ davası ile ilgili İzmir'de gözaltına alındı. Dönemin Asayiş Şube Müdür Yardımcısı ve dönemin Emniyet Müdürü Mustafa Sağlam döneminde de Asayiş Şube Müdürü olan Nurullah Güler, dönemin Terörle Mücadele Şube Müdürü (TEM) Murat Coşkuner ve Personel Şube Müdürü Hakan Güler de FETÖ'cü oldukları gerekçesiyle 15 Temmuz'dan sonra yapılan operasyonlarda tutuklandı. Ali Yılmaz'ın A takımında yer alan dönemin Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Halis Çevik ise FETÖ üyesi olmak suçlamasıyla iki yıldır aranıyor.
İZMİR'DE DE ÇIKTI
Eski Antalya Emniyet Müdürü Ali Yılmaz döneminde Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürü olan ve daha sonra İzmir'e atanan Mehmet Erikoğlu'nun ekibin elebaşı olduğu iddia ediliyor. Meslekten ihraç edilen ve hakkında bir çok soruşturma dosyası bulunan Erikoğlu'nun 2014 yılında dönemin İzmir Milletvekili Başbakan Binali Yıldırım'ın akrabalarına kumpas kurmak amacıyla 'TCDD İzmir Liman İşletme Müdürlüğü'ne yönelik 'ihaleye fesat operasyonunu' başlatan isim olması dikkat çeken başka bir ayrıntı olarak gösteriliyor. Erikoğlu'nun ise halen FETÖ davasından arandığı, muhtemelen yurt dışına kaçtığı belirtiliyor.
HABERSİZ KUŞ UÇMAZ
Ali Yılmaz, hakkında verilen soruşturma izni kararından sonra sosyal medya hesabından, "Sistem olarak emniyette iletişimin dinlenmesi kurallara bağlıdır. Emniyet Müdürleri bunun ayrıntısını bilmez, bilemez. Yetkililer bilir" demişti. Oysa, Ali Yılmaz'ın bir ilin yetkili emniyet müdürü olarak ekibinden bi haber olmasının mümkün olmadığı, Antalya Valisi Münir Karaloğlu'nun imzaladığı İl İdare Kurulu kararında yer alan, "Her ne kadar 'bilgim ve talimatım yoktur' şeklinde beyanda bulunsa da bilgi üretim yeri olan istihbarat şubelerinde üretilen bilgilerin geri dönüşünün muhakkak sağlandığı, bunun gereğinin de İl Emniyet Müdürü'nün bilgisi ve talimatıyla yapılması gerektiği, usulsüz dinlemelerden haberinin olmamasının mümkün olmadığı" ifadesi ile ortaya konmuştu.
SAÇAN'IN İDİASI
Eski Polis Müdürü Adil Serdar Saçan'ın verdiği röportajlarda, Mustafa Sağlam ile ilgili şu ifadesi dikkat çekiyor. Saçan röportajında, "1978 yılında Polis Koleji'nde Işık Evleri'nin müdavimleri vardı. 1980'de Ramazan Akyürek, Ali Osman Kahya, Mustafa Sağlam, Kadir Esir sınıf komiserimiz oldu. Bu isimlerin hepsi FETÖ'den tutuklu şu anda. Sonra Polis Akademisi'ne geçtik, orada saflar keskinleşti. Bir akşam 'Parti var, kızlar var' diye aldılar götürdüler bizi Işık Evleri'ne.... " diyerek emniyet içindeki FETÖ yapılanmasına dikkat çekmişti.
SAĞLAM'IN KRİPTOSU
Eski Antalya Emniyet Müdürü Dr. Ali Yılmaz'dan sonra göreve atanan ve hakkındaki soruşturma kararı bir türlü tebliğ edilemeyen eski Emniyet Müdürü Mustafa Sağlam'ın da aynı ekipten bir çok isimle çalışmayı sürdürdüğü ifade ediliyor. FETÖ davasının tutuklu sanıklarından Nurulllah Güler'in, Sağlam döneminde Asayiş Şube Müdürü olması polis teşkilatı içindeki FETÖ'cü yapılanmayı gözler önüne sermeye yetiyor. Sağlam döneminde KOM Şube Müdürü olan ve A Takımı'nın kripto isimlerinden Şuayip Ünal hakkında da FETÖ operasyonları kapsamında yakalama kararı verilmesi iddiaları güçlendiriyor. Sağlam'ın 15 Temmuz darbe girişimi öncesi Cezayir'e gittiği ve bir daha geri dönmediği belirtiliyor. Öte yandan Sağlam'ın bir oğlunun İstanbul, diğerinin ise Marmaris'te (Aksaz Deniz Üssü) deniz subayı oldukları öğrenildi.