Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SEVİLAY YAZIYOR SEVİLAY YÜKSELİR

Seyfi Oktay ve Alevilik üzerine...

Demiştim ki gayet açık ve net; "Suç bireyseldir. Eğer varsa Seyfi Oktay'ın bir kabahati buna, 'Bu gözaltı Alevilere karşı yapılmış bir psikolojik harekettir' diyerek sayıları 15 milyonu bulan bütün bir Alevi toplumunu ortak edemezsiniz! Ayrıca ne kadar sevilse de, ne kadar saygı görse de Oktay'ı, bu camianın adeta sembolü haline gelmiş Pir Sultan Abdal'a benzetemezsiniz!"
Geçen cuma kaleme aldığım bu yazıyla ilgili inanılmaz bir reaksiyonla karşılaştım. Posta kutum doldu taştı o gün! Kimi okurlarım, "Çok yerinde ve doğru bir tespit" derken, kimileri de, "Bu yazıyı yazan insanın Alevi olduğuna inanmıyorum! Gerçekten öyle misin? Alevi olan biri nasıl böyle objektif yaklaşım sergileyebiliyor" dedi.
Kimileri de hakaret etti bol bol...
Niye? Çünkü ben bir yanlışın koca bir toplumun üzerine kalmaması için yüreğimi koyuyorum ortaya.
Niye, Çorum'da, Maraş'ta, Malatya'da ve Gazi Mahallesi'nde Alevileri katleden Ergenekon zihniyetine karşı direniyorum! 'Alevilerin onlarla işi olmaz arkadaş!' diyorum...
Niye? Çünkü hukukun üstünlüğüne ve bağımsız olması gerektiğine inanıyorum. Hiç kimsenin ama hiç kimsenin yargıya müdahale etmemesi gerektiğini savunuyorum. "Bırakın bunun hukuken suç olup olmadığını bir yana, yanlıştır her şeyden evvel! Etik değildir" diyorum.
Yazıyor bir okurum; "Seyfi Oktay ile ilgili yazınızda telefon bağlantılarıyla yargıyı etkilemiş diyorsun da, Cemil Çiçek'in, Cihaner'e, "Bu davayı açma!" demesine ya da Deniz Feneri Davası'nda Alman Elçisi'ne baskı yapmasına neden hiç ses çıkarmıyorsun?"
Kıyaslamaya bakın... Mantığa bakın... Yani diyor ki çok sevgili Özen C. "Ne var yani? Cemil Çiçek'in yaptığı yanlışın bir benzerini de Seyfi Oktay yapmış! Ne olmuş yani? Yapmışsa yapmış!"
Aha da yazıyorum buraya... Eğer Cemil Çiçek de böyle bir işgüzarlık yapmışsa yanlış yapmış kardeşim! Varsa eğer bu işgüzarlığının ispatı, kaydı, kuydu Sayın Çiçek de derhal istifa etmelidir! Hatta ve hatta siyasete veda etmelidir!
Dün SABAH'ın manşetinde okumuşsunuzdur herhalde Seyfi Oktay'ın teknik takibe takılan konuşmalarını... Üzüldüm. Hem de çok üzüldüm. Ne gereği vardı şimdi bütün bunların? Yakıştı mı yani sizce Seyfi Bey'e HSYK oluşumlarına müdahale etmek? Şimdi bütün bunların teknik olarak ispatı ortadayken ne diyeyim yani? "Hayır! Hayır! Seyfi Bey tamamen iyi niyetle hareket etmiştir. Yaptığı da fena bir şey değildir. Ayrıca ne var canım bunda? Sonuçta adam eski bir bakan. Müdahale etmişse de bir bildiği vardır!"
Bazı okurlar da tam abuk! Balık hafızalı! Diyor ki mesela Melahat M. "Sen kimsinnnn, Seyfi Oktay kim? Haddini bil! Onu sahiplenmemizin tek nedeni onun Aleviliğe verdiği destektir!"
Sordum cevap veremedi. "Neymiş desteği?" dedim... "O Adalet Bakanlığı koltuğunda otururken 37 canımızın Sivas'ta diri diri yakılmasını seyretmek mi? Ya da dava aşamasında güç onun elinde olmasına rağmen beceriksizliği sayesinde faillerin teker teker yurtdışına kaçması mı? Ne yapmış Seyfi Oktay Alevilik adına? Bakanlığı döneminde Aleviliğin ders kitaplarına girmesi için kendi partisinden olan Milli Eğitim Bakanı'na HSYK için yaptığı kulislerin aynısını mı yapmış? Ya da Cem evlerinin ibadethane sayılması için Diyanet İşleri Başkanı'na, 'Ya hocam şu bizim camianın taleplerine lütfen karşılık ver mi?" demiş?"

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA