Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan'a hitaben, "Allah aşkınıza. Hiç değilse bir kerecik olsun, bir dış gezinizde sadece erkeklerden değil de, kadınlardan oluşan bir ekiple seyahat ediniz lütfen!" yakarışlarımı hatırlıyorsunuz değil mi?
Ne oldu biliyor musunuz?
İnanılır gibi değil belki ama sonunda bu yakarışlarım karşılık buldu.
Atalarımız boşu boşuna dememişler, "Bir şeyi kırk kere söylersen olur" diye.
Oldu işte!
Vallahi billahi oldu!
Yaza yaza, söyleye söyleye sonunda en büyük hayallerimden birine kavuştum!
Gidiyoruz sevgili okurlarım.
Bir uçak dolusu kadın!
Ama bu uçak öyle Cumhurbaşkanı'nınki ya da Başbakan'ınki gibi 10-15 kişiliklerden değil yani.
Büyük büyük... En büyüklerinden.
Hani şu 200 koltuklu olanlardan!
Yanlış okumadınız! Evet! Allah izin verirse, aralarında benim de olacağım 200 kadın yarın sabah Avrupa'nın merkezi Brüksel'i fethetmek üzere havalanıyoruz!
Çünkü Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan Avrupa Parlamentosu'nda, "Turkish Women on their Path towards the EU" başlıklı konferansta Türk kadınını anlatacak. Yani bizi anlatacak. Oraya gidebilenleri ve gitmese de gönülleri orada olan Türkiye Cumhuriyeti'nin kadınlarını...
Bunun için işte aralarında Sertab Erener, Caroline Koç, Ajda Pekkan, Çiğdem Simavi, İnci Aksoy, Nazan Öncel, Gülseren Onanç, Kezban Hatemi, Nilüfer Bulut gibi birbirinden önemli simaların yer alacağı biz kadınlar da orada olacağız.
Ve başımız dik, "Eyyy Avrupa Parlamentosu. İşte birliğinize almamak için kırk dereden kırk su getirdiğiniz Türkiye'nin çağdaş kadınları. İşte çağdaş Türkiye, işte biz!" diyeceğiz.
Küçük bir not: Bu arada size şaka gibi gelebilir ama içimizde tek bir erkek var! O da Türkiye Cumhuriyeti'nin kadınına Avrupa'yı birlikte fethetmenin yolunu açan AB'den sorumlu bakanımız Egemen Bağış. Şimdi bazılarınızın, "Allah yardımcısı olsun adamcağızın!" dediğini duyar gibiyim. Ama bunu diyenler fena halde yanılacak! Çünkü bize bu imkânı yaratan, yani Türkiye kadınlarının Avrupa'nın merkezinde boy göstermesine olanak sağlayan Bağış'ın bu müthiş jestini katiyen karşılıksız bırakmayacağız! Şunu yapacağız: Brüksel çıkarması organizasyonunun her anında emeği olan eşi Beyhan Bağış'la, "İki tam gün geçirebilsin" diye aramızda imza toplayıp, Başbakan'a çıkacağız!
Bir küçük not daha: Hıncal Abi... "Bu kız yine ayrımcılık yapmış! Şuna bir çakayım falan" deme sakın! Abisi lütfen. Senden bu müthiş organizasyon için köstek değil, bir destek yazısı bekliyoruz. Mesela şöyle bir cümle ile başlayan; "Sizinle gurur duyuyorum kızlar!" Haa? Olur mu?