Bu bir spor yazısı değildir. Bu Avrupa Birliği'ne girme savaşı veren Türkiye'de, Fransız İhtilali'nden bu yana uygar yaşamın olmazsa olmaz şartı ifade özgürlüğüne ısrarlı ve kararlı şekilde darbe indirmek isteyenlere karşı açılmış bir savaştır.
Bu Hıncal Uluç'un savaşı değildir. Bu Türk medyasının, Türk insanının düşüncelerini özgürce ifade edebilme hakkına kastedenlere karşı, tıpkı "İnsanca maç seyretme hakkı" mücadelemde olduğu gibi, tek başına olduğum, bırakıldığım bir baş kaldırı, bir isyandır.
Bu, tüzüklerinde kahraman kahraman ifadelerle kuruluş amaçları belirtilen, kendi meslek derneklerim, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin zerre umursamadığı, aldırmadığı, bu benim meslekdaşım köşe yazarları ve yorumcuların "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" diyerek kenarda "Ölü" sessizliğinde durduğu, bir kavgadır..
***
RTÜK, Lig TV'den sonra NTV'yi de Hıncal Uluç'u susturma konusunda uyardı. Suçu işleyen (!) Hıncal.. Cezayı ödeyecek olanlar, NTV ve sunucusu Kenan Onuk..
Bu nasıl adalettir, söyleyecek bir, tek bir hukukçu çıkar mı?.
Türk anayasası "Cezalar şahsidir" derken, Hıncal'ın söyledikleri yüzünden Kenan Onuk'a nasıl ceza verilir. NTV nasıl tehdit edilir?.
Ana mesele hukuk, mesele adalet değil.. Tek amaç RTÜK'ü eleştiren Hıncal Uluç'u susturmak .. TV'lere baskı yapılıyor ki, Uluç'u konuşturmasınlar..
Türkiye'de Kuvvetler Ayrımı ilkesi vardır, Yürütme yargıçlık yapamaz.. Üç beş bürokrat oturuyorlar, neyin suç olduğuna karar verip, tehditler yağdırıyorlar.
Pazartesi gecesi 90 Dakika öncesi, RTÜK emri ile, RTÜK bildirisi yayınlandı. Bildiride, suç olduğu iddia edilen sözlerimin hepsi tekrar edildi. Dünya üzerinde hangi kurul, yayını suç oluşturan sözlerin yeniden yayınlanmasını ister..
Sözlerim Ersun Yanal'a hakaret ise eğer, bu suç, bir defa da RTÜK'ün emri ile hem ekranda yazı geçerek, hem de okunarak iki defa daha işlendi.. Komikliğe bakar mısınız?.
Sanki anayasayı durmadan ihlal etsin diye kurulmuş RTÜK adlı kurumun, NTV'ye gönderdiği sansür belgesini de harfine dokunmadan burada yayınlıyorum..
Avrupa Birliği için yırtınanlar, Avrupa Birliği'nin temeli, ifade özgürlüğüne bu açık saldırıyı bir kez daha değerlendirsinler diye..
***
Kuruluşunuzun 11 Ekim 2004 tarihinde yayınladığı "90 Dakika" adlı programda; Ersun Yanal'ın kurduğu takım üzerine eleştiriler yapılırken Gazeteci Hıncal Uluç'un özellikle Hakan Şükür gibi iyi özelliklere sahip bir futbolcunun Milli Takım'da olmamasının sebebini "Tekniktir" diye açıklayan Milli Takım Teknik Direktörü Ersun Yanal için "Ersun Yanal. Türk kamuoyuna yalan söylüyor. Tekniktir diyerek yalan söylüyor." ifadesini kullandığı ve program süresince de ".. Ersun Yanal, Yunanistan maçından başlayarak, Komplolar, yalanlar, düzenler, dolanlar içindedir... Böyle aptalca gerekçelere benim inanmamı bekleme hakkı yok. Türk Milli Takım Teknik Direktörü'nün.. ama tekniktir, ben başka taktikle oynuyorum... gönlümdeki kadroda var, içimdeki bilmem ne de var. Galatasaray camiasını uyutma, medyayı aldatma, kamuoyuna yanlış bilgiler verme.. Erkekçe çıksın, gerçek sebebini söyleyebiliyorsa söylesin, maçası sıkıyorsa diyorum. Yalan söylemesinden belli ki korkuyor açıklamaya.. Ben Ersun Yanal'ın Türk kamuoyuna yalan söylediğini, son Türk'e inandırıncaya kadar bu savaşı sürdüreceğim. Ne zaman ki Efsun (Buradan itibaren geçen Efsun ifadesi bana değil, RTÜK avukatlarına aittir. Harf düzeltmeden yayınlama sözü vermiştim de.. Ayrıca işi ne derece ciddiye aldıklarını da düşünebilirsiniz..) Yanal yalandan vazgececek. Benim Efsun'la. Hakan'la sorunum yok. Benim itirazım yalana. Dünyanın en büyük ayıbı yalandır... Efsun Yanal mertçe erkekçe ortaya çıkana kadar, ben konuşmalarımı ve yazmalarımı sürdürmeye devam edeceğim. Ben teslim olmadım".. şeklinde ifadelere yer verilmek suretiyle 3984 sayılı Kanunun 4756 sayılı Kanunla değişik 4 üncü maddesinin (ı) bendinde belirlenen "Kişilerin manevi şahsiyetlerine eleştiri sınırları ötesinde saldırıda bulunulmaması.." ilkesinin ihlal edildiği Üst Kurulca tespit edilmiştir.
Kuruluşunuzun, 3984 sayılı Kanunun 4756 sayılı Kanunla değişik 4 üncü maddesinin (ı) bendini ihlali nedeniyle 33 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre uyarılmasına, İhlalin tekrarlanması halinde ihlale konu olan programın yayınının bir ila oniki kez arasında durdurulacağının, bu süre içinde programın yapımcısı ve sunucusunun hiçbir ad altında başka bir program yapamayacağının yapılacak tebligatta bildirilmesine....
.... karar verilmiştir."