Hepsi palavraydı.. Hepsi göz boyama..
Hepsi eyyam..
Başbakan emir verince iki saat içinde karar alıp Beşiktaş'a 3 maç seyircisiz cezası veren federasyon, gerçek federasyon olsaydı, Trabzon'da tribünden sökülen beton parçalarının korner atan futbolcunun kafasına yağmasına göz mü yumardı?. O taş Fenerli futbolcuyu beyin kanamasından mezara mı göndermeli ille, ceza için..
Geçiniz.. Bu federasyon palavradır. Güvenlik sorumlularını dinlediniz.. Hep vaad, hep vaad.. Geçmişe dönük bir soruşturma "Kulüp, taraftar çeteleri ve mafya" yelpazesinde bir araştırma yapılacağını söyleyen tek kişiye rastladınız mı?.
Söylemezler.. Çünkü böyle bir araştırmayı yapamayacaklarını bilirler.
Söylemezler.. Çünkü bu ilişkileri zaten bilirler. Bu tablonun kahramanları ile Şeref Tribünlerinde yıllardır yan yana oturduklarını, sarılıp, öpüştüklerini bilirler.
İlk defa bir yürekli sesin gürlediğini dün Ersan Atar'ın haberinde okudum.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı "Taraftar gurupları-Yönetimler-Bedava bilet" ilişkilerinin soruşturulacağını açıkladı.. İşte çorap söküğünün başlangıcı budur.
Bu soruşturma sonuca ulaştığında, bu ülkede kimlerin bir daha yöneticilik yapamayacağını göreceğiz.
Hem de Koç gibi bu ülkenin en saygın holdingi içinde yer alan Biletix'in nasıl olup da numarasız bilet bastığını göreceğiz.
Darphane seri numarası olmayan para basabilir mi?. Basarsa adı ne olur?. Bütün yerlerin numaralı olduğu bilinirken, Biletix numarasız biletleri kimin emri ile, kaç tane kimlere nasıl teslim ettiğini savcılığa anlatacaktır herhalde.
Ve herhalde, Türkiye'nin en mükemmel stadını yaptıklarını ilan edenler, bu en mükemmel stadın kapalı tribün turnikelerinin açılış gününden bu yana nasıl olup bozuk kaldığını da izah edeceklerdir.
İşin çözüm noktası, "Numarasız bilettir. Bozuk kapılardan içeri bedava adam almaktır. Her seyircinin bir numaralı yeri varken, ille de merdivenlerin hep dolu olmasıdır." Cumhuriyet Başsavcılığı bu soruşturmayı yapacak ve işte tam da bu soruşturma Türk Futbolunu temizleyecektir.