Cemaatin açık meydan savaşını başlattığı 17 Aralık darbesiyle birçok şey açığa çıktı ama hâlâ karanlıkta kalan çok bilinmeyen var. Bunlardan biri de Fethullah Gülen'in neden Türkiye'ye dönmediği...
Bu konuda yurtdışına çıktığı 1999'dan 12 Eylül 2010 referandumuna kadar çok şey söylenebilir, haklı gerekçe de bulunabilir ama ondan sonrası soru işaretiyle dolu...
O soru işaretlerine iki kez gittiğim Pensilvanya'da da bir cevap bulamadım. İlki 2009 yılıydı ve Gülen'in verdiği cevabı makul bulmuştum. Ancak Nisan 2013'te ikinci kez görüştüğüm Gülen'in verdiği cevap hiç de makul ve tatmin edici değildi. (O konuşmayı Of The Record olduğu için yayınlamamıştık ama sonradan onu aşan o kadar şey söylendi ki artık bir önemi de kalmadı)
Gülen'in, en azından "İmkân olsa mezardakileri bile kaldırarak referandumda evet oyu kullandırmak lazım" dediği 2010 referandumundan sonra Türkiye'ye dönmemesi için makul bir neden yoktu.
Ama o ısrarla "şartlar uygun değil" deyip dönmüyordu. Sözlerinde o şartların uygunluğuyla ilgili bir açıklık da yoktu.
Açık davranmamasının nedenini de nihayet 17-25 Aralık darbesi, arkasından gelen TIR operasyonları ve Suriye tapesiyle öğrendik.
Meğer dönmemenin de bir hesabı varmış; "Paralel Yapı" hükümeti düşürmek için harekete geçecek ve ortaklık karışacaktı.
Anlaşılan Gülen, bizim bilmediğimizi bildiği için dönmüyordu. Ama gördüğünüz gibi Pensilvanya'da yapılan yanlış hesap Ankara'dan döndü.