İstanbul dünyanın yeni merkezi ise, tarihi yarımadanın içinde bulunduğu Fatih ise İstanbul'un merkezi...
O merkezde neler olup bittiği, İstanbul'un geleceğini de yakından ilgilendiriyor.
Suriçi ilk kez geçen seçimlerde tek belediye haline geldi. Bu ilk ve önemli bir adımdı. Nasıl bir sonuç elde edildiğine gelince... Yaklaşık dört yıl sonra bir kez daha bir güne de sığdırsam Tarihi Yarımada'yı baştan başa gezmeye çalıştım.
Önce şu bilgiyi paylaşmak istiyorum. Fatih Belediyesi çok önemli bir adım atarak ilk kez sosyolojik verilerden, tarihi yapıların döküme kadar bir kentin hafızası diyeceğimiz bir sistem geliştirmiş; Kent Bilgi Sistemi... Bunun sokaktaki insana getirdiği en önemli avantaj ise yerelde bürokrasiyi devreden çıkartmak.
Geziye Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir'le Sulukule'den başladım. Ortaya çıkan evler ve başta roman müziği olmak üzere her türden müzik eğitiminin verildiği Müzik Evi görülmeye değer. İkinci durağım ise Tekfur Sarayı çevresinin ihmal edilmiş en önemli eseri Anemas Zindanları. Dört yıl önce toprak altında ve pislik içindeydi. Şimdi Kurtlar Vadisi'nin çekimi yapılıyordu.
Restorasyon son aşamasında...
Oradan ayrılıyor, Ayvansaray'daki Türk Mahallesi'ne gidiyoruz... Burada iki çalışma birden sürüyor, Türk evleri yeniden hayat bulurken, komşu binaların da dış cepheleri yenileniyor.
Tarih kokan bu bölgede eminim hâlâ bilmediğimiz onlarca eser saklı. Onlardan biri de Zeyrek Sarnıcı. Bizans'ın en önemli yapısı restore edilince İstanbul 50 metre uzunluğunda 18 metre eninde muhteşem bir mekâna kavuşmuş.
Tarihi Yarımada'yı dolaşırken en dikkat çekici şey ise yeşil alan yokluğu... Çok değil, 10 yıl önce bölgede kişi başına düşen yeşil alan miktarı 1 metrekare civarındayken bugün 4,5 metrekareye çıkartılmış... Tam 139 yeni park alanı yapılmış.
Bunlardan Fındıkzade Çukurbostan Parkı görülmeye değer...
Gerçekten çukurda, insanların keyifle dinlenebileceği, spor yapabileceği, amfi tiyatrosu olan şık ve kullanışlı bir park... Bir de sürprizi var; yazın özellikle çocukların özgürce ıslanacağı, suyla buluşacağı, kışın da buz pateni yapacakları bir alan var...
Sultanahmet, Beyazıt ve Laleli gibi yarımadanın merkezi semtleri de eskisiyle kıyaslanmayacak bir yenilenme içinde... Neler değişiyor diye arada bir dolaşmakta yarar var.