CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Adıyaman gezisinde son terör olaylarıyla ilgili çarpıcı bir açıklamada bulundu. Terörü CHP'nin bitireceğini söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle diyordu:
"35 yıldır terörü silahla susturmaya çalıştılar. Akıl yok bunlarda, mantık yok bunlarda, kan kanla yıkanarak temizlenmez..." Söz çok net; terör silahla yok edilemez. Kılıçdaroğlu daha önce de askeri darbelere ilişkin, özellikle de 1960 askeri darbesiyle ilgili önemli açıklamalarda bulunmuştu.
Yeni bir siyaset dilini devreye sokmaya çalıştığı çok açık... Henüz erken ama yine de bu yaklaşımlar, son dönemde belli bir alana sıkışan "ulusalcı" CHP açısından siyasi söylem değişikliği olarak nitelenebilir.
Ancak hâlâ bunu kavramakta zorlananlar var. Partinin genel başkanı bu tür bir yaklaşım sergilerken partinin diğer isimleri farklı şeyler söylüyor.
Hatta daha ilginç olanı, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun söylediklerini düzeltiyorlar.
Önceki gün CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce'yi televizyonda izliyorum. Terör ve Kürt Sorunu üzerine konuşuyor. Sunucu, Kılıçdaroğlu'nun "kan kanla yıkanarak temizlenmez" sözünü hatırlatıp, nasıl yorumladığını soruyor. Medyanın göklere çıkardığı, Kılıçdaroğlu'nun da CHP Grup Başkan Vekili yaptığı "büyük siyasetçi" İnce şu minvalde bir cevap veriyor:
"Bizim genel başkanımız şunu demek istedi: Devletin dışında hiç kimse silah kullanamaz. Eğer devletin dışında kim silah kullanırsa devlet onu ezer geçer, yok eder."
Bu sözler Meclis'teki Açılım tartışmaları sırasında Onur Öymen'in Dersim Katliamı'yla ilgili söylediklerine ne kadar benziyor değil mi?
Kılıçdaroğlu'nun talihsizliği mi nedir anlayamadım. Eskiden söylediklerini hiç olmazsa partisinin genel başkanı Deniz Baykal gibi bir siyaset duayeni düzeltiyordu. Şimdi kendi belirlediği vekili düzeltiyor. Bu işte bir gariplik yok mu?
Kılıçdaroğlu'nun artık birilerinin düzeltmeye yeltenmediği ve arkasında durduğu sözler söylemesi gerekiyor.