Meclis, anayasal takvim olan 1 Ekim'den önce açılacak gibi görünüyor. Ve "ertelenmiş gündem" tüm ağırlığı ile öylece duruyor. Zaman darlığı yüzünden eylül ortasından itibaren atılabilecek adımlar da sınırlı. Demokratikleşme paketi, Suriye tezkeresi, 2014 Bütçesi, muhtemelen dar kapsamlı Gelir Vergisi Kanunu değişikliği, belki Yeni Anayasa...
Derken, aday belirleme süreci, adayların ilanı ve seçim meydanları...
Esnek çalışma sistemine geçiş, kıdem tazminatı fonu kurulması, enerji piyasasında tam serbestleşmenin başarılması, vergi istisna ve muafiyetlerini ayıklayacak gerçek vergi reformunun hayata geçmesi, yüksek katma değerli üretim altyapısının tesisi ve kamu personel rejiminde köklü yenilik yapılması... 2014'teki çifte seçimi, 2015'teki genel seçim izleyeceği için yapısal düzenlemeler bir süre daha bekleyecek gibi. Bu veriler ışığında, "dış piyasa koşulları aleyhimize değişirken Türkiye'nin elinde, mali disipline sadakatten ve akılcı para politikası uygulamaktan başka kısa vadeli reçete bulunmuyor!"