Dün, Ankara'da yine güvenlik zirvesi vardı. Benzeri, geçen yılın sonbaharında da yapılan türden bir zirve... Suriye'deki iç savaş yüzünden Akçakale'ye top mermileri düşmüş, sınırın bizim tarafında masum siviller hayatını kaybetmişti. İşte o tarihte kritik bir karar verildi. Başbakan Tayyip Erdoğan imzasıyla TBMM'ye tezkere gönderildi. 4 Ekim 2012'de kabul edilen tezkeredeki şu vurgular dikkat çekici idi:
"Suriye'de devam etmekte olan krizin bölgesel istikrar ve güvenliğe olduğu kadar, ulusal güvenliğimize menfi etkisi giderek artan şekilde görülmektedir... Ülkemiz topraklarına yönelik saldırgan eylemler silahlı saldırı eşiğindedir. Bu durum, ulusal güvenliğimize ciddi tehdit ve riskler oluşturan bir aşamaya ulaşmıştır. Bu itibarla, ülkemize yönelebilecek ilave risk ve tehditlere karşı zamanında ve süratle hareket etmek ve gerekli tedbirleri almak ihtiyacı hâsıl olmuştur!"
Türkiye, halihazırda Suriye'ye askeri müdahale yapılmasından yana değil. Ancak, "güvenlikli bölge" oluşturma, "uçuşa yasak bölge" ilanı gibi seçenekler artık daha hayati noktada. Öyle anlaşılıyor ki, Meclis yeni yasama döneminde Anayasa'dan da önce Suriye tezkeresini uzatmayı tartışacak!